Ali Tarakcı: Özdağ, CNN'deki açıklamaları hırsından ve fezleke korkusundan dolayı yaptı!

Ali Tarakcı: Özdağ, CNN'deki açıklamaları hırsından ve fezleke korkusundan dolayı yaptı!
Gazeteci Ali Tarakcı, Şarkul Avsat için kaleme aldığı yazısında, "İYİ Parti operasyonu, MHP içerisinde Bahçeli ekibine yönelik iktidar mücadelesinin başladığı gün devletin devam eden bir operasyonudur." ifadelerini kullandı.

Tarakcı'nın "Özdağ, CNN'deki açıklamaları hırsından ve fezleke korkusundan dolayı yaptı!" başlıklı yazısı şöyle:


- İYİ Parti operasyonu, MHP içerisinde Bahçeli ekibine yönelik iktidar mücadelesinin başladığı gün devletin devam eden bir operasyonudur.

- İki, bu operasyon İYİ Parti'yi Millet İttifakı'ndan koparma olmuyorsa, itibarsızlaştırma girişimidir.

- Devlet Bahçeli ve Erdoğan'ın İYİ Parti ile olumlu açıklama yapmasına rağmen, bugüne kadar istenilen yanıtların alınamamasının, Özdağ üzerinden yapılmış etkili parti içi operasyondur.

- Ve en önemlisi son kongrede tasfiye edilen isimlerin Özdağ üzerinden parti üst yönetimi ile bir hesaplaşma girişimidir. Ve genel başkanlık hayallerinin olmayacağını görerek, partiyle ilişkilerini koparma girişimidir.

- Ve yine Özdağ ile ilgili TBMM'de bekletilen dokunulmazlığın kaldırılması ile ilgili hazırlanmış fezlekenin meclis gündemine getirilmemesine yönelik, hocanın CNN Türk ve Ahmet Hakan üzerinden yapılmış ön alma çalışmasıdır.


(FETÖ'cü birinin) "Yeğeni olması. Yeğeni olması bir şey ifade etmez. İnsanların kardeşleri yeğenleri şu'cu bu'cu olur. Sorun olmaz" diyen Prof. Dr. Ümit Özdağ, CNN'de ki programda İYİ Parti eski GİK Üyesi, Parti Sözcüsü, İstanbul İl Başkanı Buğra Kavuncu'ya yönelik olarak FETÖ üzerinden neden itibar cellatlığı yaptı?

Tam da Özdağ için TBMM'de dokunulmazlığının kaldırılması gündeme geldiğinde bu açıklamayı yaptı ve programda neden Cumhurbaşkanı Erdoğan'a sevgi ve saygılarını gönderdi?

Özdağ, partisinin il başkanı için itibar cellatlığı ve İYİ Parti'nin FETÖ ile anılmasını kamuoyunda güçlendirmeye yönelik katkıyı tüm kamuoyu yoklamalarında partisinin oyları artarken neden yapmıştır?

Bir genel başkanlık hayalinin artık gerçekleşmeyeceğini gördüğü ve de dokunulmazlığının kaldırılma kaygısı ve korkusunun Özdağ'ın ilkesel olarak karşı çıktığı, parti içi meselelerinin kamuoyu önünde tartışılmasını yok saymasının, TBMM'de Özdağ için dokunulmazlık fezlekesinin gündeme getirilmeyeceğini ve bekletileceğini, tozlu raflara kaldırılacağını şimdiden söyleyebilirim. Amaç hedefine ulaşmıştır.

CNN'e isteyerek ve bilerek çıktı! Davet kendisinden değil bizzat Hakan'dan gelmiştir!

Ahmet Hakan, CNN'de 19 Ekim tarihinde yayımlanan "Tarafsız Bölge" programının YouTube kanalında tanıtım açıklamasında şunları yazıyor:

"İYİ Parti kongresinde ne oldu? İYİ Parti'li küskünler ne istiyor, ne yapacak? Liste krizinin perde arkasında neler var? Partide hangi sorunları yaşadı? İYİ Parti İstanbul Milletvekili Ümit Özdağ partide yaşadığı kırılma anlarını Ahmet Hakan'la Tarafsız Bölge'de anlattı."

Ahmet Hakan programın açılışında Özdağ'ı neden programa davet ettiğini şöyle açıklıyor:

"Neden teke tek Ümit Özdağ ile görüşüyoruz. İYİ Parti'de karışıklık var. Bu konu adam akıllı kamuoyu önünde net bir şekilde konuşulmuyor. Ümit Hoca bana 'bu konuyu konuşmak istiyorum' dedi. 'Tamam, bende bu konuyu merak ediyorum' dedim. Daha önce de Ümit Hoca'ya İYİ Parti içerisindeki gelişmeleri sorduğumda 'Parti içi meselelerin kamuoyu önünde konuşulması çok alışık bir şey değildir. Bana İYİ Parti'yi sormayın. Parti içi konuları kamuoyu önünde konuşan biri değilim' demiştiniz. Neden şimdi Tarafsız Bölge'de parti içi konuların konuşulacağı programı kabul ettiniz?"

