Ahmet Davutoğlu yeniden genel başkan seçildi

Ahmet Davutoğlu yeniden genel başkan seçildi
Gelecek Partisi Ankara’da 1. Oloğan Kongresi’ni gerçekleştirdi. Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, 829 delegenin oyuyla yeniden genel başkan seçildi. Muhalefetin korktuğunu belirten Davutoğlu, "Halktan yani sizden korkuyorlar. Çevrelerinde yüzlerce koruma, izole hayatlar yaşıyorlar" dedi

Gelecek Partisi’nin 1. Oloğan Kongresi Ankara’da gerçekleştirildi. Kongrede konuşan Ahmet Davutoğlu gündeme ilişkin çarpıcı açıklamalarda bulundu. Konuşmasına İzmir'de yaşanan depremin ardından hayatını kaybeden vatandaşlarımıza başsağlığı dileyerek başlayan Davutoğlu, "Her şeyden önce ufuk şehrimiz güzel İzmir'imizde depremde hayatlarını kaybeden vatandaşlarımıza rahmet, yaralılara acil şifalar diliyorum. Enkaz altında bulunan vatandaşlarımıza sağ salim ulaşma niyazında bulunuyorum. Partimizden bir heyet, depremim olduğu gün İzmir e gidip gerekli incelemelerde bulundu. Deprem felaketinden etkilenen bütün illerimize ve komşumuz Yunanistan'a da geçmiş olsun dileklerimi tekrar ediyorum" dedi.


İktidar korkuyor

İktidar partisinin artık halktan korktuğunu ifade eden Davutoğlu, "İktidar korkuyor. Muhalif gazetecilerin karşısına çıkmaktan korkuyorlar. Gerçek soruları cevaplama cesaretleri yok. Muhalefet partilerinden korkuyorlar. Muhalefet liderleri ile konuşmaktan, karşı karşıya gelmekten korkuyorlar, çünkü verecekleri cevap yok. En kötüsü halktan yani sizden korkuyorlar. Çevrelerinde yüzlerce koruma, izole hayatlar yaşıyorlar. İnsana, gerçeğe, sokağa değmeden yaşanan bir rüya içindeler. Ve bu rüyadan uyanmak istemiyorlar. İktidarın rüyası artık vatandaşın kabusudur" ifadelerini kullandı.


3 büyük kriz var

Türkiye'nin üç büyük kriz yaşadığını vurgulayan Davutoğlu, "Bu krizlerin birincisi işçinin, köylünün, memurun, işverenin, kadınların, gençlerin, emeklilerin ve milyonlarca işsiz kardeşlerimizin iliklerine kadar hissettikleri ekonomik krizdir. Bu krizlerin ikincisi bütün siyasal hayatımızı, devletin karar alma kabiliyetini, kurumların işlemesini, yargının çalışmasını, yasamanın işini yapmasını felç etmiş olan siyasal krizdir. Bu iki krizin, yani ekonomik ve siyasi krizin yanında baş etmemiz gereken bir üçüncü krizimiz daha var. Bu kriz ekonomik krizden de siyasi krizden de daha büyüktür. Bugün Türkiye'nin en büyük krizi yönetme kabiliyetini, karar alma iradesini kaybetmiş ve paralel bir evrende yaşayan bu iktidardır" açıklamasında bulundu.


Bu sistem kriz üretir

Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemine ilişkin de eleştirilerde bulunan Davutoğlu, "Açıkça söylüyorum buradan: Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi var olduğu sürece bu iktidarın ülkeyi yönetmesi, ekonomiyi yönetmesi, dış işlerini yönetmesi, sağlığı ve eğitimi yönetmesi mümkün değildir. Çünkü Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi liyakatsizliği, keyfiliği ve dolayısıyla düpedüz akılsızlığı ve yozlaşmayı kurumsal hale getirmiştir. İstedikleri kararı alsınlar, istedikleri kişiyi istedikleri yere atasınlar. Bu sistem var oldukça krizden başka bir şey üretemez, üretmesi söz konusu olamaz. Çünkü bu sistemin tabii yan etkisi demokrasiden rahatsız olmalarıdır. Çünkü bu sistemin tabii yan etkisi hukuktan rahatsız olmalarıdır. Çünkü bu sistemin tabii yan etkisi şeffaflıktan rahatsız olmalarıdır. Çünkü bu sistemin tabii yan etkisi çok seslilikten, ifade hürriyetinden, huzurdan, haktan ve hürriyetten rahatsız olmasıdır. Bu müsrif iktidarın elinde şimdi de milletimizin yarınlarının karartılması tehlikesi vardır" dedi.


KAMUOYUMUZLA PAYLAŞACAĞIZ

Gelecek Partisi olarak Tam Demokratik Parlamenter Sistem'den yana olduklarını dile getiren Davutoğlu, konuşmasını şöyle sürdürdü: Maalesef 2020 senesinde, Cumhuriyetimizin 97. Senesinde hala bir hükümet sistemi tartışması yapıyor olmak istemezdik. Ancak ne yazık ki getirildiğimiz nokta budur. Öncelikle bu, ucube, Cumhurbaşkanlığı sistemi denilen, en az iki görünen ve çok sayıda görünmeyen çok ortaklı vesayet rejimine son verilmesi gerekiyor. Biz, Gelecek Partisi olarak Tam Demokratik Güçlendirilmiş Parlamenter sistem hazırlıklarımızı aylardır sürdürüyoruz. Bu konuda bugün partimize katılan anayasa hukuku çalışmalarının öncü ismi sayın Prof. Dr. Serap Yazıcı Hanımefendi'nim koordinasyonunda akademisyenlerimizin, hukukçularımızın ve siyasi tecrübeye sahip arkadaşlarımızın oluşturduğu bir heyet yazım çalışmalarını nihai bir aşamaya getirdi. Demokrasimizi kalıcı şekilde kurumsallaştırarak ülkemizi gelecek asırlara taşıyacağına inandığımız tam demokratik güçlendirilmiş parlamenter sistem modelimizi 9 Kasım Pazartesi günü kamuoyumuz ile paylaşacağız. Konuşmanın ardından geçilen oylamada Davutoğlu, 829 delegenin oyuyla yeniden başkan seçildi.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.