Ekonomi ve sağlık çöküyor!

Her gün onbinlerce yurttaşın enfeksiyon kapıp Covid'e yakalandığı sayıların hızla arttığı dönemde. Sağlık Bakanlığı bir çılgın karara imza attı. PCR testi uygulamasını neredeyse tamamen kaldırdı. Bu kararın yanlış olduğunu savunan başta Türk Tabipler Birliği olmak üzete uzmanlar yapılanların boşa gideceğini belirterek isyan etti. Bu eleştiri ve uyarılardan en ağırı Halk Sağlığı Uzmanı Prof. Dr. Ahmet Saltık'tan geldi. Saltık "Türkiye'de açıklanan vaka sayısının en az 5'te 1'i olduğunu ifade ederken, "Önümüzdeki iki ay içinde her gün 700 bin kişi Omicron varyantına yakalanacak" dedi.
 

Salgını yaymak için güzel bir karar
PCR test zorunluluğunun kaldırılması, “salgını yönetenler” için harika bir karar oldu. Her gün test sayımız düştüğünden artık daha az vakamız oluyor, test başına 3 dolarlık bir masraftan da kurtuluyoruz ve haliyle salgın yöneticileri de “çok başarılı” oluyorlar.Gerekçe ne bilmiyorum. Bilim kurulu ne düşündü bilmiyorum. Salgın bitti de bizim mi haberimiz yok bilmiyorum.. Ne güzel !Test sayısı arttıkça vaka sayısı artıyordu zaten. Türkiye'de aşısız kişiler için PCR testi uygulamasına son verilmişti. Bilim insanlarından ve hekimlerden gelen tepkilerin ardından, PCR testi istenilecek durumlar yeniden belirlendi. 24 saat geçmeden değişikliğe uğrayan kararı değerlendiren Prof. Dr. Mehmet Ceyhan, "Bunu bilimsel olarak zaten tartışmaya gerek yok; mantık olarak da son derece anlamsız. Mutlaka düzeltilmesi gereken bir karar” dedi. Ceyhan ,Bunların hiçbir tanesi; ne önce alınan izolasyon sürelerini kısaltılması kararı, ne de bu karar bilimsel bir gerekçeye dayanıyor.Aldığım bilgiye göre bu işin nedeni çok açık. Görünen o ki artık PCR testi kapasitesi sınıra geldi. Vakalar da çok arttığı için kısıtlamaya çalışıyorlar. Daha fazlasını yapamayacağız' diye düşünüyorlar vaka sayısı çok arttığı için.Çünkü PCR öyle bir test, sonsuz bir kapasitesi yok; çalışabilecek laboratuvarlar belli sayıda, çalışacak insan belli sayıda, kullanılan aletler belli sayıda. Hızlı tanı testlerini koymadığınız sürece bunu artıramazsınız.


 

45 milyon kişi hastalanacak
PCR testlerinin Omicron varyantındaki patlama nedeniyle oluşacak panik yüzünden kaldırıldığını dile getiren Halk Sağlığı Uzmanı Prof. Dr. Ahmet Saltık, durumu değerlendirdi. Bilim dışı olan genelgeden geri adım atıldığını dile getiren Saltık, Delta varyantına göre 70 kat daha bulaşıcı Omicron varyantında korkunç bir patlama olacağını ve her gün 700 bin kişinin bu varyanta yakalanacağını ifade etti. Saltık, "DSÖ'nün geçen haftaki uyarısına göre, önümüzdeki 6-8 hafta içinde Avrupa'nın yarısı Omicron'a yakalanacak. Bu 250 milyon yeni hasta demektir. Türkiye de bunun dışında kalmayacak. 90 milyon nüfusun yarısı 45 milyon insan önümüzdeki 2 ay içinde hastalığa yakalanacak" dedi. Bu öngörüde 8 hafta dersek, 45 milyon insandan her hafta 5 milyon yeni hasta demektir diyen Saltık, "Türkiye'de her gün 700 bin kişi yeni Omicron varyantına yakalanacak" ifadelerini kullandı. Sağlık Bakanlığı'nın her gün açıkladığı vaka sayısının gerçeğin en az 5'te 1'i olduğunu ifade eden Saltık, "Yakalayamıyoruz, yakalamıyoruz, yakalamak istemiyoruz. topluma yüksek rakamları duyurmak istemiyoruz" dedi. PCR testlerinin yüksek vaka sayısı nedeniyle panik havası yaratmaması için kaldırıldığını savunan Saltık, şöyle devam etti: "Günde 700 bin yeni Omicron hastasını ilan etmek iktidar için iyi bir şey değil. Bunu gördüler ve PCR testleri İçişleri Bakanlığı'nın genelgesiyle tuhaf bir şekilde kaldırıldı. Devlet neredeyse çökme durumuna sürükleniyor. Halının altına süpürmekten başka bir durum değil. Bu, deve kuşu politikasıdır"Salgın yeni bir evrede. Adına Bilim Kurulu denilen sözde kurul da, Bakan'ın kendisi de, Sağlık Bakanlığı'nın kadrosu da saldım çayıra mevlam kayıra politikasıyla tam bir teslimiyet içinde" diyen Saltık, sözlerini şöyle sonlandırdı: "Tepedeki adamın dünyadan haberi yok. O, varını yoğunu iktidarda kalmaya ayırıyor. İstanbul Sağlık Müdürü'nün söylemleri ise tam bir aymazlık

