Bahadır Sügür

Bahadır Sügür

Enayi yerine koymayın!

Çatalca ile ilgili o kadar çok vaatte bulunuluyor ki, nutkumuz tutuluyor. Ama daha birisi ortaya çıkmadan bir diğeri gelince, öndeki gerçekleşmeyen vaadi hemen unutuyoruz.
Sırası ile başlayalım isterseniz...

2009: Ziraat Fakültesi
Dönemin rektör ve rektör yardımcıları ile İstanbul Üniversitesi'nde yapılan görüşmeler. Daha sonra Enstitü... Aradan geçen neredeyse 10 yıl! Ortada ne enstitü var ne bir fakülte! Hatta meslek yüksek okulumuz bile yok.

Tapusuz mahallelere tapu
2002'den beri verilecek ama, yine yok ortada! Referandum öncesinde yasa çıktı! Ama ortada hala tapusuz köylerin tapuları yok!

Biyomedikal Meslek Lisesi!
Türkiye'de bir ilk idi. Temeli atılırken sanki Çatalca'nın bir nevi ekonomik kurtuluşunu ilan etmişti birileri! Lakin ortada ne Sağlık Vadisi var ne de Biyomedikal Meslek Lisesi...
90 dönüm arazi hiç edildi desek yeridir. Şu üniversite gelecek, bu okul olacak, falanca olacak derken, çürüyüp giden, camı çerçevesi çalınan, her türlü pis işlere müsait bir bina kaldı ortada!
Ne olacağı konusunda kesin olarak tek bir açıklama yok! Buraya devlet erkanı temel attı, buraya AK Parti İlçe Başkanı, Belediye Başkanı, iş adamları ve siyasiler temel attı, lakin hiçbirisinden tek bir açıklama yok. Ne olacak bu okul? Biz soralım da onlar bir yerlerde muhakkak cevap verir.

Meydan projesi!
Çatalca Cumhuriyet Meydanı'nın yeni hali ile ilgili afişler asıldı referandumda... Cumhuriyet Meydanı'nda her bir noktaya asılmıştı bu afişler ve pankartlar! 'Çatalcamıza hayırlı olsun' diyordu cümlelerinde AK Parti Çatalca İlçe Başkanı Selim Güçbilmez...

Sosyal Tesis!
Çatalca Belediyesi'nin sosyal tesis anlayışı Kaleiçi Mahallesi'nde bulunan basket sahasından öte gitmedi zaten. Çatalca Belediyesi'ne İsmail İp döneminde 29 yıllığına Orman İşletme Müdürlüğü'nden tahsislendirilen Mareşal Fevzi Çakmak Mesire Alanı, Çatalca Belediye Başkanı Cem Kara zamanında Orman İşletme Müdürlüğü'nce geri alınmış ve alanın İBB'ye tahsis edildiği, İBB'nin de ilçemize bir sosyal tesis kazandıracağı ilan edilmişti. Yine referandum öncesi pankartlar, afişler meydanları süsledi. Ve Güçbilmez "Çatalca'ya sosyal tesis kazandırıyoruz" diye bas bas bağırıyordu.

