Aynı gemide miyiz?

Bütün dünya bir olmuş insan oğlunun kendi elleriyle ürettiği ve bütün insanlığın geleceğini korkuyla bile olsa değiştiren ölüm meleği ile mücadele ediyor.

Peki bu mücadelede zaferi hak ediyormuyuz işte tam da orası muamma..

Yazıyı yazdığım gün itibari ile bütün dünya genelinde vaka sayısı yaklaşık 500.000 ölenlerin sayısı ise 20.000 dolaylarında ..

Korkunç rakamlar bunlar.

İşin en kötü tarafı bu corona denilen illet zengin fakir, fakir ünlü, ünsüz dinlemiyor. Bakanmış, kralmış, zenginmiş, şöhretliymiş herkesi ayırmadan kapıp süründürüyor zayıf olanı ise acımasız bir şekilde öldürüyor..

Oysa nede alışmıştık hep garip ve yoksulların açlıktan ölümü hak ettiği, tedavi masraflarını karşılayamayanların yaşam hakkı olmadığı, insanlığın ve insanca yaşamın parayla ölçüldüğü düzene..

Öyle bir düzen ki, insani duygu, düşünce, davranış ve adaletle alakası yok…

Biz yapmasakta bilmemezliğe, duymamazlığa verip gül gibi yaşayıp gidiyorduk..

Amerika ve Avrupa obeziteyle mücadele ederken afrika’da hergün 25.000 kişinin açlıktan ölmesine kaçımız duyarlı olduk?

Ortadoğuda insanlar, ülkelerinin çıkarları için biribirini boğazlarken en çok ödürenin kahramanlık destanlarını! ve zafer çığlıklarını hepimiz dinlemedik mi?

Dünya sadece insanlar için yaratılmış düşüncesi ile hayvanların ağaçların yaşam haklarını soylarını tüketircesine ellerinden almadık mı?

Kanı bitli, doymak bilmeyen medenilerin!! Geri kalmış ülke insanlarının yaşam hakları dahil olmak üzere her şeylerinin sömürülmesine seyirci kalanlar bizler değimliyiz?

Dini duygaları bile menfaatlerimiz uğruna dejenere edenle, yok sayanlar bizler değimliyiz?

İnsanoğluna gönderdiği kitaplarının ilk kelimelerinde Öldürmeyeceksin, Sev, Oku diye emreden Allah’ın bu emirlerine çok mu bağlıyız sanıyorsunuz?

İnsanlığın bu zor günlerinde bile ihtiyaç maddelerini daha çok paraya satmak için hayatları hiçe sayanların sizce kimler olabilir?

Yaşama ve medenileşme gayretlerini, birbirini ve bu yetmez gibi yaratılmış her şeyi , herkesi sömürmek, yok etmek üzerine kurmuş insanların ölüm kendilerine yaklaşınca “Biz hepimiz aynı gemideyiz” diye nara atıp insanlaşmaları bana traji komik geliyor. Çünkü gemi onların…

Doların yeşilini, doğanın yeşilinden üstün tutan, günde 25.000 kişi açlıktan serpme kahvaltıların %70’ini çöpe atan, önüne gelen her canlıyı acımadan canlı yada ölü soslayarak mideye indiren biz insanların korku belasına Allah’a, bilime ve adalete sığınmış olmamıza ne dersiniz?

Merak etmeyin bu illetten ölenler asla açlıktan, yoksulluktan ve kana susamış devletlerin öldürdüklerinden daha fazla can alamadan bitecek.

Sonra mı?

Sonra ölüm ve yokluk sade ve yoksul insanların olacak,,

Gerisi bize masallar anlatacak olan Lefonten’lerin ve onlara inananların sorunu..

Eskilerin “laftan anlamayanın hakkı kötektir” sözünü şimdi daha iyi anlayabiliyorum.

Veselam…

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Remzi Tanış Arşivi