Büyük şeytanın peşindeyim!

Büyük şeytanın peşindeyim!
Şeytani bir planla Tarakcı suikastını gerçekleştiren şebeke üyeleri arasındaki bağlantı, çorap söküğü gibi art arda çözülüyor. Suç şebekesinin, suikastı elden ele havale ettiği satır aralarında tespit edilirken, ilginç ilişkiler de günyüzüne çıkıyor. Saldırıya uğrayan Ali Tarakcı ise "Büyük şeytanın ortaya çıkartılıp yakalanmasını istiyorum" dedi.

Damga Gazetesi İmtiyaz Sahibi Ali Tarakcı'ya gerçekleştirilen suikastın aylar öncesinden kurgulandığı, 300 sayfalık sorgu dosyasının detaylarında ortaya çıktı. Plan doğrultusunda, korkutmaya yönelik "Uyarı mesajlı" silahlı saldırı yapılması emrini veren azmettiriciler, işin, tek el ateşle bitirilmesini istedi. Tetikçinin, olay anında altı el ateş etmesi ve hain saldırının, Tarakcı'nın çocuğunun gözleri önünde gerçekleşmesi kamuoyunda infiale neden olurken, paniğe kapılan azmettiricilerin de aralarındaki bağın deşifre olmaması için ilişkilerini kısa bir süreliğine rafa kaldırdığı bilgisine ulaşıldı.

Elden ele havale
Sorgu dosyasındaki zanlı ifadeleri ve mesajlaşmalar üzerinden yola çıkarak olası şüpheliler hakkında açıklamalarda bulunan Ali Tarakçı, "Adli kontrol şartıyla serbest bırakılan şüphelilerden M.E.'nin evinde yapılan aramada çelik yelek bulunuyor. Çelik yelek, sıradan bir insanın kullanabileceği malzeme olmayacağına göre bu bile ciddi şüphe barındırıyor. Aynı şahsın telefonundan, vurulmamdan üç gün önce, benim hakkımdaki kişisel bilgilere ulaşmak için bir bilgi toplaması yapılıyor. Yine bu şahsın profil fotoğrafının bulunduğu bir hesaptan, beni vuranlara, aracımın ve benim fotoğraflarım gönderiliyor. Ancak bu şahıs şimdi elini kolunu sallayarak geziyor. Bunlar, bir şebeke ve işleri kendi aralarında paylaşarak elden ele havale etmişler" şeklinde eleştirilerde bulundu.

Talimat veren başkan kim?
Tarakçı, tetikçi ve yataklık yapanların cezaevine atılmasıyla bu dosyanın kapatılamayacağının altını çizerek, "Beni vuranları gerekirse affederim, ben, vurduranların peşindeyim" diye konuştu. Azmettiricilere ulaşmanın tek yolunun, sorgu dosyasındaki detayların başlangıç sayılarak genişletilmesinden geçtiğini kaydeden Tarakçı, "Sahte olduğu söylenen Metin Kabil hesabında, şu ana kadar kimlikleri tesbit edilemeyen ikili arasında bir diyalog geçiyor. Talimat aldığı belli olan birisi, 'Ne yapmamı istersin Başkan?' diye soruyor. Demek ki azmettiricilerden birisinin, başkanlık sıfatıyla temsiliyeti söz konusu" detayını paylaştı.

STK başkanı da olabilir!
Kısmen çözülen, kısmen gizemini koruyan saldırıyla ilgili şüphelerini dile getiren Tarakcı, "Ayrıca, şüpheli M.E.'nin, Esenyurt'ta ikamet ettiğini dosya kapsamında biliyorum. Onun, Engin adında birisiyle, şu an cezaevinde olan Turgay Evren ve Rahmi Yıldırım hakkında konuştuğu tesbit edildi. Engin ise, M.E.'nin telefon rehberinde, 'Başkanın Şoförü Engin' olarak kayıtlı çıktı. M.E. ifadesinde, 'Engin, semtimizden tanıdığım arkadaşım. İş adamlarının makam şoförlüğünü yaptığından dolayı, ona başkanın şoförü deriz' itirafında bulundu. Bu, başkan denilen şahıs, herhangi bir siyasi parti temsilcisi de olabilir, STK başkanı da olabilir. Vurulmamdan sonra bana yağan ihbarlar, başından beri şüphelerimi de güçlendiren ihbarlar. Bu şeytani planın ne kadar ortakçısı varsa hepsi bir gün deşifre edilecek. Ancak ben, büyük şeytanın ortaya çıkartılıp yakalanmasını istiyorum. İlk el azmettiricisinin yani" ifadelerini kullandı. 

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.