Peki sonuç? Elde var kocaman bir "0" (sıfır)!
Yeni bir kültür merkezi, yeni bir sanayi sitesi, yeni otopark, piknik koordinasyon merkezi, hobi bahçeleri, Atatürk Parkı'nın hemen altındaki belediye dükkanlarını yıkıp yerine devasa tesis...
Kent Müzesi, Safranbolu, Beypazarı Modeli Kaleiçi Mahallesi!
Çarşı içinde tüm yolların yenilenmesi, ancak asfalt üzerine parke yama ya da parkenin üzerine asfalt yamalama...
Aslına bakarsanız, bunun gibi daha çok yazacak şeyler var tabi.
Hem iktidar, hem muhalefet bizi hep enayi yerine koyuyor ama birisini daha çözemeden öbürünü söyleyince, haliyle hepimiz eski yalanı unutuyoruz.
Cevdet Barın Bulvarı'nın düzenlenmesi vardı bir de değil mi?
Çeşmelerin restorasyonlarını hele hiç söylemiyorum. Becerilemeyen, yarım bırakılan çeşmeler varken, Restorasyonu yeni başlayan Topuklu Çeşmesi'nin de akıbetinin aynı olmasından korkuyorum.
Olası bir erken yerel seçim olursa eğer ki, zaten en çok konuşulan konu bu şu an için, Çatalca'da hem CHP'li Çatalca Belediyesi'nin, hem İBB'nin ne yazık ki elle tutulur hizmetinden bahsedemeyeceğiz.
9 sene gibi geçen bir zamanda bu ilçeye ne yapılmış elle tutulur? Bunu sorgulayın arkadaşlar. KİPTAŞ yapıldı sahi değil mi? Çatalca halkından apar topak kaçırılan "15 yıllık sorunu çözdük" denilerek başı göklere erenlerin daha sonra "Benim hiçbir günahım yok" diyerek bir önceki dönemlere suç attığı ama bana göre üç dönem belediye başkanlarının da Çatalca halkının hakkının vebalini taşıdığı KİPTAŞ! Çatalca'nın geleceğini olumsuz etkiyecek olan o KİPTAŞ! İBB'nin Çatalca'ya bana göre en büyük hizmetidir. Bundan daha büyük hizmet olur mu? En az 10 bin nüfus! Ama içinde 150 tane bile daireye sahip olamayan Çatalca halkı! Birileri diyor ki "Benim siyasi kaygım yok"
Bizim de siyasi değil kaygılarımız... Bir anda, bir günde gelecek olan 10 bin nüfus aslında kaygımız. Çatalca'daki tüm dengeleri altüst edecek bir anlık nüfus.
Anlatamazsınız tabi ki!
İddia ediyorum, makamlarından kalktıktan sonra Çatalca'nın hiç bir metre karesinde göremeyeceğimiz kişilerce kandırılıyoruz. Enayi yerine konuluyoruz. Ve konulmaya devam edeceğiz.
Ne zamana kadar?
Küçük düşünüp, küçük düşünenleri seçmeyi bıraktığımız zaman.
Çatalca gelecektir!
Gelecek Çatalca'da! Ya bu Çatalca'yı koruyarak geliştirmek için beyinleri çalıştıracağız. Yada bir gün tepeden inme birileri gelecek, bu ilçede yaşayanların tasvip etmediği şekilde bu ilçeyi geliştirecek.
Bizler de aval aval bakacağız. Neden? Küçük düşünüp, dar çerçeveden baktığımız için.
Aslında dedim ya yazacak çok şey var. Kişisel egolar çok yüksek. Toplumsal düşünen idareci yok. Bireysel hizmetler ve bireysel düşünceler ile bu ilçe bir arpa boyu yol almayı bırak her geçen gün 10 adım geri gider.
Eski tabir ile köylere, yani mahallelere bir bakın! Hangi mahallede kaç nüfus kalmış? Hiç bir şey yapamıyorsanız, Binkılıç'tan, Yalıköy'den gelen otobüslere bakın... Onu da beceremiyorsanız, mahallelere kahvehanelere çıkın akşamları.
Ne demek istediğimi anlamak çok zor değil. Yeter ki halk gibi olun. Halka inin! Bu ilçe insanı hayatından ve onu yönetenlerden memnun mu değil mi, mutlu mu değil mi anlarsınız.
Ve Çatalca'nın bu aralar en fazla yükselen sesi "Enayi yerine konuluyoruz."
En ücra mahallesinden başlayın hem de! Dua etsin ki bu ilçe insanı ideolojik siyasetten nasipli. Yoksa kim gelirse gelsin kovacak hale gelmiş mahallesinden.
Kimse mutlu değil halinden!
Ya verdiğiniz sözleri tutun ya da yapamayacağınız işlerin sözlerini vermeyin!
 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Bahadır Sügür Arşivi