Az mı çok mu?

Salgın döneminde sağlıklı ve yeterli uyku çok önemli. Günde 7-7.5 saat uyumaya özen göstermemiz gerekiyor. Uzmanlar çok uyumak kadar az uykunun da çok  zararlı olduğunu söylüyor. Siz de duyunca şaşıracaksınız.


 

Uzmanlar, özellikle salgınla mücadele konusunda güçlü bağışıklık sistemine ihtiyacımızın olduğunu söylüyor. Bunun yanı sıra bir çok doktor da 'Korona yoktur, zayıf bağışıklık sistemi vardır' diyor. Uykusuzluk ve az uyumak ise bağışıklık sistemini zayıflatıyor. Viral hastalıklaradan yüksek tansiyona, obeziteden diyabete, bir çok kanser türüne zemin hazırlıyor.


 

Belki inanmayacaksınız ama yine uzmanlarca kanıtlanmış bir bilgi; Az uyku grip olma riskinizi 3 kat arttırıyor. Diğer viral hastalıklar için de benzer riskler oluşturuyor. Düşünün ki; Grip aşısının tutma olasılığını yarı yarıya düşürüyor.

Bunları nasıl yaptığına dair ise uzmanlar bunu sadece bir örnekle açıklıyor; 'Normalde kanımızda natürel killer (katil hücre) ve bazı özel lenfositler var. Bunlar dışarıdan giren mikroplarla ve kanserle savaşır. Dr Michael İrvin'in deneysel çalışmasına göre sadece 1 günlük uykusuzluk bu hücreleri %70 oranında azaltıyor. Burdan yola çıkarak; Kanser riskini, uzun vadede % 40'a yakın arttırıyor. Hipertansiyon (yüksek tansiyon) oluşumuna neden oluyor. Kalp damarlarında (koroner) plak oluşumunu 2-3 kat arttırıyor. Kalp krizi riskini 4-5 kat arttırıyor. Şeker hastalığına davetiye çıkararak önce insülin direncine, sonra diyabete neden oluyor.

Hem yeme alışkanlıklarınızı, hem de metabolizmayı etkileyerek obeziteye sebebiyet veriyor. Alzheimer riskini arttırıyor. Ömrünüzden ortalama 10-12 yılı götürüyor.' 

Daha ne olsun dediğinizi duyar gibiyim. 

Peki tüm bunları yaşamamak için ne yapmamız gerekiyor?

Uzmanların uyarısına göre; Kaliteli bir uyku için;

Uykudan 3-4 saat önce yarım saat hafif egzersiz yapmamızda fayda var. Bunun yanı sıra her gün aynı saatte yatağa girmeye özen göstermeliyiz. Uykuda alışkanlık oluşturmak çok önemli. Yatak odası bir çoğumunuzun doğru bildiğinin aksine sıcak değil serin olmalı. Ayrıca sadece uykuda salgılanan melatonin hormonunu yeterince vücudumuzun salgılaması için yatak odamızın karanlık olması gerekiyor. Sigara ve içkiden uzak durmalıyız. Yatmadan bir ili saat öncesi bitki çayı içebiliriz. Özellikle melisa ve anason çayını tavsiyeler arasında sayabiliriz.

Bazı insanlar gündüz uyuyup gece ayakta olmayı tercih ediyor, kimileri ise işi gereği mecburen bu şekilde yaşamak zorunda. 

Peki uyuduğumuz ortamı tamamen karanlık hale getirdiğimiz taktirde, gündüz uykusunun gece uykusundan farkı oluyor mu?

Maalesef oluyor çünkü melatonin hormonu sadece geceleri yükseliyor. Gece 22:00'de yükselmeye başlayan hormon 03:00'dan sonra artık salgılamayı bırakıyor. Özellikle salgınla mücadele ederken en çok ihtiyacımız olan güçlü bağışıklık sistemi için ne yapıp edip 8 saatten fazla ve az uyumamakla birlikte gece en iyi ihtimalle 24:00'ten önce yatakta mışıl mışıl uyuyor olmamız gerekiyor.


 

Konuyla ilgili daha fazla bilgi sahibi olmak isterseniz uyku konusunda sayısız çalışması olan California Üniversitesi'nden Prof Dr Matthew Paul Walker'in " Niçin Uyuruz?" kitabını herkese öneririm.


 

İlkeli Söz; Ne umutlarla girdiğimiz 2020'de hiç beklemediğimiz bir olay gündeme bomba gibi düştü ve dünyanın şalteri indi. Şimdi 2021'in kapısındayız. İçeri mecbur gireceğiz. Umuyoruz insanlık olarak bu kez bulduğumuzu değil umduğumuzu yaşayacağımız bir yıl olur. Nazik ve cömertçe bir karşılamanın ardından en güzel şekilde ağırlanır ve 2021'den 2022'ye uğurlanırız. Hepimizin hayatında 2020'nin birer nazar boncuğu olarak kalması dileğiyle, şimdiden mutlu yıllar..

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
İlke Duyan Arşivi