İktidarın sandalından Bandırma vapuruna!

Sayın İmamoğlu “Anlamaya çalışmadan bu tarz girişimleri yapanları, akıllı olmaya davet ediyorum. Vız gelir tırıs gider. Hiç umurumda değil" demiş ve gelen tepkiler üzerine geri adım atarak özür dilemek zorunda kalmıştı.

Elbette özür dilemek bir erdemdi. Lakin toplum 20 yıldır “Ananı da al git denildiği, madencilerin tekmelendiği ve şehitlere; kelle, bir avuç çapulcu” gibi söylemlere maruz kaldığı için Sayın İmamoğlu’nun insanlara karşı yaklaşımı, naifliği, sevecenliği ve samimiyeti toplumun gönlünde taht kurmuşken, Nagehan Alçı’ya tepki gösterenleri “aman çokta umurumdasınız” der gibi bir cümle sarf etmesi hiç hoş olmadı.

Bir an aklıma Nagehan Alçı’yı bizler mi yanlış tanıyorduk yoksa Sayın İmamoğlu ve Sayın İmamoğlu’nun İBB Sözcüsü olarak atadığı ve hala hangi ideolojiye, hangi siyasi görüşe yakın olduğunu bilemediğimiz Murat Ongun'u mu?

Bahse konu olan Nagehan Alçı’nın "Yıllarca iktidarın politikalarını destekleyen ve Balyoz, Ergenekon gibi 'kumpas' davalarının medyadaki önde gelen savunucuları arasında yer aldığını, toplumu yanlış yönlendiren, yapmış olduğu konuşmalardan dolayı birçok insanın mağdur olmasına sebep olduğunu, Fetullah Gülen Türkiye’ye davet edildiği dönemde Samanyolu kanalında canlı yayınlar yaptığını…" unutmadık.

Devamında; Sayın Erdoğan’ın Başbakan olduğu dönemlerde “Fetullah Hocaefendi’yi Türkiye’de yaşayamaz hale getiren insanlar bugün yargı konusu yapıyorlar onu görmek lazım. Çünkü milyonların gönlünde taht kurmuş bir ismin kendi vatanından uzak durmasını anlamsız ve Sayın Başbakan’ın o çağrısını da çok doğru buluyorum.” söylemi, "Fetullah Hoca’nın Amerika’da olması Türkiye’ye zarar veriyor." söylemi ve “Fetullah Gülen’i kendi vatanından uzak tutan şartlar neydi? O şartlar bugün Türkiye’de hiç biri yok" diyerek gelmesi için önünde hiçbir engel olmadığına dair yaptığı açıklamalar.


 

Benim asıl anlamadığım ise; Şahan Gökbakar, Atilla Taş, Fazıl Say ve Athena Gökhan İstanbul seçimlerinde Sayın İmamoğlu’na destek verirken bugün o aynı isimlerin Nagehan Alçı gibi tarafı, rengi, ideolojisi bilinen bir ismi eleştiriyorlar diye İBB sözcüsü Murat Ongun'un "Topu topu 200-300 kişinin kendi aralarındaki yorumları" açıklamasın da bulunması da neydi?

Yanılmıyorsam Sayın Ongun “Türkiye Cumhuriyeti Devletinin kurucularına iki ayyaş diyen, Atatürk ile hesaplaşmanın hayali ile yanan Akp ve cemaat işbirliğini destekleyenlerle gerçek Cumhuriyetçiler arasındaki ayrımı yapacak kabiliyette biri" değil.

Ki bizler Sayın İmamoğlu ve İBB Sözcüsü Ongun’un dediği gibi ne “vız gelir tırıs giderdik” ne de sayı saymasını bilmeyen birinin bizi “200-300 kişiden ibaret değiller” dediği kadar az değildik.

Sayın İmamoğlu ve sözcüsü Ongun’a küçük bir hatırlatma. Eğer ki Sayın Temel Karamollaoğlu İstanbul seçimlerinde aday çıkarmasaydı aldığı 140 bin oyun gideceği yer Millet İttifakı değil Cumhur İttifakı olurdu. Çünkü din temelli siyaset yapan bir partinin mensupları CHP’ye değil AKP’ye oy verirdi. Yani demem o ki Sayın Karamollaoğlu aday çıkararak Sayın İmamoğlu’nun ilk seçimde 14 bin fark ile kazandığı seçimi, aday çıkarmayarak 90 bin farkla Sayın Binali Yıldırım’a İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı ünvanı verebilirdi.

Bilmem anlatabildim mi?



 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Hakan Sönmez Arşivi

40+1!

25 Kasım 2023 Cumartesi 00:01