Ali İbrahim Önsoy

Ali İbrahim Önsoy

Bilimin bize etkileri

Bugünlerde "bilim"i hemen herkes merak etmekte ama neden?  Ekranlara çıkarılan ve mikrofon uzatılan sağlık bilimcilerinin söyleyecekleri çok önemli olduğu için dinleyicisi de çok olmakta. Çünkü tanımadığımız, bilmediğimiz ve çözemediğimiz bir "mikrop"(!) Covid-19 insani yaşamı tehdit etmekte. Yaşadığımız bu salgın nedeniyle "bilim" denilince hemen sağlığın akla gelmesi bile bir başarıdır!

Bilim kendi arasında çeşitli dallara ayrılmıştır. Dünden bugüne gelirken en önemlilerinden birkaçı matematik, geometri, astronomi, sağlık, toplum yönetimi ve ekonomidir. Hani herkesin dilinde ve hafızasında yer edinen Helen döneminde hamamdan "buldum buldum" nidalarıyla tanıdığımız Arşimet suyun kaldırma kuvvetini tanımladı. Pisagor sayıların gizemini herkesin anlayacağı biçimde anlattı. 16. yüzyıl sonuna doğru İtalyan Galileo matematik, mühendislik ve fizik dallarında önemli çalışmalar yapmıştı. Gökyüzünü teleskopuyla incelemeye başladığında uzayın derinliklerine daldı ve takdir edersiniz ki astronomi biliminin kurucusu olmak kolay değildi ve "dünya güneşin etrafında dönüyor" demek ağır bir bedeldi. Din ulemaları engizisyon mahkemesinde sözlerini geri almasını ve bir daha söylenmemesini istedi. Engizisyon mahkemesi bilimi ve bilimsel gelişmeyi istemiyordu, Galileo kurulu çarkın önünde bir engeldi susturuldu.

İstanbul da şimdiki Tophane sırtlarına rasathane(gözlemevi) kurulur başına Takiyüddin bin Maruf-i getirilir. Burada hem gökyüzü incelenirken hem de günlük, aylık ve yıllık hava durumları kayıt altına alınır. Avrupa'da Hıristiyanlığın engizisyon mahkemesi olur da Osmanlı'da olmaz mı?  Din ulemaları "tanrını işine karışılmaz, meleklerin özel hayatına bakılıyor" diye engellenir.

Evliya Celebinin ünlü seyahatnamesinden bir de gezgin bir papazın gezi notlarından öğreniriz Galata Kulesinden kanatla uçan adamı. Bu kişi uçmadan önce günlerce ve aylarca hava durumunu kayıt altına aldı. Boğazda bahar aylarında esen güney rüzgârı lodos'un tepelere çarparak bir kaldırma ve sürükleme etkisini gördü. Meteorolojiyi iyi değerlendiren Hazerfen Ahmet Celebi yine bir lodos çıktığında bunu Galata kulesinden yaptığı kanatlar vasıtasıyla boğazın karşı kıyısına uçtu. Bu başarısından dolayı ödüllendirmeyi beklerken din ulemalarının "Allahın işline karışıyor, melekler uçar insanlar uçmaz" denilerek ölümden kıl payı kurtulur. Sonra da cebine bir kese altın verilerek Cezayir'e sürgün gönderilir. Lagari de Hazerfen gibi IV. Murat döneminde yaşamış bir mühendis, onu da Evliya Çelebi'den öğreniyoruz. IV. Murat'ın kızının doğum günü kutlamalarına katılır. Yardımcılarıyla birlikte barut macunundan fişekler yaparak ilkel yedi kollu füze yapar, Sarayburnu'ndan havaya fırlatılır. Yine yardımcılarıyla denizden sahile getirilir. Hazerfen' e dedikleri gibi ona da "melekler uçar insanlar uçmaz" denilir. Cebine bir kese altın konularak Kırım'a sürgüne gönderilir. Oysa bugün Lagari Hasan Çelebi'ye roketçiğin babası denilmekte.

İngiltere'de adamın biri elma ağacının altında dinlenirken dalından bir elma kafasına düşer. Öykü bu değil, uzun araştırma ve eğitimler sonucu Newton iyi bir fizikçi, matematikçi ve astronom olarak karşımızda görürüz. Evrensel kütle çekimi ve hareketin yasaları yanında beyaz ışığın bir prizmaya tutulduğunda farklı renklerden bir tayf yapması gözlemi sonucu renk kuramını oluşturdu.

