Bahadır Sügür

Bahadır Sügür

Çatalca için uzun bir yazı...

Bugün Çatalca ile ilgili yazacaklarımız biraz uzun olacak. Sebebi ise bazı konularda ayrıntılara gireceğiz. Madde madde yazacağız her şeyi...

ÜNİVERSİTE!
Çatalca Üniversite konusunda somut anlamda kesin ve kararlı adımlarını atmak zorunda ise herkes bu işin bir tarafından tutmalı.
Vakıf Üniversitesi mi, yoksa devlet üniversite mi olsun? Bana soracak olursanız eğer, ki zaten bu fikrimi İstanbul Üniversitesi Rektör Yardımcısı İlyas Topsakal ve profesörlerimize de aktardım.
İstanbul'da Devlet Üniversitesi Sayısı 13'tür. Vakıf Üniversiteleri sayısı 44, Vakıf Meslek Yüksek Okulu sayısı 4'tür.

İstanbul’daki Üniversitelerin Listesi
Devlet Üniversiteleri
1. İstanbul Üniversitesi
2. Marmara Üniversitesi
3. Boğaziçi Üniversitesi
4. İstanbul Teknik Üniversitesi
5. Yıldız Teknik Üniversitesi
6. Mimar Sinan Üniversitesi
7. Türk-Alman Üniversitesi
8. Galatasaray Üniversitesi
9. İstanbul Medeniyet Üniversitesi
10. Sağlık Bilimleri Üniversitesi
11. Milli Savunma Üniversitesi
12. İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa
13. Türkiye Japon Bilim ve Teknoloji Üniversitesi
Vakıf Üniversiteleri
1. Bahçeşehir Üniversitesi
2. Yeditepe Üniversitesi
3. Beykent Üniversitesi
4. İstanbul Bilgi Üniversitesi
5. İstanbul Aydın Üniversitesi
6. Koç Üniversitesi
7. İstanbul Gelişim Üniversitesi
8. İstanbul Okan Üniversitesi
9. Üsküdar Üniversitesi
10. İstanbul Kültür Üniversitesi
11. Sabancı Üniversitesi
12. Özyeğin Üniversitesi
13. Maltepe Üniversitesi
14. İstanbul Sabahattin Zaim Üniversitesi
15. Kadir Has Üniversitesi
16. Haliç Üniversitesi
17. Doğuş Üniversitesi
18. Altınbaş Üniversitesi
19. İstanbul Şehir Üniversitesi
20. Acıbadem Üniversitesi
21. Piri Reis Üniversitesi
22. İstanbul Bilim Üniversitesi
23. MEF Üniversitesi
24. Bezmialem Vakıf Üniversitesi
25. İstanbul Ayvansaray Üniversitesi
26. İstanbul Kent Üniversitesi
27. Beykoz Üniversitesi
28. İstanbul 29 Mayıs Üniversitesi
29. Fenerbahçe Üniversitesi
30. Biruni Üniversitesi
31. Gedik Üniversitesi
32. Işık Üniversitesi
33. İstanbul Arel Üniversitesi
34. İstanbul Esenyurt Üniversitesi
35. İstanbul Kemerburgaz Üniversitesi
36. İstanbul Rumeli Üniversitesi
37. Nişantaşı Üniversitesi
38. Yeni Yüzyıl Üniversitesi
39. İstanbul Medipol Üniversitesi
40. Lokman Hekim Üniversitesi
41. İstanbul Atlas Üniversitesi
42. Semerkand Bilim ve Medeniyet Üniversitesi (Kurulum Aşamasında)
43. İbn-i Haldun Üniversitesi
44. Demiroğlu Bilim Üniversitesi
Vakıf Meslek Yüksekokulları
1. Avrupa Meslek Yüksekokulu
2. İstanbul Kavram Meslek Yüksekokulu
3. Ataşehir Adıgüzel Meslek Yüksekokulu
4. İstanbul Şişli Meslek Yüksekokulu
Şimdi bu isimleri neden yazdık? Birazdan anlayacaksınız. Çatalca'da kurulabilecek üniversite olabilir mi? Yeni bir Üniversite ismi ile, sıfırdan bir üniversite mi kurmak daha mantıklı, yoksa mevcut Üniversitelerin kampüs yada fakültelerini         getirmek mi?
İstanbul Üniversitesi biliyorsunuz ki son karar ile ikiye ayrıldı. Bölümler paylaşıldı. Bir bölüm eski ismi ile İstanbul Üniversitesi, Bir diğer yeni rektörlük kurularak ayrılan bölüm ise İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Üniversitesi.
Şimdi İstanbul'da özellikle tarım arazileri büyük olan ilçelerde tarımı geliştirmek değil mi, hem iktidarın hem de Büyükşehir Belediyesinin projeleri?
Peki yukarıda yazan tüm bu üniversite isimlerinin içerisinde, yani Üniversiteler Kenti dediğimiz İstanbul'da bir tane bile “Ziraat Fakültesi” olmadığını bilen kaç kişiyiz?
Bugün İstanbul'da bir “Ziraat Fakültesi” kurulacak ise eğer bunun tam nokta atışı Çatalca olmalıdır.
Ve iddia ediyorum, uygulamalı eğitimin yapılabileceği, çevre ilçelere bakıldığında en uygun yeri de Çatalca ilçesidir.
Bugün için, AK Partilisi, CHP'lisi, MHP'lisi, İYİ Partilisi hiç kimse birini, bir diğerinden ayırmadan bu işin peşine düşmelidir.
Bugün için bizim tüm derdimiz, Üniversite Lejantlı 40 Dönümün üzerinde yeri bulunan “Çatalca'ya Üniversiteyi nasıl getiririz” noktasında olmalıdır.

