Güle Güle Cem Hoca...

Aslında fazla erken tanışmadım Cem Kara ile.

Sene 2009.

10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü ben de o zaman gazetemizin eski adı HABERDAR'ın Büyükçekmece'de merkez ofisini açıyorum.

Güzel bir açılış töreni oldu.

Meral Akşener.

Gürsel Tekin.

Ekrem İmamoğlu.

Metin Külünk.

Selami Değirmenci.

Özcan Işıklar.

Hasan Akgün.

Yusuf Uzun.

Vehbi Orakçı.

Velittin Küçük.

Necmi Kadıoğlu.

Gürbüz Çapan cezaevinde olduğu için Çetin Çapan O'nu temsil etti.

Aklınıza İstanbul Üçüncü Bölge denince siyaset dünyasından ne kadar aktör varsa bu açılıştaydı.

Bölge ilçelerinin tüm siyasi aktörlerini tanıdığım için Çatalca grubuna bir baktım (o Fotoğraf yanda) Eski Çatalca Belediye Başkanı Fırat Aykut, 2009'daki Başkan İsmail İp, bir de yanlarında genç ve yakışıklı bir o kadar da mütavazi bir beyefendi var.

Diğer başkanları selamladıktan sonra sen kimdin dedim.

Benim ara ara tanıdıklara yaptığım espri şeklinde seslenişimler.

Karşıdaki ses şunu dedi:

- Ben Cem Kara Sayın Mert. Cumhuriyet Halk Partisi Çatalca Belediye Başkan Aday adayıyım.

cem kara


 

Bu sesleniş o kadar hoşuma gitti ki.

Hemen tamam o zaman buyurun bir fotoğraf çekilelim.

Çatalca'nın eski şimdiki ve gelecekteki belediye başkanı ile bir arada bir poz vereyim.


İşte o günden sonra biz Cem Kara ile adeta yıldırım dostu olduk.

(Ne yani yıldırım aşkı olur da yıldırım dostu neden olmasın)

2009 yerel seçimlerinde Cem Kara'ya destek verdik.

El verdik.

Ara ara fikrimizi paylaştık.

Cem Kara seçimleri kazandı ve bende Çatalca Belediyesi Basın Bürosuna güvenilir bir isim istedi.

O zaman gazetemizin Çatalca Temsilcisi Savaş Atak ile uyumlu ve güzel bir ekip çalışmamız olmasına rağmen aklıma Savaş'tan başka kimse gelmedi.

Ve Savaş yedi sene Cem Kara ile birlikte çalıştı.


Daha sonraları artık benim gazetecilik meslek hayatım boyunca uyum içerisinde en sık görüştüğüm belediye başkanı oldu Cem Başkan.


Derken bu diyalogtan dolayı Çatalca'ya daha çok katkımız oldu.

Cem Kara'nın belediye başkanlığı kazandığı döneminde Çatalca'nın en büyük sorunu olan imar sorununu hep birlikte masaya yatırdık.

O zaman İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş bir türlü Cem Kara ile görüşmüyor.

O yüzden lütfen bu parantesimi maruz görün; İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu seçilir seçilmez İstanbul'daki partili partisiz tüm ilçe belediye başkanlarını ziyaret etmesi çok önemli ve doğru bir karardı.

cem kara


 

Sonraları Çatalca'ya her gittiğimde gördüm ki Cem Kara bir belediye başkanından öte eğitimci, öğrencilerin, gençlerin, velilerin, ailelerin tanıdığı ve sevdiği bir öğretmendi.

On yıl belediye başkanlığı yaptı ama siyaset adamlığı eğitimciliğinin önüne hiçbir zaman geçmedi.

Tabi Cem Kara'nın bu özelliği belediye başkanlığına da yansıyarak Çatalca halkı ile uyum içerisinde iyi bir yönetim anlayışı sergilendi.


Derken ne yazık ki 2018 Nisan ayında Cem Kara çağın vebalarından kanser hastalığına yakalandı.

O günlerde cep telefonuma bir mesaj düştü.

Cem Kara'nın yakın koruması ve şoförü Ferruh höngür höngür ağlayarak bir sesli mesaj bırakmıştı.

Cem başkan ölüyor Mehmet Abi diyerek lanet hastalığın soğuk yüzünü hissetmişti Ferruh.

