Seçimler değil, huzur kazansın...

Seçimler değil, huzur kazansın...
MHP ile ittifak yaparak seçime giden iktidarın parlamenter sisteme son verip, bir kişinin yönetimi olan başkanlık sistemi ile yoluna devam etmek istediği, parlamenter sistemi geri getirip, daha çoğulcu bir anlayışla ülkeyi yönetmek isteyen muhalefetin oy istediği seçmen hala sesiz, hala renk vermiyor desek doğru deriz.

MHP ile ittifak yaparak seçime giden iktidarın parlamenter         sisteme son verip, bir kişinin     yönetimi olan başkanlık sistemi ile yoluna devam etmek istediği, parlamenter sistemi geri getirip, daha çoğulcu bir anlayışla     ülkeyi yönetmek isteyen muhalefetin oy     istediği seçmen hala sesiz, hala renk         vermiyor desek doğru deriz.
Seçmenin bu rengi vermemesinin nedeni baskı olduğunu belirtenler ile 24 Haziran akşamından itibaren his edilecek olan tusinaminin dip dalgası olma ihtimalli olduğunu iddia edenlerin yarıştığı şu günlerde biz gazeteciler başta olmak üzere bir birine selam verenlerin merak ettiği soru da, ‘bu seçimleri kim kazanacak?’ sorusuna cevap aramak olmakta.
İki dönem Kürt seçmenden aldığı destekle 16 yıllık iktidarına devam eden ve 24 Haziran seçimleri öncesi Devlet Bahçeli’yi yanına alarak milliyetçi oylara oynayan     Erdoğan’ın bu hesabını Meral Akşener’in bozduğunu, Saadeti yanına alan CHP’nin bu seçimde muhafazakâr seçmenden oy     almaya çalışırken HDP’nin de baraj altında kalmaması için ince hesaplar içinde olduğunu ileri sürenlerin HDP’nin meclis         dışında kalması halinde en az 80-90         milletvekilinin AK Parti’nin olacağını         bununda AK Partinin bir 5 yıl daha hem MHP’nin hem de HDP’den aldığı vekiller ile iktidarına devam edeceğini ileri sürenlerin iddiaya girdiği şu günlerde HDP’nin de baraj altında kalmamak için büyük         mücadele verdiği görülmekte.
Kısacası, İnce’nin geldiğini gören         Erdoğan’ın Akşener’i görmezden geldiği, Kılıçdaroğlu ve Bahçeli’nin salon toplantıları ile yol aldığı, Demirtaş’ın ceza evinde seçim çalışmalarını sürdürdüğü ülke de 12 gün kalan seçimleri kimin kazanacağının çokça tartışıldığı şu günlerde 24 Haziran’dan sonra ülkeyi bekleyen sorunların 25 Haziran’da çokça his edileceğini şu an kimsenin düşünmediğini de görmekteyiz.
Benimde, Ardahan’dan İstanbul’a doğru giderken hala cevabını bulmadığım 24     Haziran seçimleri sonuçları ne olursa olsun bugünkü gibi huzurun devam etmesi bu     seçimin en güzel yanı olarak         değerlendirmek en güzel şey.
Umarım ki doların 7 lira olacağı iddia edilen 24 Haziran sonrası da bugünkü huzurun devam eder ve kim kazanırsa kazansın asıl kazananın ülkemiz olur diyorum.
***
Serhat’a sahip çıkmak, gençler sahip çıkmak..
11 Milyon işsizin olduğu ve yeni kıraathanelerin açılacağının müjdelenen (!) ülkem de kanayan bu yarayı çözmektense makarna ve kömür dağıtımı devam ediyor.
Başta Amatör futbol kulüplerinde olmak üzere birçok alanda kendi cep harçlıkları ile mücadele veren gençlerin sahipsizlikten ergenlik çağlarına geldiğinde bu alandan çekilip, başta eroin, esrar, bonzai olmak üzere teröründe için de olduğu alanlara     yöneldiği de diğer bir gerçek.
Ülkemin nüfusunun genç olmasından övünen ama o gençlerin büyük bölümünün işsiz olduğunu fark etmeyen idarecilerin yapması gerekenin ne olduğunu eğitimde ki gibi sporda da bugüne kadar yerleşik bir proje sunamadıkları da diğer bir gerçek olarak karşımızda durmakta.
Bu önemli sorunun bir diğer ayağı da yerelde ki gençlerin kendi cep harçlıklar ile 
mücadele ettiği Amatör Futbol         Liglerdir.
Dağda değil, yeşil alanda kalının denilen gençlerimizin o yeşil sahalarda kalmaları için gerekli desteği almaları için başta yerel yöneticiler olmak üzere hükümetlerin bu önemli sorunu bir devlet politikası yapması haline getirmesi de gerekmektedir.
Bu anlayışla yok imkanla sahiplendiğimiz Serhat Ardahan Spor gibi binlerce amatör takımının başta kısa adı BAL olan Bölgesel Amatör liginde olmak üzere Amatör de desteklenmesi şarttır.
Bunun içinde 13 yaşını bulan erken, kız çocuklarının Sağlık Müdürlüklerinde         aldıkları sağlık karneleri ile bugün insandan çok malzemelere yatıran spor         müdürlüklerine başvurmaları ve maaşa bağlanmaları gerekmektedir.
Böylece başta aileleri olmak üzere         herkesin sahip çıkacağı gençlerin o zaman gerçek anlamda geleceğimize ışık tutacak olan sağlıklı bir nesil olacaktır.f

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.