Sanatçıların çarkı dönmedi

Sanatçıların çarkı dönmedi
Tiyatrocuların yaşadıkları zorlukları anlatan Esenyurt Alternetif Kültür Sanat Derneği Sanat Yönetmeni Ali Yıldırım, “Birçok sanatçı arkadaşımız pandemi döneminde çarkını döndüremedi. Kimisi kostümünü, kimisi müzik aletini sattı. Sanatçı insan işlevsel ve duygusaldır. Her şeyi çok derin yaşar. Bazı sanatçı arkadaşlarımız bu duruma katlanamadı ve intihar ettiler” diyerek belirtti

Pandemi süreciyle birlikte Türkiye’de tiyatronun da ışığı söndü. Her şeyin bir anda durmasıyla birlikte tiyatrolar da durdu ve sahneler kapandı. Bu zorlu süreci, ömrünün yarısını tiyatroya adamış olan Esenyurt Alternetif Kültür Sanat Derneği, Sanat Yönetmeni Ali Yıldırım ile konuştuk. ESAS-DER hakkında bilgi veren Ali Yıldırım şunları söyledi; “ Esenyurt’ta iki yıl önce kuruldu. Esenyurt İstanbul’un en büyük ve en kalabalık ilçesi. Yaşadığımız ilçenin sorunlarını sanat ve kültürle yaymak adına bu derneği kurduk. Farklı kültürlerin bir arada yaşaması için insanların sanata ihtiyacı var. Gençlerin uğraşabileceği bir ilgi alanları yok. Kötü alanlara yönelmemeleri için kültür sanatla birleştirmek istiyoruz. Dertlerini ve sıkıntılarını bu yol ile daha kolay bir şekilde aktarabileceklerdir. Bu kadar kalabalık bir ilçe olmasına rağmen insanlar yalnız yaşıyor. Dertlerimizi bir arada çözmek için bu merkeze odaklandık. Atölyelerimiz; tiyatro, resim, gitar, keman, bağlama, üflemeli çalgılar, fotoğraf, kısa film, halk oyunları, meddahlık atölyesi, vurmalı başlığı altında eğitimler veriyoruz. Çocuklar için hayal gücü atölyelerimiz mevcuttur. Bunlar; deney, drama ve resim olarak üç bölümden oluşuyor. Pandemiden önce oyunlarımızı belediyenin sahnesinde ve farklı sahnelerde sergileme şansımız oldu” dedi.


Tiyatrocular borçlu

Pandemi süreci boyunca hiçbir belediyeden destek alamadıklarını söyleyen Yıldırım şu şekilde devam ettti, “Pandemi sürecini çok zor geçirdik ve o zorluklar şuanda devam ediyor. Pandemiden dolayı geçen yıl sergilenecek olan üç oyunumuz iptal edildi. Bir yıldır ekonomik olarak bir faaliyetimiz yok. Bankadan kredi çekip bir daha bankaya aldığımız krediyi yatırıyoruz. Günden güne aldığımız kredi sayısı artıyor. Bu bizimle birlikte bütün insanların sorunu haline geldi. Tiyatroyla evine bakan, ömrünü tiyatroya adamış kimseler şuanda evine bir parça ekmek götürmek için farklı alanlara yönelmek zorunda kaldılar. Bir tiyatro emekçisinin konveksiyonda çalıştığının düşünün. Birçok sanatçı arkadaşımız bu süreçte çarkını döndüremedi. Kimisi kostümünü, kimisi müzik aletini sattı. Sanatçı insan işlevsel ve duygusaldır. Her şeyi çok derin yaşar. Bazı sanatçı arkadaşlarımız bu duruma katlanamadı ve intihar ettiler. Tiyatronun özünde direniş ve umut vardır. Biz inatla tiyatro yapmaya devam edeceğiz. İnsanların umudunu ayakta tutmak zorundayız. Önümüzdeki süreçte Esenyurt Belediyesi’nin tiyatroya küçük bir desteği olacaktır. Diğer yakın ilçe belediyelerimizle de konuştuk fakat hiçbir dönüş yapmadılar. Yereldeki sanat merkezlerinin kapatılmaması için ilçe belediyelerden ekonomik destek istedik. Şuana kadar hiçbir destek alamadık” sözleriyle belirtti.


Sanat danışma kurulu kurulmalıdır

Pandemi sürecinde tiyatro sanatçılarının bu zorlukları yaşamaması için ne gibi çözümler üretilmelidir sorusunu yönelttiğimizde ise, “Bunların yaşanmaması için, bu bölgelerde sanatın yaşayabilmesi için sanatın öncülüğünü yapan kişilerden bir danışma kurulu oluşturulması lazım. Bu danışma kurulunun tiyatronun her dalını kapsayacak şekilde olması gerekiyor. Bu kurul buradaki sanatsal faaliyetleri ekonomik kaygısı olmadan düşünüp geliştirilmesi için alan yaratılması lazım. Ben tek başıma kalıp karnımı nasıl doyuracağım diye düşünürsem bu şekilde ben sanat üretemem. Sanat böyle bir şey değildir. Belediyelerin bu zor zamanda sanatçıların nasıl ayakta kalmaları konusunda desteklemeleri lazım. Kafa yorup proje geliştirmeleri gerekiyor. Esenyurt Belediyesi’ne önümüzdeki yaz sürecinde futbol sahalarında program yapalım diye teklif sunduk. Bu şekilde insanları sanatla birleştirebiliriz. İnsanı sanat değiştirir. Esenyurt’un ve birçok ilçenin sıkıntılarını değiştirmenin başka yolu yok. Yaklaşık üç aydır üzerinde çalışmış olduğumuz Filistin’deki direnişi anlatan tiyatro oyunumuz Sumud’un sergilenmesini heyecanla bekliyoruz. Sumud, her şeye karşı direnmek demektir. Sanatlı yol, umutlu yoldur. Biz kaybettiğimiz umuda doğru bir yola çıktık. Umudumuzu paylaşmak için, yarına bir söz bırakmak için, yürekleri birbirine benzeyen herkesi yolumuza yoldaş olmaya davet ediyoruz.” ifadelerini kullandı.

ZEHRA ÇELİK

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.