İlk günlerde bir kaç gün haberleştirmedik olayı.

Cem Başkan o günlerde vücudunun sağ tarafını kullanamıyordu.

Sonra Acıbadem Hastahanesi'nde Cem Başkanı ziyarete gittim ve odasında biraz konuşarak bazı gerçekleri paylaşmak zorunda kaldım.


'Buradan çıkacağım ve maalesef ben bu durumu haberleştireceğim.

Senin sevenin çok.

Ziyaretine gelmek isteyen var.

Ne olduğunu bilmek isteyen var.

yardımcı olmak isteyen var.'

Dedim.

İşte o konuşmadan sonra ilk haberi yaptım ve bir anda Maslak Acıbadem Cem Kara sevenlerinin hışmına uğradı.


CHP genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu bizzat ziyaret ederek hastane yönetimine ne gerekiyorsa yapın talimatı verdi.

Yaklaşık 15 günlük bir tedavi sürecinden sonra Cem Kara adeta yeniden doğdu.

İlaçlar müthiş karşılık göstermişti ve doktorlar gördükleri durum karşısında şaşkındı.

Kanser tedavisi için kullanılan kemoterapi ilaçları daha önce hiçbir hastaya bu kadar etki etmemişti.

Cem Kara'da bu durumdan müthiş memnun ve umutluydu.


Ve 2019 yerel seçimleri geldi.

Aday adaylığı süreci.

Cem başkanla her zamanki gibi makamında sohbet ediyoruz.

Bir ara Cem hocayı cam kenarına davet ettim.


'Bak sevgili başkan bu pencereden önümüzdeki sokağa.

Bu sokaktan daha önce kimler geldi kimler geçti.

Biz bu dünyadan göçüp gittikten sonra yine o geliş gidiş devam edecek ve bu kaldırımlar üzerinde yürüyen yüzler değişecek sadece.

Ancak amaçlar pek değişmeyecek.

Kimi buradan geçerken yeni belediye başkanı olmayı amaçlayarak.

Kimi belediyede çalışmayı.

Kimi belediyeden iş almayı, ihale almayı.

Kimi ise bu binadaki dostlarına selam verip yaşamın renkli tatlarından keyif almayı amaçlayacak.

Senden rica ediyorum. Bu süreçte iyi düşün.

Bak ciddi bir hastalıkla savaşıyorsun.

10 yıl Çatalca'ya iyi kötü hizmet ettin.

Senden önce de birileri hizmet etti.

Sonra da hizmet edecek.

Ama beni dinlersen aday adayı olma.

Zaten sen değilmiydin ilk yıllarda belediye başkanı olduğunda bu işin 5 yılı az 10 yılı fazla yani bir dönemi az iki dönemi fazla diyen.

Bak işte hazır önünde ciddi bir sağlık sorunu da varken gel aday olma.


Cem Başkan bu konuşmama biraz da bozularak;

'Sayın Mert (İnanın 10 yıl boyunca bana hep böyle seslenirdi) elimde ciddi anket var.

Ben aday olmaz isem seçimi kaybediyoruz.

Partimize oy verenlerin yüzde 80'i yeniden beni aday görmek istiyor.

Diğer adaylardan yüzde 5 oy alan yok.

Şayet aday olmaz isem partim seçimleri kaybeder o zaman da ben zaten üzüntüden hastalığa yenilirim' dedi.


Parti üst düzey yöneticileri ile konuyu değerlendirdik.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu da Cem Başkana ayrı bir değer verirdi.

Çatalca'ya geldiğinde müthiş mutlu olurdu.

Hele hele bir festival konuşmasında; 'İşte Çatalcalılar, Cumhuriyet Halk Partili belediye başkanı profiline en uygun kişi Sayın Cem Kara'dır.

Halka dokunan.

Ranta engel olan.

Gençlerle iyi diyalog kuran.

Başkan olduğu belediyenin çıkarlarını namusu bilen bir belediye başkanı...'

Diye seslenerek adeta Cem Kara'yı Türkiye genelinde örnek bir belediye başkanı olarak göstermek istiyordu.

İşte o genel başkan şayet Cem Kara kendi isteği ile aday adaylıktan çekilmediği sürece onu aday yapmamazlık edemezdi.


İBB Belediye Başkan Adayı Ekrem İmamoğlu'na sordum konuyu.