 örneği" Dünyadaki Omicron varyantına bağlı olarak vaka sayısındaki patlamalara ilişkin ABD, AB ve DSÖ'nün savaş hazırlığı yapar gibi hazırlandığını ifade eden Saltık, Salgın yeni bir evrede. Adına Bilim Kurulu denilen sözde kurul da, Bakan'ın kendisi de, Sağlık Bakanlığı'nın kadrosu da saldım çayıra mevlam kayıra politikasıyla tam bir teslimiyet içinde" diyen Saltık, sözlerini şöyle sonlandırdı: "Tepedeki adamın dünyadan haberi yok. O, varını yoğunu iktidarda kalmaya ayırıyor" dedi.

Ekonomi bugün dünden kötü artık
BU rezalete şimdilik nokta koyalım gelelim 83 milyonun ekonomi ve enflasyonla imtihanına. 2022 yılının ilk saatlerinde doğalgaz, elektrik ve ardından akaryakıta gelen zamlarla başlayan zam yağmuru devam ediyor. Özellikle zincir marketlerde birçok temel gıda ürünü düne göre pahalandı. İğneden ipliğe gelen zamlar vatandaşları isyan ettiriyor.  ‘Düne göre pahalı olsa da yarından ucuz’ söylemi hem vatandaşın hem de esnafın dilinde.
 

Masallarla oyalıyorlar
Ama ne zaman eline mikrofon geçerse Erdoğan'ın hedefi yine Batı ülkelerindeki enflasyon: Amerika'ya bak! Enflasyon felaket. Avrupa'ya gel! Aynı. Hamdolsun Türkiye'nin böyle bir sorunu yok. İyi bari, biz de enflasyon  var diye üzülüyorduk. Bu kadar da insan aklıyla dalga geçilmez ki. Ülkede enflasyon Erdoğan’ın dert ettiği ABD’deki enflasyonun 5 katı, Avrupa’dakinin 7 katı.Ülkede kişi başına gelir Erdoğan'ın göz yaşı döktüğü ABD’nin yedide biri,Avrupa’nın dörtte biri. Millet öz yurdunda garip, öz vatanında parya oldu. Çıkmış ABD'ye, Avrupa’ya ağıt yakıyor. Olacak şeye değil.
 

Çalıyor ama yapıyor görüşü de iflas etti
Yeri gelmişken anımsatayım. “Çalıyorlar ama çalışıyorlar” diyerek oy verenler, bu sonuç sizin eseriniz! Bakın; Ekonomik Özgürlükler Endeksi’nde Türkiye 14 basamak geriledi. 165 ülke arasında 114.sıraya düşen Türkiye en kötü notu “ekstra ödemeler/ rüşvet/ adam kayırma” alanında aldı.Enflasyon ve faizle ilgili olarak CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu: “İki yıl vadeli devlet iç borçlanma yüzde 17'den yüzde 24'e çıkmış vaziyette. Hani faiz düşmüştü? Hani Nas vardı, hani faiz haramdı" diyor haksız da değil ki. Bakın her alanda halen zam yağmuru devam ediyor! 
 

Slogan "Dünden pahalı, yarından ucuz"
Bakın Dostlar;  Bir ülkede etin kilosu 110 TL ise, bir paket sigara 25 TL ise benzinin litresi 13.70 TL ise seçilen 100 Bin TL ,seçen 4253 TL alıyorsa  o ülkede  KRİZ  yoktur. KERİZ çoktur. Elektrik faturaları artık kira gibi gelmeye başladı. “TRT payını kaldırdık” makyajı çok çabuk döküldü.Erdoğan yine "faiz sebep, enflasyon neticedir" demiş. Yetmemiş "enflasyon düşüşe geçmiştir" diye, milletle alay etmiş. Ne yiyip, ne içiyorlar bilmem. Ama milletle alay etmesinler. Bir uyarıda milletimize "faiz sebep enflasyon sonuç" dediyse; aman herkes cüzdanına sahip çıksın! Algı ile cep dolmuyor. Vatandaş tam anlamıyla kara kış geçiriyor. Maaş zammı emekliye ilaç olmadı Yaz tahtaya al haftaya dönemi patladı.Veresiye defterleri doldu taştı .
 

