İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu geride bıraktığımız haftasonunu yine Anadolu'da geçirdi. Malatya, Elazığ ve Diyarbakır'daki ziyaretleri halk buluşmasına dönüşen İmamoğlu'nun bu tutum ve davranışları Cumhuriyet Halk Partisi'nin üst yönetimi tarafından pek hoş karşılanmıyor.

İyi de bu kimin umrunda?

Sonuçta CHP üst yönetimleri gelip geçici fakat bazı isim ve karakterler daha uzun süre kalıcı.

Halka rağmen halkın istemediği hiçbir şey

gerçekleşmez.

Hele hele Cumhuriyet Halk Partisi gibi, bu ülkenin çimentosu olan, cumhuriyetin teminatı olan, Türkiye'nin aydınlık yüzünün en sağlam garantörü olan - siyasi parti demek istemiyorum – kurumlarında bu durum çok hızlı ve etkin işler.

Kılıçdaroğlu oraya nasıl geldi?

İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun ilk genel seçimde aday olmaması veya yapılmaması sadece kişisel olarak İmamoğlu'na yapılacak bir engelleme olarak kalmayacak, son yirmi yılın iktidarının tamam mı devam mı kararının verilmesine de sebep olacaktır.

Zira yapılan kamuoyu anketleri bir yana şöyle sokağa bakalım, kafamızı kaldıralım, etrafımızdaki 3 – 5 kişiye soralım.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın karşısında en güçlü aday olarak kimi görüyorsunuz?

Diye soralım.

Yüz kişiden en az 80-90 kişinin Ekrem İmamoğlu ismini vereceğini görürüz.

Peki başta CHP'nin sonra Millet İttifakı'nın cumhurbaşkanı adayını belirleme noktasında en etkin isim kimdir?

CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu değil mi?

İşte o Kılıçdaroğlu CHP'nin başına nasıl geldi diye bir soru sorsam.

Deniz Baykal'a operasyon çekilince o zaman Baykal'ın yerine gelecek en popüler isim Kemal Kılıçdaroğlu idi ve istememesine rağmen CHP Genel Başkanı koltuğuna getirildi o günlerde de çok az isim bu duruma itiraz etti.

Akşener artı İmamoğlu eşittir yüzde 40

He ne kadar İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener geçtiğimiz günlerde 'Ben başbakan adayıyım. Cumhurbaşkanı adayı simgesel isim olmalı' diye açıklama yapmış olsa da.
Akşener'in de Ekrem İmamoğlu'na sıcak baktığı herkesce bilinmekte.
Hatta şu kadarını söyleyeyim yapılan önemli bir kamuoyu araştırmasında Ekrem İmamoğlu'nun parti dışı tamamen kişisel karşılığı yüzde 25 rakamına ulaştı.

İYİ Parti'ye de yüzde 15 verirsek bu demek oluyor ki İYİ Parti - Meral Akşener artı Ekrem İmamoğlu eşittir yüzde 40 demek.

Bu ortamda kimin elinde bu rakam var?

Hiçbir kimsenin.

Erdoğan ve Bahçeli aynı rakama ulaşmıyor.
Kılıçdaroğlu'nun elinden CHP'yi alın karşılığı yüzde 1 bile değil.

Ortada küçümsenmeyecek bir destek var İmamoğlu'na.
Bütün bunları yok sayarak CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nun hala ben adayım demesi çok fazla inandırıcı gelmiyor insanlara.

İmamoğlu'nu engellemeye kalkarlarsa, tıpkı 2019 Haziran seçimleri gibi en çok da İmamoğlu'na yazar...

Şimdi diyeceksiniz daha önce Mustafa Sarıgüller, Muharrem İnceler de çok popülerdi.

Kamuoyu destekleri vardı fakat silindi gittiler.

Haklısınız.
Şayet Sarıgül'e, İnce'ye zamanında hak tanınsaydı şimdi ortam çok daha farklı olabilirdi.

Üstelik inanın bana bu isimlerin hiçbirisinde bu kadar popülarite yoktu.

Halk nezdinde bu denli samimi bir karşılıkları yoktu.

Ve şayet İmamoğlu'na bu seçimde hak tanınmaz ise diğerleri gibi zaman geçtikçe O da halk karşılığında zayıflayabilir.

Sarıgül ile o ilk TDH'yi kurduğunda ve CHP Genel Başkan Adayı olduğunda çok yurt gezisine çıktım, yarısı gerçek yarısı sanal bir popülarite vardı ortada.

Şimdi Ekrem İmamoğlu ile zaman zaman halkın arasında karşılaşıyorum.
İnanın bana ortada öyle planlı, programlı, kurgulu, organize bir durum olmadan İmamoğlu'nun popülaritesi, halka umut vaad etmesi, yeni Türkiye'nin yeni lideri imajı çizmesi, bir anda binleri bir araya getiriyor.

Ve bu durumu şayet olur da, CHP başta olmak üzere 'Millet İttifakı' bloğu önümüzdeki seçimlerde görmezden gelecek olurlarsa, İmamoğlu'nu engellemeye kalkarlarsa, bu popülarite tıpkı 2019 Haziran seçimleri gibi en çok da Ekrem İmamoğlu'na yazar...