SOKAK KÖPEKLERİ...
Çatalca'nın bugün özellikle “Hayvansever” ağırlıklı Sosyal Medya üzerinde en çok bahsi geçen konusu sokak hayvanları... Bir vatandaş sokak köpeklerini ve kedilerini zehirlemiş... Büyük bir gündem oldu. Kaymakamlık, Belediye resmi sosyal paylaşım ağlarındaki ve sitelerindeki paylaşımların ardı arkası kesilmedi. Her iki kurumumuz da işin peşine öyle bir düştüler ki sormayın gitsin.
Tabiki hepimiz "Sokak Hayvanlarının" öldürülmesine karşıyız.
Ama Çatalca Devlet Hastanesinde kayıtlı olan “Isırılma Vakaları” noktasında şöyle bir baktığımız zaman, bir vatandaşın sokak köpekleri tarafından ısırılması, yada sokak hayvanları noktasında her iki kuruma da gelen şikayetler bazında, ne Kaymakamlık, ne de Belediye sayfalarında tek bir şey göremezsiniz.
Çatalca İstanbul gibi bir metropolün, bildiğiniz “ Açık Hava Barınağı” na dönmüş olmasına rağmen, araçlara ve insanlara saldıran sokak hayvanları olmasına rağmen, hastanemize bir yıl içerisinde ısırılma vakalarının yoğun bir şekilde gelmesine rağmen, hayvanseverlerin saldığı korkuyu ne yazık ki vatandaş salamamış.
Ben bir daha, defalarca söylediğim projeyi telaffuz etmeye devam edeceğim. Sokak hayvanlarımızın rahatlıkla yaşayabilecekleri alanlar ( Sevgi Bahçeleri) oluşturamadığımız sürece, Çatalca'yı sokak hayvanlarının atılabileceği bir alan olarak görülen bir yer olma noktasında yasaklar getiremediğimiz sürece, Çatalca'da insanlar çocuklarını ne sokağa salabilir, ne de okula tek başına gönderebilir. Sabah erken saatlerde işine gitmeye çalışan tüm bayanlarımızın yaşadığı korku ise cabası.
Şu şekli ile hem sokak hayvanlarımıza, hem de vatandaşlarımıza sokaklar resmen bir cehennem haline gelmiştir.
Öncelikle herkes bu konuda da elini taşın altına sokmalı ve el ele vererek bu konuda ilçe belediyesi, hükümet ve Büyükşehir imkanları ile nasıl bir önlem alınabilir buna kafa yormalıyız.
Yoksa iş iyice cığrından çıkmıştır. Allah korusun ama çok değil bir kaç aya kadar, açlık ise savaşan sokak hayvanlarımızın saldırıları daha da artacaktır. Ve tabiki vatandaşta ki korku da öyle...

GELELİM ÇEŞMELERE...
Çatalca Belediyesi Akalan, Kabakça ve Karamandere Mahallelerinde bulunan çeşmelere el koymuş. İyi de yapmış.
Ama neden iyi yapmış. Biliyorsunuz ki Çatalca Belediye Başkanı Mesut Üner göreve geldiği gibi, yeni bir müdürlüğü tam faal hale getirme çalışmalarına başladı. Nedir bu müdürlük?

SOSYAL DESTEK HİZMETLERİ 
MÜDÜRLÜĞÜ!

Çeşmelerden gelen tüm gelirler, kalem kalem, kuruşuna kadar bu müdürlük kanalı ile, diyelim ki Karamandere Çeşmesinden gelen gelir kuruşu kuruşuna hesap edildi. Bu müdürlük vasıtası ile, o mahallenin halkı içerisinden bir çok kişiye maddi yardım, öğrenim gideri gibi buradan ilan etmek istemediğim bir çok kalemde mahallenin olacak. Bir nevi, hayır işleri için yapılmış bu çeşmeler yine belediyece hayır işleri noktasında kullanılacak. Hem de Çatalca'nın benliğinde yer eden bu çeşmeler bir nevi de yasallaşmış olacak.
Sosyal Destek Hizmetleri Müdürlüğü eğer ki Mesut Üner Başkanın istediği düzeyde faal bir hale gelir ise, bu ilçede sosyal yardımlaşmanın iyi bir örneğini görebileceğiz. Bu tür atıl, geleninin nereye gittiği belli olmayan gelir kaynaklarının bu müdürlük fonuna aktarılması sağlanır ise, sosyal belediyeciliğin konser yada eğlencelerden ibaret olmadığı noktasını da herkes görmüş olacak.

VE YEREL ÜRÜN PAZARI...
Üç haftadır, yediğim zılgıtın haddi hesabı yok. “ Hani Yerel Ürün Pazarı idi yaptığınız iş” diyen diyene. Adam yada kadın, kimse bize ulaşanlar haklı. Yere Ürün Pazarı dedik, projeye başladığımızda. Ancak kış sezonunda yerel ürün Çatalca'da ne kadar olabilir? Lakin vatandaşımız da orada pazar istiyor. Alternatif Pazara dönmesinin nedeni bu. Çatalca'ya ikinci pazar gibi bir oluşum oldu orada. İstem dışı yapılan uygulama bence. Ancak, Çatalca'da tam anlamı ile tüm tezgahları doldurabilecek yerel ürün üretimi Nisan Ayı sonrasında başlayacaktır. Yine de yerel ürün üreten bir çok vatandaşımız yine tezgahlarında sizleri bekliyor. Yaza kadar böyle idare edeceğiz. Yoksa bizler de biliyoruz, Çatalca'da Portakal ve mandalina ağaçlarının olmadığını...
Demiştim size köşe biraz uzun olacak diye...
 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Bahadır Sügür Arşivi