2 Ocak 1962 tarihinde Lüleburgaz'da dünyaya geldi. Marmara Üniversitesi Atatürk Eğitim Fakültesi Kimya Öğretmenliği Bölümü'nü bitirdi.

1979-1980'de Alpullu Şeker Fabrikası Pehlivanköy Pancar Kantarı ve 1980-1984 yıllarında Alpullu Şeker Fabrikası, Babaeski ve Lüleburgaz Kantarları, Tesellüm Memuru olarak görev yaptı. 1984-1985 yıllarında Adapazarı Şeker Fabrikası Akyazı Bölge Şefliği, 1994-1996 Hadımköy Lisesi Kimya Öğretmenliği, 1996-2000 yıllarında İstanbul Ticaret Odası Çok Programlı Lisesi'nde Müdür Yardımcılığı, 2000-2004'de İstanbul Ticaret Odası Çok Programlı Lisesi'nde Müdür Vekilliği, 2004-2008 yılları arasında İstanbul Ticaret Odası Çok Programlı Lisesi'nde Müdür Baş Yardımcılığı görevlerini yerine getirdi. 

1985 yılında mesleğe başlayarak, 10 yıl süreyle Denizli’nin Çivril İlçesinde çalıştı. Çatalca’da, Hadımköy Lisesi’nde görev yaptı. Yaklaşık 25 yıllık memurluk görevinin ardından 1 Aralık 2008'de istifa ederek CHP'den Çatalca Belediye Başkan aday adayı oldu. 29 Mart 2009 Yerel Seçimlerinde Çatalca Belediye Başkanı seçildi. Cem Kara'nın, Atatürkçü Düşünce Derneği, Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği, Tüketiciyi Koruma Derneği, Çatalca Trakya ve Rumeliler Kültür ve Dayanışma Derneği, Çatalca Avcılar ve Atıcılar Derneği gibi derneklere de üyelikleri bulunuyor. Cem Kara, evli ve 2 çocuk sahibidir. 

Bu özgeçmişin altına birşeyler yazmak çok zor. 2009 yılından 2017 yılına kadar kendisiyle Çatalca Belediyesi’nde basın danışmanı olarak çalıştım. Neredeyse her anını fotoğrafladım ve haberleştirdim. Bu gün Cem Kara’nın Çatalca ve mahallelerinde yaşayan, yaşlısından gencine neredeyse herkesle fotoğrafı vardır. Kimseyi ayırt etmeden görevini yapmaya özen gösteren, mesai arkadaşlarını da bu anlamda yönlendiren bir yöneticiydi. Kıt imkanlarla birşeyler yapmaya çalıştı. En büyük hayali İBB, kendi partisinden olursa Çatalca’ya daha iyi hizmet etmekti (Kısmet olmadı). İnanın gece gündüz demeden çalışıyordu. Önceliği çalışanlardı, emekçilerdi. Ay sonunda maaşları nasıl ödeyeceğiz diye çok düşünüyordu. Mali hizmetlerden son verileri alıp mesai sonrası evde çalışıyordu. Gecenin bir saatinde beni aradığı çok olmuştu. Yaptığımız bir haberde virgül yok, nokta yok diye uyarıyor düzeltmemizi istiyordu. O kadar yoğunluğun arasında bizim belediyenin internet sitesine girdiğimiz haberleri tek tek okuyup hatalarımızı kontrol edecek kadar hassas ve disiplinli bir yöneticiydi. Sevdası Çatalcaydı, Çatalca’ya en iyi hizmeti getirmekti. Belki bu Çatalca sevdası dağ gibi adamı bir anda eritti, bitirdi. Demem o ki bu satırları yazmak çok zor. İyi günde kötü günde halkının yanında olmaya gayret gösteren bir adamdı Cem Kara, yazımın girişine Cem Kara’nın özgeçmişiyle başladım. Özgeçmişi emekliliğine kadar ama devamını yazmadım. Emekli olmuş kenara çekilip bunun sefasının sürmek yerine yaşadığı ilçeye katkı sunmak için yola çıkan bir adamdı. Ben bu adamı çok sevdim. 2009 yılının son aylarında Çatalca’da yaşanan sel felaketinde belediyeye ait iş makinesi devrilip operatörü sel sularına kapıldığında kenara çekilip ağlayan ‘ben şimdi bu arkadaşımızın ailesine ne söyleyeceğim’ diyen, yaşadığını öğrenince belediyenin önünde bu çalışan için kurban kesen koca yürekli bir adamdı. Sosyal medya hesaplarınıza bir bakın neredeyse hepimizin Cem Kara ile fotoğraflarımız vardır. Çünkü kimseyi ayırt etmeden sevdi. İnsanlara insan olduğu için değer verdi. Bilgili ve zeki bir adamdı. İyi hatipti. Konuştu mu karşısında ki konuşacak bir şey bulamazdı. Dersine iyi çalışırdı. Ve Çatalca sevdalısıydı Çatalca’yı çok severdi. Bu gün Cem Kara’yı sevmiyordum diyen birisi çıkarsa (böyle bir şey olacağına ihtimal vermiyorum ama) eğer varsa inanın menfaatine yaramamıştır, kişisel çıkarlarıyla ters düşmüştür. Bu dünyadan öylesine geçip giden biri değil anlayacağınız, pek çok kişinin hayatına ve kalbine dokunmayı başarmış çok değerli biriydi. İnsanlar bu dünyadan ayrılırlar ancak yaşamaya anılarda devam ederler. Sen unutulmayacaksın Cem Hoca çünkü öyle çok yürekte izin ve anılarında yerin var ki. Mekanın cennet olsun Büyük Başkan. Mekanın cennet olsun koca yürekli adam seni unutmayacağız, seni unutturmayacağız.