Erdoğan'ın başdanışmanı Yargıtay'ın kararını savundu, AYM'yi suçladı

Erdoğan'ın başdanışmanı Yargıtay'ın kararını savundu, AYM'yi suçladı
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın başdanışmanlarından Mehmet Uçum, Yargıtay'ın kararına yönelik değerlendirmelerde bulundu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın başdanışmanı ve Cumhurbaşkanlığı Hukuk Politikaları Kurulu Başkanvekili Mehmet Uçum, Yargıtay’ın Anayasa Mahkemesi’nin (AYM) Can Atalay hakkında 'hak ihlali' kararını tanımaması ve üyeleri hakkında suç duyurusunda bulunmasının doğru olduğunu savundu.

Anasaya Mahkemesi (AYM), Gezi Parkı davasında 18 yıl hapse mahkum edildikten sonra 14 Mayıs'ta yapılan 28. Dönem Milletvekili Genel Seçimi'nde milletvekili seçilen Can Atalay'ın seçilme hakkı ve kişi hürriyeti ve güvenliği hakkı yönlerinden hak ihlali olduğuna hükmetmiş ve tahliye edilmesi yönünde karar almıştı. İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi de bunun yerel mahkemece verilen karara ilişkin olmadığı gerekçesiyle dosyayı Yargıtay 3. Ceza Dairesine göndermişti.

Yargıtay ise Türkiye tarihinde bir ilke imza atarak Anayasa Mahkemesi'nin verdiği "hak ihlali" kararına uyulmaması yönünde karar vererek AYM üyeleri hakkında da Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulundu.

Mehmet Uçum sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, Anayasa Mahkemesi'nin Anayasa’yı tanımadığını ve bu çerçevede Yargıtay’ın AYM ihlal kararına uymama kararının gerekçeleriyle doğru olduğunu söyledi.

Suç duyurusunu milli yargıya karşı saldırıların çok büyük bir birikim oluşturması sebebiyle reaksiyoner olarak gören Uçum, "Türkiye, Milli Yargısını batıcı ve neo liberal yargı anlayışlarına karşı sonuna kadar savunacaktır, kimsenin bundan şüphesi olmasın" dedi.

Mehmet Uçum şu ifadelere yer verdi:

Anayasa Mahkemesi mahkumiyeti olan milletvekillerinin dokunulmazlığına ilişkin verdiği kararlarda ısrarla Anayasa’yı tanımıyor. Anayasa’nın 14. Maddesini yok sayıyor. Oysa dokunulmazlığa ilişkin 83. madde 14. maddedeki durumları hariç tutar. Anayasanın bu amir hükmüne rağmen AYM anayasaya aykırı kararlar vermeye devam ediyor. Anayasanın 14. maddesinin belirsiz olduğunu ileri sürmek AYM’nin görevi değildir. 14. Maddeye belirlilik kazandıran Ceza Kanunları ve Ceza Yargısı Kararlarıdır. AYM Anayasanın açık hükmünün yanı sıra Ceza Kanunlarını ve Yargı Kararlarını da göz ardı ediyor. Ne yazık ki AYM’nin bu konuda verdiği kararlar tam bir yargısal aktivizm örneğidir. Bu çerçevede Yargıtay’ın Aym ihlal kararına uymama kararı gerekçeleriyle doğrudur. Tepki gösterenlerin Yargıtay kararını okuyup okumadıkları da ayrı bir sorundur. Suç duyurusu meselesi ise Milli Yargıya karşı saldırıların çok büyük bir birikim oluşturması sebebiyle reaksiyoner bir tavırdır. Bir anlamda kral çıplak demektir. Yönteminin bu olup olmadığı ayrıca tartışılır ama cesareti tartışılmaz. Yargıtay’ın kararı ayrıca turnusoldur, kim Milli Yargıdan yana kim değil belli olur. Türkiye, Milli Yargısını batıcı ve neo liberal yargı anlayışlarına karşı sonuna kadar savunacaktır, kimsenin bundan şüphesi olmasın

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.