Barış Yarkadaş

Barış Yarkadaş

HDP seçmenine haksızlık yapıyorsunuz

İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü dolayısıyla yayımladığı kutlama mesajı siyasetin gündemini belirledi. İmamoğlu mesajında İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener ile HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan’ın ismini birlikte anıyor, günlerini kutluyordu. İmamoğlu’nun mesajını beğendim ve cesur buldum. Ezber bozan bir hamleydi…

Ancak ne ilginçtir ki; bu mesajı AKP ve MHP’den önce İYİ Parti kadroları tartışmaya açtı. İYİ Parti’nin başta Yavuz Ağıralioğlu ve Buğra Kavuncu olmak üzere neredeyse tüm yöneticileri İmamoğlu’na tepki gösterdi. İYİ Partililer, “Bizim Genel Başkanımız Meral Akşener’i, ismi terörle anılan bir siyasetçi ile aynı mesajda kullanmayın” dediler. Mesajlarında daha sert ifadeler kullananlar da oldu.

HDP SUSKUN…

HDP cephesi ise tartışmaları sessizce izlemeyi tercih etti. Benim görebildiğim kadarıyla tek bir HDP yöneticisi bile “Bizim ismimizi Meral Akşener’le anmayın” demedi, herhangi bir tepki vermedi. Bu bağlamda, HDP’nin İmamoğlu’nun twiti konusunda daha sağduyulu davrandığını söyleyebilirim.

İYİ Parti, ilginç refleksleri olan bir oluşum… MHP’den ayrıldılar ama hemen hemen birçok konuda MHP ile aynı tavrı sergiliyorlar. Belli ki; bu tutumda MHP’nin “Siz milliyetçi değilsiniz” baskısı etkili oluyor. İYİ Parti ise bu eleştirilerden kurtulmak için “En milliyetçi biziz” gösterisine girişiyor. İmamoğlu’nun twiti sonrası ortaya çıkan tablo bunu net bir şekilde ortaya koyuyor.

PARTİ NEREYE OTURACAK?

İYİ Parti yönetiminin bir bölümü, Ekrem İmamoğlu’nun kutlama mesajı sonrası abartılı bir tepki ortaya koyarken, “merkez parti” olmak yerine MHP’nin marjinal çizgisinde siyaset yapmayı tercih ettiklerini de göstermiş oldu. KRT TV’deki Şimdiki Zaman programında da söyledim: “Türkiye’nin 2. MHP’ye değil, merkeze oturan bir partiye ihtiyacı var.”

Ancak belli ki; İYİ Partili bazı isimler, kendilerini var eden ve bugüne taşıyan konjonkturü yeterince kavrayamamışlar. Bunu kavrayamadıkları için, HDP’nin 6.5 milyona ulaşan seçmenini de ellerinin tersiyle itiyor, yok sayıyor ve onları incitmekte bir beis görmüyor. Ve bu sırada ne yazık ki; Pervin Buldan’a ve onun temsil ettiği siyasete “ayıplı mal” muamelesi yapılıyor. Bu tutum, baştan sona yanlıştır ve AKP’nin ‘’kutuplaştırma siyaseti”ne hizmettir.

HDP SEÇMENİNİ KIRIYORSUNUZ

Oysa ki; bugün eğer İYİ Parti siyasetti ciddiye alınan, sözü merak edilen, caydırıcı etkisi olan, iktidarın hesabına katmak zorunda kaldığı bir parti ise bunda yok saydıkları, Genel Başkanları Pervin Buldan’ın ismini görmeye bile tahammül edemedikleri HDP seçmeninin payı çok büyüktür. İYİ Partili bazı siyasetçiler, HDP seçmeninin Millet İttifakı’na hiçbir çıkar gözetmeksizin verdiği desteği inkar edemezler.

Bugün eğer İYİ Parti, CHP, SP ve DP’den oluşan Millet İttifakı’nın Genel Başkanları aktif siyasetin birer parçası ise bunda HDP seçmeninin 30 Mart 2019 yerel seçimlerinde verdiği desteğin payı hatırı sayılır bir biçimde vardır. İYİ Parti’nin HDP’ye tepki gösteren isimleri, 2018 seçimleri sonrası Meral Akşener’in “Başarısız oldum” gerekçesiyle görevi bırakmak istediğini unutmuş olamaz. Akşener, eğer yerel seçimlere Millet İttifakı ile girmemiş ve Selahattin Demirtaş’ın o meşhur çağrısı üzerine HDP seçmeninin desteğini alamamış olsaydı, bugün İYİ Parti acaba hangi noktada olurdu?

AKŞENER DURUMUN FARKINDA

Geçen haftaki yazımda, “CHP ve İYİ Parti, iktidarın Gara tuzağını boşa çıkardı” demiştim. Ancak ne yazık ki; İYİ Partililer, bu hafta başka bir tuzağa düştüler. Neyse ki; Meral Akşener olan bitenin farkında da sağduyulu yaklaşımı ile partisini tuzaktan çıkarmayı -şimdilik- başardı.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Barış Yarkadaş Arşivi