Hollywood sadece Hollywood değildir

Hollywood sadece Hollywood değildir
Artık herkes biliyor ki, ABD dünya ülkelerinden hangisini işgal etmek isterse,hangi ülkeye operasyon çekmek isterse, önce sinema filmleri ile zemin hazırlıyor. Bu filmlerin bir de medyada destek bulması için PR çalışması yapıyor. Bu tamamlanınca artık iş 'demokrasi getireceğim' sloganı ile gereğini yapmaya kalıyor. 

Artık herkes biliyor ki, ABD dünya ülkelerinden hangisini işgal etmek isterse,hangi ülkeye operasyon çekmek isterse, önce sinema filmleri ile zemin hazırlıyor. Bu filmlerin bir de medyada destek bulması için PR çalışması yapıyor. Bu tamamlanınca artık iş 'demokrasi getireceğim' sloganı ile gereğini yapmaya kalıyor. 
Hangi ülkede ABD işgali var ise o ülke ile ilgili mutlak bir film, bir dizi, bir aktivistler seyahati sonucu yazılmış rapor vardır.
Daha iki hafta önce gündeme düşen ancak kanımca çok karşılık bulmayan bir dizi film içerikteki alenilikten dolayı dikkat çekiciydi oysa ki.
ABD televizyonlarında yeni olmayan ama Zarraf Davası ile alakalı olarak ilk defa servis edildiğini düşündüğüm Designated Survivor dizisinden söz ediyorum. Dizinin Türkiye için kurgulanan kısmında en azından izlediğimiz kısmında Sayın Cumhurbaşkanımız sert uslübu ile ön plana çıkarılıyor. Belli ki son çıkışlar onları bayağı tedirgin etmiş. Ve dizinin can alıcı ve amacı ise kullanılan şu cümle ile açığa vuruluyor ya da direk mesaj veriliyor:

Onu şimdi kontrol edemezsek…
Emperyalist güç odaklarının Ortadoğu’da,     Afrika’da öncelikli olmakla birlikte dünyanın her yerinde  yaptıkları zalimlikleri haklı çıkarma,”bu işgal veya bu müdahale bundan     dolayı yapıldı” diyebilme cüreti göstermek Hollywood filmleri ile mümkün. Sektörün dünyaya ün salmış birçok oyuncuları bu alanı kullanarak oldukça başarılı iş çıkarıyorlar.
Bakıyorsunuz; Angelina Jolie, Saraybosna’da, Lübnan’da, Suriye’de, Bekaa Vadisi’nde, Mardin’de… Bakıyorsunuz bir sinema oyuncusu veya yapımcısı gibi değil de bir siyasi aktör gibi Birleşmiş Milletler’e eleştiri yapıyor! Suriye konusunda dünya liderlerine yüksek perdeden merhamet! duygusu taşmış vaziyette çağrıda bulunuyor. Gayet güzel.
Ama aynı Angelina Jolie, 21. yüzyılın insanlık ayıbı olan ABD’nin işkencehanesi Guantanamo'dan hiç söz etmiyor, ya da çok cılız bir ses ile es geçiyor. Ve yine Avrupa’daki mülteci kamplarındaki insanlık dışı muameleyi de hiç görmüyor. Avrupa’daki polis işkencelerini, çocuk kaçırmalarını, ırkçı saldırıları nedense hiç dikkate alınacak şekilde dillendirmiyor.
Her nedense merhanet duyguları sadece Ortadğu ve Afrika için var!
Hollywood sadece Hollywood değildir.               
Kanlı Elmas, Persapolis, İnside Job, Spy Game, Syriana filmlerini bir de bu pencereden seyretmekte fayda var.
Ve elbette teknoloji çağının güçlü alanı olan  internet  oyunları üzerinden cebimize kadar girmeyi başaran küresel güç odakları, bu alanda da istediklerini yapmak konusunda oldukça başarılı oldular, olmaya devam ediyorlar.
Son açıklama Henry Kissinger’den '3.dünya savaşı yolda...' devam ediyor  Kissinger;
”Bizim gençlerimiz son yıllarda oyun konsollarında iyi eğitim gördü.Yakın gelecekte neler olabileceğinin aynası Call of Duty 3 oyununda görmek enteresan olacak.”
Ve biz…Ve gençlerimiz…Ve geleceğimiz…
Call of Duty 3 sadece bir oyun değildir..

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.