4 Kasım 2018'de seçim var!

Afrin gündemimizin ilk sırasında. Allah mehmetçiğimizin yardımcısı olsun.
Afrin'e girmeliydik, girmemeliydik tartışmalarını bırakıp, girdik bir defa artık bu saatten sonra, ülke menfaatimiz ve birlik, beraberlik, bütünlüğümüz için askerimizin yanında olmalıyız.
Afrin'den hemen sonra gündemimizi yerel ve genel seçim tarihi belirliyor.
Ekonomik göstergeler.
Piyasaların hareketliliği.
*
Diğer konular daha sonra geliyor ve gelmeli.
Genel seçim öncesi gerçekleşen "Cumhur ittifakları' ise bu günlerde oldukça hareketli geçmekte.
Zira şimdiden saflar yerine oturmalı.
İl il hesaplar var, kitaplar var, dengeler var.
Anketler var.
*
Tabi Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın bugün MHP Lideri Devlet Bahçeli ve BBP Genel Başkanı Mustafa Destici ile seçim ittifakı görüşmelerini yapması ve hızlandırması akıllara olası bir erken seçim düşüncesini getirmedi değil.
Gerek bu görüşmeler olsun, gerek yerel seçimlerde olası bir İstanbul ve Ankara Büyükşehir belediye başkanlığını kaybetme ihtimallerinden olsun, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın en geç Kasım 2018'de baskın bir erken seçim yapacağını tahmin etmek çok zor olmasa gerek.
*
Şimdilerde harıl harıl tüm siyasi partiler bu ihtimal üzerine erken seçim hazırlıklarına başladılar bile.
Peki biz şimdi neyi yorumlayacağız derseniz.
Şunu söyleyeceğiz.
*
Saadet Partisi (SP) Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, bugün yaptığı açıklamada "Bu süreç içerisinde Abdullah Gül ile birkaç kez görüştük" diyerek; eski Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün cumhurbaşkanı adayları olabileceğini ima etmiş.
Bana kalırsa bu az da olsa Cumhurbaşkanı Erdoğan'a davetiye göndermek anlamı da sayılabilir.
Zira daha geçenlerde Erdoğan'ın kendilerine ittifak yapma teklifleri ilettiğini ve buna sıcak bakmayacaklarını da açıklamıştı Karamollaoğlu.
Bir anlamda pazarlık paylarını yükseltmek için "Bu süreç içerisinde Abdullah Gül ile birkaç kez görüştük" açıklamasında bulunabilir.
*
Bir başka konuşulması gereken durum ise son kurultay sonrası CHP'deki Muharrem İnce çıkışları.
İnce partililere gönderdiği mesajlarla, yaptığı basın açıklamaları ile acilen CHP'nin tüzük kurultayı yapması gerektiğini ve yeni bir genel başkana ihtiyaç olduğunu vurguluyor.
Bana kalırsa İnce'nin bu çıkışı bir süre partililerin gündeminden düşmeyerek giderek dip dalgası gibi yayılacağa da benziyor.
*
Aslında bana sorulacak olunursa bu duruma yapacağım öneri şu olur.
CHP'nin Cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce olsun.
Şayet İnce seçimleri alırsa CHP'nin başına da geçsin.
CHP'de kurultaya gerek kalmadan liderini bulmuş olsun.
Kemal Kılıçdaroğlu zaten defalarca cumhurbaşkanı adayı olmayacağını deklare etmişti.
Böyle bir seçeneği de masaya kim getirir bilmiyorum ama birileri getirirse fazla itiraz etmemesi gerek.
Kaldı ki CHP'de cumhurbaşkanlığı seçimleri için adı en çok geçen isimlerden İlhan Kesici'de en son adayın CHP lideri Kılıçdaroğlu olması gerekiyor diye açıklamada bulundu.
*
Anlayacağınız olay şu.
AK Parti ve Cumhurbaşkanı Erdoğan; bir taraftan Afrin operasyonu, MHP ve BP gibi oy oranı yüksek siyasi partiler ile 'Cumhur İttifakı' görüşmeleri, ayda en az bir defa yaptırdığı anketlere göre davranma ve program yapma çalışmaları.
Ve bütün bunların sonucunda olası bir erken seçim ile işi birinci turda bitirme planları yapmakta.
Erdoğan'ın ve Ak Parti'nin en büyük rakibi, referandumun %49'luk hayır bloğunu oluşturan siyasi partiler ise bir birine düşmüş durumda, kartopu gibi dağılmış durumda, ülke menfaatinden ziyade kendi dertlerine düşmüş durumda.
*
Şubat bitti bitecek Mart'ta bahar havası, Nisan'da yağmurlar başlar, Mayıs'ta güneş açar, Haziran'da hava ısındı, Temmuz'da darbe yıldönümü, Ağustos'ta seçim kararı alınır, Eylül'de okullar açılacak, Ekim'de hasat mevsimi, Kasım'da '3 Kasım 2002' yıldönümü.
3 Cumartesi ise ben de 4 Kasım 2018 Pazar günü seçimleri yaparım gider.
Kime ne...

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Mehmet Mert Arşivi