Ünlü rock sanatçısı Haluk Levent, Yaşam Dergisi'nin düzenlediği 'Yaşam Tadında Aylık Buluşmalar' adlı etkinliğe katıldı.
Öncelikle ülkemizin önemli şahsiyetlerini ayda bir defa dahi olsa bölgemiz insanları ile buluşturan meslektaşım ve arkadaşım Leyla Peker'i tebrik ediyorum.
Her ay olmasa da arada bir bu buluşmalara katılarak keyifli bir iki saat geçiriyorum.
Son buluşmada Haluk Levent ile katılımcılar sıcak sohbet geçirerek hem dileyen herkes her türlü soruyu sordu.
Hem de Haluk Levent söylemek istediği her şeyi söyleyerek bir anlamda içini boşalttı.
*
Söyleşide soru açılışını yaparak Haluk Levent'e eskisi kadar bölgemize sık sık gelmediğini, kendisini görmek isteyenlerin nerelerde bulabileceğini sordum.
O da; yaz aylarında Ege'de kışın çoğunlukla İstanbul'da bulunduğunu ve memleketi Adana'ya çok sık gitmediğini kaydetti.
*
Haluk Levent ağırlıklı olarak aşk üzerine ve siyasi görüşü üzerine sorular alsa da beni en çok beş okul kazanmasına rağmen o okulların hiçbirini biteremediğinden dolayı duyduğu pişmanlık ve yaptığı itiraflar etkiledi.
Mesela şöyle dedi Haluk Levent: Ben şöyle bir geçmişime baktığımda pek de başarılı olmadığımı düşünüyorum. Aslında ben başarısız birisiyim. Ekonomik özgürlüğünü eline almadan, ayakları yere basmadan eylem yapanlar, siyaset yapanlar benim gözümde adam değildir. Evet ben de böyle isem, ben de adam değilim. 
Bunu neden söylüyorum biliyor musunuz? Ben en son okuldan Ziraat Bankası hesaplarını dört arkadaşımla birlikte hacklediğim (Haluk Levent gençliğinde bilgisayar programcılığı yapıyordu) için okuldan atıldım. Allah’tan bir lira para hesabımıza aktarmamışız. Yoksa 25 yıl hapis yatacaktık.
Sonra gittim Adana'da yaşayan annemin haline baktım. Annem ben okuyayım diye manavda gece gündüz çalışıyor, o manavda yatıyor ve kazancını bana gönderiyordu. Oğlum okusun diye. İşte bunu görmeyen, anlamayan adam değildir. Gerçi şimdi annem biliyorum bana baktığında benimle gurur duyuyor ama o zamanlar da gurur duyabilirdi...
*
İşte bu cümleler dökülüyordu ünlü rock sanatçısının ağzından.
Ve bu cümleler beni çok etkiledi.
Çünkü aslında ben de aynı yoldan geçmiştim.
Memleketimde liseyi bitirmiş ve üniversite okumak için İzmir'in yolunu almıştım.
Sene 1987.
Babam beni otobüse bindirdiğinde; “Oğlum halimizi biliyorsun. Sekiz çocuk, ev bark, geçim sıkıntısı sadece benim emekli maaşıma bakıyor. Şayet kendi imkanlarınla okumayı başarırsan dene. Yoksa üzgünüm benden sana fayda yok.”
İşte bu cümleler benim üniversite okumamın çok uzaklarda olduğunu ifade ediyordu.
Ve ben o gün bu gün iş hayatına atılarak üniversite eğitimimi hep ertelemek zorunda    kaldım.
Haluk Levent de beş üniversite kazanmasına rağmen hiçbirinden ikinci sınıfa geçmeyi başaramamıştı.
*
Başka itirafları da vardı ünlü rockçının.
Mesela ticarete girmek gibi.
Rastgele işler yapmak gibi.
Ödeyemeyeceği çekleri yazmak gibi.
AHBAP derneğini kurduğunda önce siyasi parti kurmak gibi.
Sonuçta Haluk Levent bütün bu deneyimlerinden ders almışa benziyor ve bundan sonra daha sağlıklı hayat yaşamak istediğini belirtiyordu.
*
“Ülkemiz nereye gidiyor?” gibi bir soruya da güzel cevap verdi Haluk Levent.
Arada bir ben de benzer yorumlar yaptığımda tepkiler alıyorum ama benim gibi düşünen birisini görmekten mutlu olmuştum.
“Ben açıkçası öyle karamsar falan değilim. Çok umutluyum. Çünkü dün Cumhuriyeti ve Atatürk'ü iki kurum koruyordu. TSK ve Türk polisi. Bugün halk koruyor. Yurttaş koruyor. Son yıllarda gençlerimiz, çocuklarımız, halkımız cumhuriyete ve Atatürk ilke ve inkilaplarına o kadar derinden sahip çıkıyorki. Bu beni mutlu ettiği gibi, umutlu da kılıyor” derken aynen benim bu konudaki düşüncelerimle örtüşüyordu Haluk Levent'in bu fikirleri.
*
Söyleşi sonunda Beylikdüzü Belediye Başkanvekili Ömer Şatır, Haluk Levent'in başkanı olduğu AHBAP Derneği’ne Beylikdüzü Belediyesi’ni üye yaptı.
Bu güzel bir davranıştı.
Umarız Beylikdüzü Belediyesi ve AHBAP bölgemizde ihtiyaç sahibi bir çok yaraya velhem olmayı başarır.
*
Bu arada 6-7 Nisan'daki Portakal Festivali'ne  o da davet edilmiş.
Anlayacağınız Adana'da da Haluk Levent ile birlikte olacağız.
Ve tabi söyleşi sonrası Leyla Peker'i tekrar tebrik ederek kendisine “çıtayı o kadar yükselttin ki artık Cem Yılmaz'ı bekliyoruz” değimde o da bana, “Cem Yılmaz ve Tarkan sırada takipçilerimiz merak etmesin” sözü verdi...