23 Haziran'a alıştıra alıştıra...

23 Haziran'a alıştıra alıştıra...
39 ilçesinde, muhtarlıklarda, meclis üyelerinde bir sorun olmadığı ancak Büyükşehir Başkanlığında 'Bir şeyler oldu ama ne oldu bilmiyoruz' diyerek zaman kazanan ve seçimlerin iptalini sağlanması ardından kolları yeniden sıvayan Adalet ve Kalkınma Partisi demokrasi denen ama tersi olunca usulsüzlük, hırsızlık denen yoldan geri alınan İBB'yi vermek istemediği İBB'yi geri almak için yeni planlar içinde olduğunu görmekteyiz.

39 ilçesinde, muhtarlıklarda, meclis üyelerinde bir sorun olmadığı ancak Büyükşehir Başkanlığında 'Bir şeyler oldu ama ne oldu bilmiyoruz' diyerek zaman kazanan ve seçimlerin iptalini sağlanması ardından kolları yeniden sıvayan Adalet ve Kalkınma Partisi demokrasi denen ama tersi olunca usulsüzlük, hırsızlık denen yoldan geri alınan İBB'yi vermek istemediği İBB'yi geri almak için yeni planlar içinde olduğunu görmekteyiz.
Bunun ilk işareti de Anadolu Ajansının sayın demese de o anlama gelen bir haber ile Öcalan ile yapılan görüşmenin iktidar partisi AK Parti'ye yarayan bölümlerini haberleştirmesi olurken ikinci işareti ise HDP'nin sözcülerinin dün suçladıkları AK Partili Adalete Bakanını ve hükumete yönelik açıklamalar yaparken 'Sayın' kelimesini sık sık kullanmasıdır..
Ve üçüncü işaretin de İBB seçimlerinin     iptali ardından Kemal Kılıçdaroğlu, Meral Akşener, Temel Karamollaoğlu hatta AK Partinin kurucuları, Cumhurbaşkanı, Başbakanı olan Gül ve Davutoğlu kadar tepkili olmamasından anlıyoruz.
Yani Ardahan'da siyasi tarihinde seçim kazanamayan Ardahan İl Başkanının da aralarında bulunduğu, İstanbul'da ki nüfusu en çok olan 15 vilayetin İl Başkanını İstanbul'a çağıran ve 'İstanbul'da kamp kurun, hemşehrilerinizden oy alın' diyen MHP Lideri Devlet Bahçeli'nin Beka söylemi ile Kürt seçmeni küstüren AK Partinin 23 Haziran seçimleri öncesi öncelikle Kürt seçmeni     kazanmak olduğu görülmekte.
Zaten bu işareti Erdoğan'ın Beka iddiasından vaz geçip, 'Türkiye İttifakı' dediği açıklamasında da anlamış ve bu yönde önemli bir sinyal almıştık.
Evet 7 Haziran seçim sonuçlarını         beğenmeyip, 1 Kasım seçimlerinde kendisine başkanlık yolu açtıran         Başkan Erdoğan'ın başında olduğu AK Parti'nin 23 Haziran seçimlerini almak için kolları şimdi değil, 31 Mart akşamından beri     sıvadığını da anlıyoruz.
Ve Kürt seçmene yollanacak sıcak mesajlarının yanı sıra 31 Mart seçimleri öncesi ileri sürdüğüm ve haklı çıktığım 'Gaz alma seçimi' niteliğinde ki seçimlerin hükumete karşı bir hayli gerilen, şişen hatta sarı yelekleri giyme provaları için de olduğu öne sürülen toplumun ve kamuoyunun 'Bende sana oy vermem' diyerek gazının azda olsa giderildiğini düşünen AK Parti'nin diğer bir hedefi de kendisine kızan yani sağ, muhafazakar partilerinin yönetiminden memnun olmayıp kızan ve oy vermek için sandık başın gitmeyen         seçmenini ikna etme çabası.
Yani savunduğu partisinin yanlışlarına kızsa da, elini kessen de sola ve Kur'an-ı Kerimi Yasini Şerifi canlı yayında okuyan sol adaya bile oy vermeyen, ama küsüp, sandık başına da gitmeyen seçmeni ikna çalışması yapacağını ilk işareti de, 17 yıl önce kurulup iktidara geldiği günden bugüne 17 yıldır iktidar olma şımarıklığı ve her ağır yükü Başkan Erdoğan'ın kariyerine yükleyen bir partili anlayışı ile unutulan Mahalle Birimleri gibi tabana inen, toplumu ikna eden, insanlarla iç içe olan yöntemi yeniden hatırlamasıdır.
Ve oluşturduğu havuzun içinde ki medya ve basının da beyin yıkayan manşetleri ile epey bir zaman kazanan iktidar İBB'yi geri almak için alıştıra alıştıra yol aldığı bir         gerçektir.
Tabi bunu yaparken Öcalan'ın açıklaması ardından sona eren açlık grevleri, 15 Temmuz Darbesinin 1 numarası Fetonun oy verenlerini üzecek çıkışlardan uzak, ABD'nin dolarını düşman ilan etmesi, dün kızılca, kıyametin kopacağını sandığımız Beka'nın Barış sürecinin yerine konulup, 'yok' dense de barış sürecine öne alınması gibi adımları unutmamak gerekir.
Çünkü Kürt seçmenin tepkisini alan açıklamaları ile ünlü, İçişleri Bakanını geri çekip, gündemde düşüren iktidar ve onun başında ki Başkan Erdoğan'ın amacı Kürtçe'de 'Hedi, hedi' denen 'Alıştıra, Alıştıra' yöntemi ardından gelecek olan giden İBB'dir.
Ha bu arada Genel Merkezin yeniden adeta tek başına ve İstanbul İl Başkanı Kaftancıoğlu'nun özel çabalarına ve değişimden yana olan seçmene Ardahan'ın gelin bıraktığı İmamoğlu'nu, Kürtlerle yapılan ve adına Barış Süreci denen süreçte verilen sözler gereği indirilen ama CHP'li başkanların kazandıkları belediyelerin kapılarına al acele T.C'yi asıp, Bahçeli'ye kapak diyen CHP'nin seçilen başkanlarının daha işin başında iken unuttuğu HDP, İYİ Parti ve SP'ye yeniden hangi formülle itikaf diyeceğini de hesaba katarsak, 23 Haziran'ın hiçte iyi olmayacağını da         düşünmekte fayda var..

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.