ArifV216- Cem Yılmaz

Cem Yılmaz filmlerine gülmek için mi gidilir? Gülemiyorsanız, film başarısız mı olmuştur? Genellikle, Cem Yılmaz’ın filmleri söz konusu olduğunda, eleştirilerin başını “gülmek” ile alakalı yorumlar çeker. “Çok güldük/hiç gülemedik.”
Ülkemizin en çok güldüren ve kaliteli esprilerini yapabilen kişilerinden olan biri için bu eleştirilerde normal elbet. Çıta yüksek olunca, beklentiler de yüksek oluyor.
Öncelikle, ArifV216 filmini henüz izlememiş olanlar ve izlemeyi düşününler için şunu söylemek isterim; Film izlemeyi sevmiyorsanız, dünya sineması ve yeşilçam filmlerine çok uzaksanız, bu filme hiç gitmeyin! Çünkü, başyapıt sayılacabilecek yerli/yabancı onlarca sinema filmine göndermeler var.  
Cem Yılmaz, muhakkak ki Türkiye’nin en sevilen ve en çok izlenen sanatçılarından birisi. Çok ilgi gören tek kişilik oyunlarından sonra, yaptığı filmlerle de sinema alanında da başarılı olduğunu çoktan kanıtladı bence. 
***
Türk filmlerine ve o yılların “iyi insanları” ile adeta nostalji yaptıran filmi ben çok başarılı buldum. 
Aslında bir önemli detay daha var ki, Cem Yılmaz yeşilçamın unutulmaz karakterlerini ve filmlerini işlerken bunu özellikle vurgulamak istemiş; “İyi insanlar hala var mı?” Bence filmin ana teması buydu sanki…
Hatta, kısacık bir bölümde de olsa, Cem Yılmaz “Bütün dünya ile kavgalıyız zaten” diyerek, siyasi mesaj vermeyi de ihmal etmemiş.
***
05 Ocak’ta vizyona giren ArifV216’nın bütçesinden bahsedecek olursak, açıklanan rakamlarla maliyeti 34 milyon TL. Hasılatı ne olur bilemem ama yoğun ilgiden dolayı sinemalarda birden fazla salonda gösterimi yapıldığı düşünülürse, güzel bir rakama ulaşabilecek gibi görünüyor.
Filmin konusuna gelince; Robot 216(Ozan Güven), Arif’in(Cem Yılmaz) yanına insan olmak için gelir. Arif ve robot, dışarıdaki kargaşadan kurtulmaya çalışırken, depoda bulunan zaman makinası ile 1969 yılına ışınlanırlar. Ve robot pembe şeker’e (Seda Bakan)aşık olur.
1969’ların Türkiye’si o kadar gerçekçi görüntülenmiş ki, izleyiciyi de o yıllara götürüyor. Nostaljik arabalar, şık hanımlar ve beyler, sımsıcak insanlar ve mahalleler, özellikle türkçeyi çok düzgün konuşan insanlar sanki bu zamana atıfta bulunuyor. Filmin devamında, Arif ve robot bir anlaşmazlığa düşüyorlar ve yolları ayrılıyor.
Bir talihsizlik sonucu, robot dönemin en büyük oyuncak fabrikası sahibi Besim bey(Zafer Algöz) tarafından kaçırılıyor. Ve robot kopyalanarak, oyuncakları piyasaya sunuluyor. Bu arada Arif ise ünlü bir sanatçı oluyor. Tarkan’ın şarkılarından “kuzu kuzu”, Mustafa Sandal’ın “araba”sı ve daha birçok popüler şarkı ile rüzgar gibi esiyor. Ünü ise robotu gölgede bırakıyor. 
*** 
Filmin senaryosu, Cem Yılmaz’a ait. Yönetmeni ise, Kıvanç Baruönü. Bol oyuncu kadrosu içinde ise; Ozan Güven, Zafer Algöz, Özkan Uğur, Seda Bakan, Mert Fırat, Ediz Hun, Mustafa Sandal var. 
Mutlaka bahsedilmesi ve alkışlanması gereken biri var ki, o da; Çağlar Çorumlu. Zeki Müren’i canlandırdığı sahneler müthiş başarılı. Kostümleri, davranışları ile birebir Zeki Müren kopyası olmuş desem yalan olmaz. Sevdiğim sahnelerin hepsini yazamıyorum çünkü izlemeniz gerek.
Ben bir de, Ajda Pekkan rolünü oynayan Farah Zeynep Abdullah’tan gözlerimi alamadım. Performansı, oyunculuğu çok göz doldurucuydu. Bu filmde , Filiz Akın, Ayhan Işık, Cüneyt Arkın gibi, Yeşilçama damgasını vurmuş sanatçıların başarılı taklitlerini görmeniz mümkün. 
Gora’dan aklımızda kalan Ceku(Özge Özberk) bu filmde yoktu. Sadece bir sahnede anlık bir karede idi.
Kerem Alışık, Turist Ömer karakteri ile gönlümüzde taht kuran Sadri Alışık’ı öyle güzel canlandırmış ki, eve gidip yeniden “turist ömer” filmlerini izlemek istedim. Turist Ömer’in kendine has selamını vererek söylediği cümle ise gözlerimi doldurmaya yetti.   
İzleyenler ne düşündü, izleyecekler nasıl bulur bilemem ama ben filmi çok beğendim, oldukça eğlenerek izledim. Hatta yeniden izlesem mi diye de düşünüyorum.
Bence bu film güzel bir alkışı hakediyor. 
Sevgiyle kalın

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Sevim Güney Arşivi