128 milyar dolar nerede?

Türkiye'de yaşanan ekonomik krizin ndenlerinden birisi olan 128 miyar doların buharlaşması..

Peki kimler bu nimetten rant sağladı?

Belki birçok kişi veya kişiler? Ya da onlarca şirketler, siyassiler, bakanlar, bazı finnas kuruluşları, ya da güçü bir ülke...

Burada asıl sorgulanması gereken, olan bu ülkenin namuslu, onurlu ve vatansever insanlarına oldu.

128 milyar doların birilerinin iki dudağı arasındaki talimatlarla buharlşamasının faturasını bizler ödemek zorunda bırakılıyoruz?

Bununla ilgili söylenecek çok şey var. Yazılacak çizelecek çok şey var. Belki de kitaplar yazılır. yıllarca dilden dile konuşulacak.

Ancak ne fayda, bugünki yaşadığımız ekonomik krize çözüm olmuyor...

Evine ekmek götüremedi diye intihar eden babayı geri getirmiyor...

Sokaklarda aç yatan çaresiz insanlara çözüm üretmiyor...

Kısadan hisse olarak, çok beğendiğim bir yazıyı (alıntı) sizlerle paylaşmak istedim.

İçinden birçok anmlam çıkartıp, ülkenin durumunu da özetlemiş olursunuz.


 

BU BİR SOYGUNDUR…

Amerika'nın New York şehrinde bir soygun sırasında hırsız banka içindeki çalışanlara bağırdı:

Kıpırdamayın! Para devletin, hayatınız ise sizindir.

Yani herkes sessizce uzansın..

"Buna anlık akılla ikna denir "

Hırsızlar çalmayı bitirince üniversite mezunu olan en genç hırsız, ilkokul mezunu en yaşlı olan hırsıza dedi ki: Reis kaç para aldık sayalım.

Liderleri olan yaşlı hırsız bozuldu ve ona dedi ki: Aptal mısın? Bu çok para ve saymamız uzun sürer, bu gece ne kadar para çaldığımızı haberlerden öğreneceğiz!

"Bunun adı tecrübe"

Hırsızlar bankadan çıktıktan sonra banka müdürü şube müdürüne dedi: polisi çabuk ara.

Şube müdürü ona dedi ki: Bekle 10 milyon dolar alıp kendimize saklayalım daha önce zimmetimize geçirdiğimiz 70 milyon doları da ekleyelim.

"Buna akışına yüzmek ve durumu lehine çevirmek denir."

Banka müdürü dedi ki: yani her ay soygun olsa çok iyi olur...

"ve buna çok ileri gitmek denir"

Ertesi gün haber ajansları bankadan 100 milyon dolar çalındığını bildirdi!

Hırsızlar parayı tekrar tekrar saydılar. Her seferinde miktar 20 milyon dolardı. Hırsızlar çok sinirlendi. 20 milyon dolar için hayatlarını riske attılar.

Banka müdürü suya sabuna dokunmadan 80 milyon dolar aldı.

Maskeli hırsız ile kravatlı hırsız arasındaki fark bilgiydi.

"Bunun da adı bilgi altına eşittir "

Banka müdürü milyoner olduğu için gülümsüyordu. Borsadaki bütün kayıplarını bu soygunla telafi etmişti.

"Bunun adı da risk almaktır"

Gerçek hırsızlar çoğunlukla yüksek rütbeli olanlardır. Ama "hırsız" olarak tanınanlar hep ev ve cüzdan hırsızları olacaktır."

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Abdullah Aslan Arşivi