DEM Parti'den YSK önünde Abdullah Zeydan açıklaması: 'Van halkının iradesine kayyum atanmak isteniyor'

DEM Parti Eş Genel Başkanları Tuncer Bakırhan ve Tülay Hatimoğulları, Van'da mazbatanın AK Parti adayına verilmesi kararına ilişkin YSK önünde açıklama yaptı. Bakırhan, "Sadece bize uygulanılan, bugüne kadar uygulanılmamış bir yöntemle, bir gaspla karşı karşıyayız. Van halkının iradesine kayyum atanmak isteniyor. Daha önce kayyumlar aracılığıyla yapılan bu darbe şimdi yargı eliyle, mevcut yasalar eliyle yapılmaya çalışılıyor. Van halkı büyük bir özveriyle büyük bir çabayla birlikte başta Van Büyükşehir Belediye Başkanlığı olmak üzere Van'da Türkiye'de eşi benzeri görülmemiş bir oyla 14 yerleşim yerinin tamamını almıştı. Belli ki bu, birilerini rahatsız etti, rahatsız ediyor. Bu bir siyasi darbedir. Buna son verilmesi gerekiyor. Yaklaşık 2 dönemdir Kürt halkının iradesine atanan kayyumların sonucunu gördük. Kaybedenler "kayyumcu zihniyet" oldu, kayyum atayan oldu. Kazanan yine halkımız oldu" dedi.

Abdullah Zeydan'ın başvurusunun il seçim kurulu tarafından ve YSK tarafından kabul edildiğini söyleyen Bakırhan, "Dolayısıyla YSK'nın vermiş olduğu onayla birlikte aslında adaylık süreci tamamlanmıştır. Ama daha sonra Türkiye'deki mevcut sonuçlar özellikle Kürt halkının seçimlerde ortaya koymuş olduğu kararlı duruş belli ki birilerini rahatsız etmiştir. Adalet Bakanlığı eliyle birlikte aslında bu irade gasbedilmeye çalışılmıştır. Daha dün Cumhurbaşkanı ne diyor? "Halkın iradesine ve sandık sonuçlarına saygı duyacağız" demişti. Ne oldu hemen bir gün sonra ne değişti? Bir gün sonra Van halkının gasbedilen iradesi halkın iradesi değil mi? Sandık sonucu değil mi?" diye konuştu.

'HUKUKUÇU ARKADAŞLARIMIZ İTİRAZI YAZIYORLAR'

DEM Parti Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları ise, "Hukukçu arkadaşlarımız itirazı yazıyorlar, hazırlıklarını yapıyorlar. Bu itirazın hukuk çerçevesinde değerlendirilmesi gerektiğini bütün Türkiye kamuoyuyla paylaşıyoruz. İtirazımız hukuk çerçevesinde değerlendirilmez ve mazbatası Abdullah Zeydan'a verilmezse bunun anlamı şudur; hukuksuzluğa, YSK da bir imza atmış olacaktır. Başka hukuksuzlukların önünü açacaktır. Böylesi bir hukuksuzluğa imza atanlar halkın vicdanının elinden kurtulamazlar. Sadece halkın vicdanı değil biz parti olarak ayrıca bütün hukuki işlemleri açacağız. Bu devran böyle kalmaz, bu devran dönüyor, dönecek. Ve YSK'da görevli olanlar bu konudaki yetkililer bilsin ki; bakan dahil olmak üzere bu devran döndüğü zaman tek tek halka hesap vereceklerdir. İtirazımızın YSK tarafından hukuka bağlı bir biçimde değerlendirilmesini talep ediyoruz" diye konuştu.

Hatimoğulları, bir gazetecinin "Abdullah Zeydan'ın 2015 yılında Türkiye'nin birlik ve bütünlüğünü hedef alan terör örgütü PKK'yı öven sözlerine katılıyor musunuz?" sorusuna ise "Bunlar manipülasyon yaratmak için ortaya atılan şeyler. Abdullah Zeydan'a verilen ceza asla hukuki değildi" dedi.