O da bana;

'Çok hassas durum.

Burada seçim kazanmaktan ziyade partili bir belediye başkanımızın sağlığı daha önemli.

Ve hayat o arkadaşımızın hayatı.

O ne isterse uymak durumundayız.

Aksi kararımız kendisini daha derin üzüntülere gömebilir' dedi.


Bütün bu gelişmelerin ardından partisinin adayı olmasına rağmen hastalığından dolayı halkın çok karşısına çıkamadı Cem Kara.

Ve 2019 yerel seçimlerini Cumhuriyet Halk Partisi kaybetti.

Bu durumdan sonra Çatalca Cumhuriyet Halk Partisi gönüllüleri ikiye bölündü.

Cem Kara'yı destekleyenler 'Partililerimiz oy vermedi. Çalışmadı. Ak Parti adayına oy verdiler. O yüzden kaybettik' derken.

Cem Kara'nın aday olmasına karşı çıkanlar ise 'Şayet Cem Kara hasta olmasaydı daha az oy alacaktık. Oy verenlerin çoğu vefasından dolayı verdi. Çünkü cem Kara'nın ilk dönemi başarılı ikinci dönemi çok başarısızdı. Belediyeye hakim olamadı. Ekibinde iş yoktu.

Çatalca çok şey kaybetti'. Diye düşünüyorlardı.


Sonuçta bunlar siyasi tartışmalar.

Ancak bir gerçek vardı ki Eğitimci Cem Kara çok seviliyordu.

Denizli'de görev yapmasından dolayı her Denizli'ye gittiğinde müthiş bir ilgi ile karşılaşıyordu.

Belediye başkanı olduktan sonra Çatalca dışından da gençlerin çok taktirini ve beğenisini kazanıyordu.


Doğrusu yanlışı ile 10 yıllık bir belediye başkanlığı görevini geride bıraktı.

En azından günümüz rantçı siyasetçilerini göz önüne aldığımızda kısa sürede rant elde eden, çevresini ihya eden, eşini dostunu akrabasını belediyeye yerleştiren bir siyaset adamı olmadı.


Ben belediye başkanı olduğum sürece hiçbir yakınım, evladım, akrabam Çatalca'da resmi kurumlarla iş yapamaz dedi.

Kızı İzel'i Ataşehir belediyesine gönderdi.

Oğlu Selçuk'a Çatalca'da iş yapmasını yasaladı.

Eşi Nurhan hanım da zaten emekli öğretmendi.

Diğer belediye başkan eşleri gibi belediyeye pek uğrayan isim olmadı.

Cem Kar'nın hiçbir işine burnunu sokmadı.


Bu dünyadan önce baba Hami Kara iyi bir Cumhuriyet Halk Partili profili ile ayrıldı.

Ardından evlat Cem Kara iyi bir eğitimci, öğretmen, yönetici, belediye başkanı profili ile ayrıldı.

Siyaset yaptığınızda zaten halkın yüzde yüzünü memnun etmeniz çok zor.

Dolayısıyla memnun olmayanların neden memnun olmadıklarına da iyi bakmak gerek.


Bu arada bir sözümüz de Çatalca'nın Cem Kara'dan sonra belediye başkanı koltuğuna oturan Mesut Üner'e olsun.

Mesut Üner Cem Kara'yı bir an yalnız bırakmayarak ve gereken her türlü imkanı kendisine sağlayarak iyi bir siyasetçi görünümü verdi.

Umarız kendisinin u tutumu başkanlığı boyunca değişmez.


İşte böyle.

Yaşam dediğiniz kimine kelebek misali bir an, kimine bir başka hayat misali bir asır.

Doğarsınız, yaşarsınız ve ölürsünüz.

Kimse ölümsüz değil.

Umarız bizlerin arkasından da öldükten sonra iyi şeyler konuşacak eylemler yaşarız.

Cem Kara 10 yıl belediye başkanlığı yapmasına rağmen arkasından kara leke bıkarkadan, çok fazla kırmadan, dökmeden, bu dünyaya veda etti.


Başta eşi Nurhan hoca, oğlu Selçuk, kızı İzel olmak üzere, ailesine, sevenlerine, Çatalca halkına, Cumhuriyet Halk Parti teşkilatına başsağlığı diliyorum.

Mekanın cennet olsun Cem Hoca.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Mehmet Mert Arşivi