Belediye düşünün...  Çalışanın maaşını ödeyemiyor.  İş yapan müteahhitlerin hak edişini ödeyemiyor.
Devlete vergisini ödeyemiyor.
Belediyenin ihtiyaçlarını karşılayamıyor.
Eeee.
Bir, o zaman o belediye başkanının orada ne işi var.
İki, bu durumu önce kim nasıl tespit edip gerekli mercilere bildirecek.
Üç, sonra ne olacak; devlet kayyum mu atayacak, meclis üyeleri yeni başkanı mı seçecek yoksa yeniden seçim mi olacak?
Siz bu soruların cevabını düşünün ben yazıma devam ediyorum...
***
Belediyeler borç batağında, 3 bin belediye iflas etti...
Bu sözü 2001 yılında zamanın Türk Belediyeler Birliği Yönetim Kurulu Başkanı ve Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Aytaç Durak söylemişti.
Aytaç Durak bu sözünden önce Anavatan Partisi'nden seçilerek, 5 dönem belediye meclis üyeliği, dört dönem Adana Büyükşehir Belediye Başkanlığı görevinde bulunmuş.
2004 yerel seçimlerinde Adalet ve Kalkınma Partisi'ne geçerek beşinci defa da buradan Adana Büyükşehir Belediye Başkanı seçilmiş.
Daha sonra 2009 seçimlerinde AK Parti aday yapmayınca MHP'ye geçmiş, 6.Defa ise MHP'den Adana Büyükşehir Belediye Başkanı seçilmiş.
Ancak...
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli hakkında çıkan yolsuzluk iddiaları üzerine önce Aytaç Durak'ın MHP'den istifasını istemiş, ardından da İçişleri Bakanlığı tarafından Aytaç Durak görevinden alınmıştı.
Ne hikmetse o Aytaç Durak 2019 seçimlerinde de İyi Parti'den aday olmak için uğraşmış ama Meral Akşener bu 50'lik 'kurt'a adaylık vizesi vermemişti.
***
Büyükçekmece Belediye Başkanı Hasan Akgün de geçenlerde Aytaç Durak'ın 2001'deki ifadelerine benzer açıklamalarda bulunarak ' “Türk belediyeciliği iflas etmiştir. Dün belediye başkanı seçilip mührü alanlar bugün bırakmak istiyor. 1398 belediyeden bahsediyorum. Devletin ekonomisinin iflas etmesi nedeniyle her geçen gün aşağı düşüyor.' diye konuştu.
Bu iki açıklamanın benzerliği yanı sıra iki siyasetçinin de uzun süre belediye başkanlığı yapması.
Önce ANAP'tan yola çıkmaları, ardından Aytaç Durak'ın AKP ve MHP'den aday olarak seçilmeleri, Hasan Akgün'ün de CHP'den aday olarak 6.Defa (3 ANAP, 3 CHP) belediye başkan seçilmesi dikkat çekiyor.
Ve bu iki açıklamaya baktığınızda, Türk Belediyeler Birliği Yönetim Kurulu Başkanlığı ve yönetim kurulu üyeliği yapan deneyimli iki siyasetçi dışında 1398 belediye başkanından 'Belediyeler borç batağında, belediyeler iflas etti, belediyeler zararda' türünden serzenişler duymamaktayız.
Ya diğer belediye başkanları tecrübesiz ve deneyimsiz oldukları için tehlike çanlarının çaldığını kestiremiyorlar veya onlar hallerinden memnunlar da az olsun bizim olsun düşüncesi ile hallerinden memnun görüntüsü vermeye çalışıyorlar.
Ancak ister tecrübeliler konuşsun, ister kimse konuşamazsın, gözle görülür bir durum var ki, devlet ekonomisi zor durumda, esnaf perişan, işsizlik yüzde 25'lere dayandı.
Halk kan ağlamakta.
Gençlik umutsuz.
Emlak piyasası çökmüş.
Uzmanlar alım ve satımlarda bir yıl öncesinin dörtte bir rakamını yakalayamadıklarını belirtiyorlar.
Döviz dengesiz bir şekilde yoluna devam ediyor.
Gün geçmiyor ki bir holding iflasını açıklamasın.
Gün geçmiyor ki bir olumsuz haber almayalım.
Gün geçmiyor teröre karşı şehit haberleri almayalım.
***
Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın verilerine göre, mart ayı itibarıyla belediyelerin ve bağlı idarelerin toplam borç tutarı 11 milyar 741 milyon liraya ulaştı.
Bakanlık elindeki son kozlar ile gerek dövize gerek tıkanan sisteme müdahalede bulunmaya çalışıyor.
Bütün bu olumsuzluklar içerisinde ve vatandaşın zor şartlarda yaşamını idare ettiği ortamlarda bir de üstüne üstlük gerçekşen yerel seçim sonrası Türkiye'nin dörtte birisine denk gelecek İstanbul seçimleri iptal edildi.
Hep süreç yaklaşık üç ay askıya alındı.
Hem insanlar karamsarlığa itildi.
Hem uluslararası çevrelerde ülkenin itibarı zedelendi.
Hem az da olsa kaos ortamı yaratılmaya çalışıldı.
Hem de işin garibi 23 Haziran 2019 gününden itibaren de ortalığın sükunata ereceği ile ilgili kaygılar oluşmaya başladı.
***
Sevgili dostlar, biliyorum yazılarımıza zaman zaman ara veriyoruz ve sizlerden gelen talep doğrultusunda yine bu köşede buluşuyoruz.
Yazacak konularımızın çoğunu sosyal medyadan kısa ve öz paylaştığımızdan bağışlayın uzun köşe yazılarını biraz aksatıyoruz.
Ancak inanın bana ortada o kadar karamsarlık, o kadar kabullenilmeyecek durumlar, o kadar çifte standartlar var ki.
Bırakın insanın yazı yazmasını, inanın bazen alıp başını buralardan gidesi geliyor insanın.
Düşünsenize lütfen, ortada her bakımdan iflasın eşiğine gelen belediye sistemi var.
Belediyeler çalışanların maaşlarını ödemekte zorlanıyorlar, devlete olan vergi borçlarını ödemekte zorlanıyorlar ki 11 milyar borcu ben değil bakanlık açıkladı.
Vatandaş bir küçük işletmesini yürütmek için üç kuruşluk krediyi ne alabiliyor, ne alsa ödeyebilecek ne de bu kadar gecikmede yasaların elinden kurtulabilecek.
***
Her şeye rağmen ülke olarak yine de kimimiz #HerŞeyÇokGüzelOlacak heyecanı içerisinde kimimiz #HerŞeyDahaGüzelOlacak heyecanı içerisinde yarınlara umutla bakmayı sürdüreceğiz.