Vatandaşı zamlar perişan etti
Dolar ve Euro’daki düşüşün ardından herkesin gözü marketlerdeki fiyatlara çevrilmişti. Vatandaşlar ‘Dolar artınca fiyat artışına gidenler, şimdi fiyatları düşürecek mi?' diye beklerken her geçen gün yeni zamlarla gözlerini açıyor. Marketlerden indirim bekleyen vatandaşlar,bu haftayı da yeni zamlarla karşıladı. Zincir marketler temel gıda maddelerinin birçoğuna zam yaptı. Örneğin; Tarım Kredi Kooperatifi Mağazalarında satılan 5 litrelik Ayçiçek yağı 119 lira 90 kuruştan 134 lira 90 kuruşa, 5 kilosu 33 lira 90 kuruşa satılan pastalık, böreklik un 37,5 liraya, 5 kiloluk şeker 34 lira 75 kuruştan 35 lira 90 kuruşa, 1 kiloluk çay 34 lira 90 kuruştan 44 lira 90 kuruşa, 1 kilosu 23 lira 90 kuruş olan kuru fasulye ise 25 lira 90 kuruşa çıktı. Zamlar sadece Tarım Kredi Kooperatifi değil diğer zincir marketlerin reyonlarındaki ürünlere de yansıdı. Diğer marketlerde de zam gelen ürünlerden birkaç tanesi şu şekilde; 5 kilosu 31,8 TL olan pirinç 39,9 TL'ye, yine 5 kilosu 39,95 TL olan toz şeker 53,95 TL'ye, 24,95 TL olan 3 adet ton balık 36,75 TL'ye ve 24,90 TL olan şampuan 34,90 TL'ye çıktı.
 

Emekli yıkıldı gitti
Emekli maaşlarına yapılan zamlar hayal kırıklığı yarattı. Emekliler, açlık sınırının çok daha aşağısında ölmeme sınırında yaşamaya çalışacaklar. “TÜİK yüzde 36 enflasyon açıklarken, Enflasyon Araştırma Grubu yüzde 82,81 enflasyon oranı açıklıyor. Hadi ikisinin ortasını baz alıp yüzde 60 enflasyon var diyelim. Margarine yüzde 114, una yüzde 86, tavuk etine yüzde 86, ayçiçek yağına yüzde 75, süt ürünlerine yüzde 75, nohuda yüzde 66, mercimeğe yüzde 61, makarnaya yüzde 60, dana etine yüzde 56, ekmeğe yüzde 54 zam geldi. Elektrik ve doğalgaza yeni yılın ilk saatlerinde dev zamlar yapıldı. Benzin ve mazota sürekli zam yağıyor. Bu zamlara emeklinin yüzde 25'lik zam ile direnmesi isteniyor. Böyle rezilllk olmaz.
 

Emekli sürünsün
Yüzde 25'lik zamdan memnun olan tek bir tane emekli yok. Memnun olmak da mümkün değil. Emekliye resmen sürünün deniliyor. Bu insanlar yıllarca prim ödemesi yaptılar. Yabancı ülkelerin emeklileri gelip ülkemizde krallar gibi tatil yaparken,  emekliler temel ihtiyaçlarımızı zar zor gideriyor. Açlıkla sınanan emekli ve yoksul milyonlar  evlerinde doğalgazı kısıp, karanlıkta oturuyor. İktidarın döviz kurunun düşmesi ile övündüğü koşullarda yapılan bu zamlar aslında krizin gerçek yüzünü gösteriyor. Bu nasıl ekonomi anlayışıdır. Dolar yükseldikçe zam geldi. Zam üstüne zam geldi. Vatandaş enflasyon oranlarının altında ezildikçe ezildi. Yediği içtiği her şeye zam geldi. 18 liralara çıkan dolar kuru, 13 liralara düştü ancak marketteki fiyatlar düşmedi. Lütfen kimse kimsenin aklı ile dalga geçmesin. Yüzde 25'lik zam emekliye reva değildir.
 

Sağlıkla oynayan!
Prof. Dr. Ahmet Saltık'tan korkunç Omicron öngörüsü geldi. '2 ay içinde 45 milyon insan hastalanacak' İçişleri Bakanlığı tarafından aşısız olan veya aşı sürecini tamamlamayan kişilere PCR testi uygulanmasına gerek olmadığına ilişkin valiliklere genelge gönderildi. Bakanlık, gelen tepkilerin ardından 'geri adım' atarak yeni genelge yayımlandı.Yeni genelgeye göre, aşısız veya aşı sürecini tamamlamayan ve son 180 gün içinde hastalığı geçirmemiş kişilerin, belirli alanlara girişlerinde veya toplu ulaşım araçlarıyla seyahatlerinde azami 48 saat öncesine ait negatif PCR testi istenmesine karar verildi.

SON SÖZ Bugün ulu önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ten. O kadar net ki sanki bizi 19 yıl yönetenler için söylemiş;  "Aldanmak gaflettir. Hususiyeten aldandığını beyan etmek, apaçık itimadı yitirmektir, ahmaklıktır. Samimiyet ile ahmaklık münasebetini birbirinden ayıran yegâne unsur ise, haysiyettir. haysiyeti olmayan, yanılmaya, aldanmaya ve aldatmaya ilelebet mecbur kalacaktır..."(1933-İzmir)
 


 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Oktay Apaydın Arşivi