İstanbul seçimleri

Sayın Binali Yıldırım, durdu durdu sonunda konuştu:"... Kaybedilmiş seçimi kazanmak için mücadele edecek bir adam değilim..." diye.
Kanaatimizce, İstanbul seçimleri için vereceği kararda YSK'nın elini rahatlattı. Artık seçimler için 'yenileme' kararı çıksa bile İmamoğlu'nun başkanlığını kesinleşmiştir. Çünkü; Ak Parti'de, İmamoğlu karşısında, Binali Bey'in dışında seçim kazababilecek ikinci bir alternatif aday yoktur. Yukardaki açıklamayla Binali Bey, aday olmayacağını net olarak ortaya koyduğuna göre seçimlerin tekrarlanması bir formalite olup, masraftan yapmaktan öte bir anlam taşımayacaktır.
Zaten Ekrem İmamoğlu, seçimlerden iki hafta sonra mazbatasını aldı, görevine başladı. Meğer kopartılan fırtınalar boşu boşunaydı! Ülkenin ve milletin "Beka"sı tehdit altına girmedi.
***
Beka deyince...
İmamoğlu, iki haftadan beri İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı olarak görev yapıyor. ABD Dolar'ı hemen 5.85'ten 5.70'e düştü. Demekki İmamoğlu'nun başkan olması, beka meselesine olumlu yönde katkı bile sunuyor. Ancak, Ekrem İmamoğlu'nun çeşitli ortamlarda elinin sıkılmaması, dışlanması gibi hamlelerle "beka" sorununu hortlatırsa; onu bilmem! Demem o ki; aslında "beka" adına millet, memleket açısından riskleri başka yerlerde aramalı.
***
Peki ama, iki hafta boyunca özellikle İstanbul seçimleri için kopartılan fırtınalar neydi, ne demekti?
Nasıl tercüme edilmeli?
Oy çalmalar, oy taşımalar, kısıtlı kimselere oy kullandırmalar, sandık başkan ve yardımcılarını ayarlama şikayetleriyle ortamı germeler, emniyet görevlilerini ordan oraya seferber etmeler; hepsi boşunaymış meğer. Meğer algı oluşturmak içinmiş.
Bizim için işin bu tarafı çok daha önemli.
***
İstanbul Büyükşehir Belediyesi ve bağlı kuruluşlarının getirileri, öyle herhangi bir belediye hatta bir kaç bakanlık ile mukayese edilemeyecek kadar öneme sahip.
Hal böyle olunca, siyasette, birileri bu avantajı elden kaçırmama, birileri de bu avantajı kendi tarafına taşıma yarışının içine girer, acımasızca birbirlerine siyasi oyunlar yapabilirler. İlk günden beri, benim de yaşadığım yer olan Büyükçekmece ile Maltepe ve İstanbul Büyükşehir Beldediyesi oylarıyla ilgili asılsız, belgesiz söylem ve eylemlere bunun için tanık olduk.
***
Aslında Tayyip Bey'i, halkın gönlünde büyüten Anadolu'muzun saf, pak, temiz, kalbleri iman ve ihlasla dolu Müslüman insanlarımızın duygularıdır. Bu güzel millet, O'nu, gönlündeki duygularının kanlı canlı örneği, sembolü, temsilcisi veya bizatihi kendisi olarak görmüş ve aynı oranda büyütmüş ve büyütmeye devam etmektedir.Tayyib Bey'in, halkın gönlünde küçülmesine zemin olulturabilecek davranışlardan biri olan Büyükşehir Belediye Başkanı ile sürtüşmeye girebileceğini düşünmek bile abestir, absürttür. Gel gör ki, bir cenaze merasiminde bu türden bir olayın gerçekleştiği iddia ve söylemleri morallari bozmuştur. Eğer bu iddianın zerre miktarı doğruluk payı varsa; vah Türkiye vah! Bizi iyi günler beklemiyor demektir. İlle de bu Millet'e "beka" sorunu yaşatılmak istenirse; o başka!
***
Sonuç olarak;İşte istikrarsızlık böyle oluşur, kaos böyle satın alınılır, "beka" sorunu böyle hortlatılır. Biz bunu yerel seçimler öncesinde yazmış ve "İnşallah yanılırız" temennisini de ilave etmiştik.
Gerçekten yanılmış olmayı çok isterdik, lakin öyle olmadı.