Özdağ, Hakan'ın programın açılışında yaptığı konuşmaya yönelik bir katkı yapmıyor. Sadece seyrediyor ve şunları söylüyor:


"Bu konuyla ilgili çok teklif geldi. Konuşmadım. Parti içinde de kimse benimle bu konuyu konuşmuyor. Beni genel başkan davet etmedi. Bende meseleye nasıl baktığımı, kamuoyu ile paylaşmak istedim."

'Özdağ mı talep etti yoksa Ahmet Hakan mı davet etti" sorusunun yanıtını vermeyen Özdağ, geçiştirme yapıyor. Parti içi meseleleri kamuoyu önünde tartışmaya ilkesel olarak karşı çıkan Hoca, kendisiyle kimsenin konuşmadığını, genel başkanı davet etmediğinin belirterek düşüncelerini paylaşmak için CNN'e çıktığını anlatıyor.

Düşüncemi açık açık yazayım. Açılış konuşmasına bakınca programa çıkma talebi Özdağ'dan gelen bir teklif olmadığı, bizzat Ahmet Hakan'dan gelen bir teklif olduğu konuşmalardan anlaşılıyor. Hakan'ın açıklaması tartışmaların nereye yansıyacağı bilinerek önceden ön alınmaya çalışılıyor.

Hakan, Tarafsız Bölge programını teke tek yapan biri değil. Teke tek yapmasının nedeni Özdağ'ın hangi konuyu konuşacağını biliyor olması. Ve kamuoyu algısı da iyi hesaplanmış. İYİ Parti'ye bizzat kurucularından olan Ümit Özdağ üzerinden operasyon çekiliyor. Özdağ'ın açıklamalarıyla Hakan hem habercilik yapıyor, hem de İYİ Parti'ye yönelik yapılmak istenen operasyona büyük katkı sunuyor.


Özdağ, Millet İttifakı'na karşı çıkmış!

Programda Özdağ bilmediğimiz, belki de benim bilmediğim bir konuya açıklık getiriyor. Seçimlerden önce CHP'ye ittifak yapılmaması gerektiğini ve seçimlere tek başlarına katılmalarına yönelik görüş açıkladığını, parti yönetiminde bu konuyu savunduğunu ancak tek başına kaldığını anlatırken, bilerek kamuoyunu yanıltıyor. Diyor ki; "Cumhur İttifakı, Millet İttifakı kurulduktan sonra kuruldu."

Cumhur İttifakı'nın temelleri 16 Nisan referandumundan önce atıldı. Resmen 20 Şubat 2018 tarihinde kuruldu. Millet İttifakı ise 5 Mayıs 2018 tarihinde açıklandı.

Sizce İYİ Parti seçimlere tek başına katılsaydı kime hizmet etmiş olurdu? Ve Özdağ'ın önermesi kimin işine yarardı? Erdoğan'ın ve Bahçeli'nin İYİ Parti ve Akşener ile ilgili açıklamalarına bakınca, İYİ Parti içerisinde kimlerin iktidar kanadı ile görüştüğünü anlamak zor olmuyor!

Özdağ, Altaylı ile neden görüştü ve FETÖ'cü olmadığına neden kefil?

Kamuoyunda İYİ Parti İl Başkanı Buğra Kavuncu ile ilgili FETÖ'den tutuklu bulunan eski MİT'ci Enver Altaylı'nın yeğeni olduğuna dair algı oluşturulmasına yönelik açıklama yapan, Özdağ, "Partinin kurulma aşamasında Enver Altaylı benden randevu aldı. Ben kendisini 4 yaşından beri tanırım. Anneannemin evinde çok sık gördüğüm biriydi. O yıllardan beri tanırım. Daha sonra FETÖ'ye yakın olduğunu biliyorum. Bundan da rahatsızdık. FETÖ'ye yakındı ancak FETÖ'cü olmadığını biliyorum" derken, yargılandığı davada düzenlenen iddianamede hakkında; "FETÖ kurucusu ve yöneticisi olmak", "siyasi ve askeri casusluk" yapmakla suçlanan Altaylı'ya kefil olurken, hakkında düzenlenmiş hiçbir iddianame bulunmayan İl Başkanı Kavuncu'ya kefil olmayarak, açık açık elinde bir bilgi olmadan FETÖ'CÜ suçlaması yapmaktan geri durmuyor? Neden?

Yazının devamı için linke tıklayın 

        

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.