Bu bir seçim mi geçim mi?

Yerel seçimler oldukça yaklaşmaya başladı tarih itibariyle.Ancak anlamakta güçlük çektiğimiz şu ki: bu bir yerel seçim mi yoksa 1. Dünya savaşı mı? Allah aşkına baksanıza kimi ülkemizin beka sorunu diyor. Kimi tek adam rejiminden kurtulmada aktif rol alacak v.s

Sn.Erdoğan aynı zamanada Ak Parti genel başkanı ve aynı zamanda Cumhurbaşkanı yahut yeni sistemin Başkanı.Ancak sahalara iniyor partisinin çok başarılı olması için aktif propaganda yapıyor.Cumhur ittifakının tüm belediyeleri kazanmaları arzusunda.

Ancak her ne kadar ülkede kriz yok kriz kelimesini anmıyorsa da krize karşı değişik önlemler almaya da çalışıyorlar.Tamam kriz kelimesini kullanmıyor.Ağzına bile almıyor.Ancak aldıkları önlemler krizi fazlasıyla deşifre ediyor.

Elbette ki böylesi bir ortam da Ankara İstanbul Büyükşehir belediyesini almaları oldukça zor görünüyor. Bunu kendisi de çok iyi biliyor hatta yapmış oldukları anketlerde muhtemelen bunu gösteriyor olmalı ki sık sık anket yaptırıyorlar anket sonuçlarından memnun olmadıkları için kamuoyuyla paylaşmıyorlar ve taktik taktik üsütüne taktikler meydana getirerek mutlaka bu seçimlerden başarıyla çıkmak istiyor.

Genel olarak işi zorlaştırıp seçmenin kafasında enterasan algılar oluşturmaya çalışıyor.Özellikle de mevcut atmosferi renklendirerek kurtuluş savaşı, ülkenin beka sorunu varmış izlenimini verdirerek ortamı istedikleri atmosfere çekmeye çalışıyorlar.Milli irade bunu onaylar mı onaylamaz mı? İşte onu 31 mart 2019 da net olarak göreceğiz. Bir ara ülkemizin içinde bulunduğu şartları dış güçlere bağlıyorlardı. Ancak şunu unutmamız gerekir ki ne söylerse söylesin mutlak bir şekilde ve her şekilde her sözüne her demecine kayıtsız şartsız tabi olanlar ve onun söylediklerine inananlar var.Sanırım kendisi de fazlasıyla bunun farkında olup; ona göre eylem planı ve seçim taktiği geliştiriyorlar.

Ancak ana muhalefet de pek başarılı sayılamaz adaylarını seçmekte bir çok hatalar yapıyor bu konuda hem tabanını üzüyor hem de adaylarını ciddi ciddi karşısına alıp adeta kendi ayağına sıkıyor. Mustafa Sarıgül ve Gürsel Tekin gibi… Ve daha diğer adaylar gibi.

Ancak bu yerel seçimler seçimlerden de öte arenaya dönüşmüş gibi.Kazanan gladyatörler yaşıyacak kaybedenler hayatlarını da kaybedecekler havasında geçiyor.

İtifaklara gelince kimler kiminle itifak kurarsa kursun ne tür kararlar alırlarsa alsınlar inanıyorum ki milli iradenin beyni kiralık veyahut satılık değildir. Mutlaka hür iradesiyle oy’unu kullanacak ve entersan alicengiz oyunlarını bozacak süprizler olabilir. Olur deyip kesin iddia etmiyorum ama bekliyorum.Seçmenin siciline bakıldığında geçmişte en az Ak Parti gibi şanlı şatafatlı durumda olan DYP ve Anap gibi partileri sandığa gömen ve tarihin mahzenine ebedi gömen bir seçmen profili var. Bu realiteyi de unutmamak gerekir.

Seçimin bir çok süprizlere gebe olabileceğini ve neler doğuracağını gerçekten merak ediyorum bekleyip göreceğiz.

Göreceksiniz bir çok ihtimal masada ve milli iradenin seçme seçeneği var bunu siyasilerde bilmeli mutlaka bilmeli bilip de bilmezden gelmeleri, görüp de görmezden gelmeleri onları hayal kırıklığına uğratabilir ihtimalini de yazmadan geçemiyorum.

Her şeye rağmen bu bir yerel seçimdir ülkemizin beka sorunu değildir. Kamplaşmanın kutuplaşmanın da pek yarar sağlamayacağı görüşündeyim. Nihayetinde bu bir yerel seçimdir. Roma arenası hiç değildir. Sahte kahramanlık senaryoları yazmanın da ülkemize ve milletimize hiç bir yararı yok. Eğer bekadan söz edilecekse gerçekten bazı siyasilerin ve partilerinin bekası olabilir bunu da seçmen belirleyecek. Seçmenin de seçeneğine ve kararına saygı duyulmalı.

"Aldatıyorum diyenler aslında aldananlardır" cümlesiyle bitiriyorum.