Arf teoremi nedir pek bilinmez, bu teoremin temeli matematikte cisimlerin kuadratik formlarının sınıflandırılması üzerine yapılmıştır. Bu teoremi geliştiren ünlü bilim insanımız cüzdanlarımızdaki 10 kâğıtlık banknot üzerinde fotoğrafı bulunan Cahit Arf'ten başkası değildir.

Keza matematikte fiziğin yöntemlerinden "grupların indirgenmesi ve gösterimi üzerine" bir teorem vardır ki hala kullanılmakta. Bu teoremi bulan öğrenci ve hocasının adıyla anılır  "İnönü- Winger" teoremi denir. Ülkemizin ünlü fizik hocalarından Erdal İnönü'dür.

Sağlık konusunda Helenli "Hipokrates"i bilmeyenimiz yoktur keza "İbn-i Sina"yı da. Hastalara ilkel inançla, üfürük ve büyü ile tedavi sunmak yerine iyileştirici etkileri kanıtlanmış tedavi yöntemlerine başlar. Sağlık ve tıp biliminde hasta öneminin kavranmaya başlamasına neden olmuştur. Tıp'ın son yüzyıllarda diğer bilimlerinde yardımı ve gelişmesiyle önemli biçimde modernleşmiştir. Özelde Avrupa ve diğer kıtalardaki salgın hastalıklar sonrası büyük gelişme sağladı. Günümüzde genetik ve hücre çalışmaları üst düzeye çıkarak insanı tehdit eden virüslere karşı nasıl önlem alınır onunla ilgilenmekte.

Geçen yüz yılın son çeyreğinde kimsenin uğraşmak istemediği cüzam ile ilgilenen ve bu konuda ülkemizde parmakla gösterilen tıp bilimcisi Türkan Saylan'dır. Cüzamla savaş konusunda günümüzde yaptıkları halen takdirle anılmakta. Yerimizin darlığı nedeniyle birçoklarını buraya alamadık ama şunu iyi biliyoruz çocuk felci, kızamık, difteri, boğmaca, tifo, tetanos, verem, veba, cüzam ve koleraya karşı önlem alındığı gibi bağışıklık sisteminin güçlendirilmesi ve aşı yapımını sağlayan bilimcilerdi.

                                                        ***

Ayrıca toplumsal yaşamda yurttaşına sorumlu olan devlet mağdurun, mazlumun ve emeğinden başka geçimi olmayan kişinin yanında olmalı. Ne derlerse desinler devlet her zaman ekonomik gücü elinde bulunduranların denetiminde. Adalet terazi ile anlatılır. Terazinin bir kefesinde sermaye ve onunla iş tutanlar diğer kefesinde küçük esnaf, zanaatkâr ve emekçiler bulunur eşit durur mu? Sayıca az olmasına rağmen sermaye ve çevresi iktidarı alırken çoğunluk olsa bile yönetilen günümüzdeki tabiriyle sürü olarak görülen yani çalışan üreten hakkını alamayan topluluk. Bu durumu toplum bilimciler olarak "güzel insan" temelinde dile getiren ve bu eşitsizliği anlatan Doktor K. Marx ve onun ardılları hep ötelendi neden? Toplumu dün olduğu gibi bugün de aynı biçimde yönetmeye çalışan zihniyet bilimciyi sevmemekte, oysa bu eşitsizlik acı bir gerçek. Ne kadar çemkirseler ve baskı uygulasalar da  "mızrak çuvala sığmıyor".   

                                                                      ***

Yetkili kişilerin basın açıklamasında kullandığı "algoritma" matematiksel bir terim. Matematikte bir sonuca ulaşmak için takip edilmesi gereken işlemler basamağını belirlemede kullanılır. 9. Yüzyılda yaşamış matematik ve mühendislik kurallarını belli bir çerçeveye oturtan Türkmenistanlı Musa el Harezmî'nin cebir alanındaki çalışmasında görülür. Bu ileri bir çalışma kısa zamanda Batıya taşınır ve günümüzde bilişim sektöründe kullanılmakta.

                                                                      ***

Birey olarak temizlik kurallarını hiçe sayan, nereden temin edildiği bilinmeyen okunmuş üflenmiş suları içenler, birilerince kutsal sayılan hayvanların pisliklerine yüzlerini bulaştıran, en basit dört işlemi dahi bilemeyen, sırtından asalakça geçinenlere sessiz kalan ve biat eden kişiler bilimsel çalışma yapanlara tahammül edemiyor. Duymaları için konuşuyor, görmeleri için gösteriyor, konuşmaları için anladıkları dilde dokunuyor buna rağmen üç maymunu oynuyorlarsa bilim ve bilimciler size ne yapsın?

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Ali İbrahim Önsoy Arşivi