Aşı olmaktan neden korkuyoruz?

Pandeminin üzerinden 1,5 yıl geçti. Önceleri eldiven, maske, mesafe ve sokağa çıkma yasaklarlıyla başlayan süreç belirli evrelerde kuralların ve önlemlerin dozu hasta sayısına göre, artarak bazen de azalarak devam etti.

Aşıyı reddetme hakkına sahip değiliz

Hepimiz kurtuluş umudu beklerken, virüsü yok edecek Bilim Kurulunun açıklayacağı bir ilaçta bir aşıdaydı. Virüsü yok edecek hamleyi beklemeye başladık. Nihayetinde ülkemize Sinovac ve BioNTech başta olmak üzere aşılar gelmeye ve uygulanmaya başlandı. Aşıların gelmesiyle birlikte 3 kısıma ayrıldık. Aşı olmak isteyenler, aşı olup olmamakta kararsız kalanlar ve aşı olmayı reddedenler.

Hasta haklarında; Kanunen zorunlu olan haller dışında ve doğabilecek olumsuz sonuçların sorumluluğu hastaya ait olmak üzere; hasta kendisine uygulanması planlanan veya uygulanmakta olan tedaviyi reddetmek veya durdurulmasını istemek hakkına sahiptir. Fakat bu durum toplum sağlığını kapsadığı için aşıyı reddetme hakkına sahip değiliz. Kendimiz için değil toplum için aşı olmalıyız.

Aşı olmayanlara şehirler arası yasak geliyor

Yürütülen çalışmalarda, tıpkı Bilim Kurulu gibi psikoloji, sosyoloji, dil bilimi, pazarlama, halkla ilişkiler ve reklamcılık gibi alanlardan uzmanlardan da destek alınarak bir ‘ikna kurulu' kurulması düşünülüyor. İlk olarak kalabalık ve kapalı ortamlardaki etkinliklere alınmayacak. Spor müsabakalarına giremeyecek, aşı olmamış veya hastalığı geçirmemiş kişilerin özel araçları haricinde, toplu taşıma araçlarıyla şehirlerarası seyahat edemeyecek. Yurtdışına giriş ve çıkış yasağı geliyor. Aşı olmayanların resmi kurumlara girişleri yasaklanacak. Yasaklarından kurtulmanın yolu 48 saat öncesinde yapılmış negatif PCR testi gerekiyor. Bir dönem sonradan ücretsiz olarak yapılan aşılar ücret karşılığında yapılacak.

Doğduğumuz andan itibaren aşılarla büyümedik mi?

Hastanede yeni doğmuşuz. Doktorumuz popomuza şaplağı vurduğundan itibaren aşı kolik oluyoruz. Hastaneden taburcu olmadan önce mutlaka hepatit B aşısının ilk dozu uygulanıyor. Bir ay sonra ise hepatit B aşısının 2. dozu ve altıncı ayda ise 3. dozu uygulanıyor.

Beşli karma aşısı yani Difteri, Sellüler Boğmaca, Tetanoz, İnaktif Polio aşısı, Hemofilus İnfluenza aşısı 6 haftalık dönemde yapılıyor.

6-18 aylarda ve 4- 6 yaş arasında olmak üzere 6-18 aylarda çocuk felci aşısı uygulanıyor.

Kızamık, kızamıkçık, kabakulak aşısı. İlk doz 12. ayda, ikinci dozu ise 4 – 6 yaş arasında yapılıyor.

12. ay sonunda suçiçeği alışı yapılıyor. Genelde tek doz yapılır. İkinci doz yapılacaksa 4 – 6 yaş arasında yapılıyor.

hepatit A aşısının İlk dozu 18. ay sonunda ikinci dozu 24. ayda tekrarlanıyor.

Vücudumuzun bir yerine metal cisim battığında tetanoz aşısı oluyoruz.

Hayvanlar tarafından ısırıldığımızda kuduz aşısı oluyoruz.

Tüperküloz, menenjit gibi hastalıklarımız ortaya çıkınca verem aşısı oluyoruz.

Soğuklar tam bastırmamdan önlem amaçlı grip aşısı oluyoruz.

Doğumdan ölüme aşılar bu denli hayatımızda var iken, bizleri evlere hapseden tüm yaşam meteryallerimizi altüst eden virüs belasından kurtulmak için aşı olmaktan neden korkuyoruz?

Sağlıcakla…

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Osman Köse Arşivi