İnce, kendini Ecevit mi sanıyor?

Hani bir türkü var ya, "Bir hışmınan geldi geçti, Kiziroğlu Mustafa Bey" işte bu türküye en güzel örnek bana göre Muharrem İnce.

Adam atıp tutuyor ve hayatını anlatıyor. Partiye 15 yaşındayken başlamış. Sonra gençlik kollarında görev almış. Başkanlık yapmış. İlçe Başkanlığı yapmış. İl Başkanlığı yapmış. Birkaç dönem Milletvekilliği yapmış. Bu dönemde hepimizin bilgidiği gibi başarı bir Grup Başkanlığı yürütmüş. Sonrasında, “Ben artık kemale erdim” diyerek Genel başkanlığa aday olmuş., “İmzası yeterli değil” denmesine karşın, Yapılan oylamada 500’e yakın oy almış ve, “Ben buradayım” dedirtmiş. Sonrasında, “Bu seçim delege bazında değil de üyelerin katılımıyla olsaydı ben Genel Başkan olurdum” demiş,

Daha sonraki gelişmelerde rakip olduğu CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu tarafından, “Gel bakalım Muharrem” diye çağrılarak Cumhurbaşkanı adayı yapılmış. Seçim gecesi kendisinden haber alınamamış ve bir gazeteciye, “Adam kazandı” mesajı çekerek Cumhur İttifakı Adayı Recep Tayyip Erdoğan’ın Cumhurbaşkanlığını kazandığını ilan etmiş.

Daha sonra, “Genel Başkanım bana vereceği görevi seve seve yerine getiririm.” Dedikten sonra ne hikmetse o gün bu gündür kayıplara karışarak, Memleket Hareketi kurduğunu açıklamış. Başlangıçta birkaç yere giderek ziyaretlerde bulunmuş ve bazı yandaş kanallarda kendini tanıtmaya çalışmış.

İyi güzel de Muharrem Bey geçtiğimiz günlerde de bir yazımda belirttim. Şimdi tekrar edeyim. Cumhuriyet tarihinde partisinden veya hareketinden ayrılarak yeni bir parti kurup başarılı olan üç ekip var.

Bunlar bilindiği gibi Adnan Menderes ve Celal Bayar, Bülent Ecevit son olarak ta Recep Tayyip Erdoğan’dır ve bu üç ekipte kurdukları partisini iktidar etmiştir.

Arkadaş partini beğenmediğini beyan edip bazı geleceği olmayan vekilleri de ayartarak partinizden ayrıldınız. İyi güzel de siz kendinizi Bülent Ecevit yerine mi koyuyorsunuz? Cumhurbaşkanlığı seçimlerinden sonra CHP bir kurultaya gitti. Sen bu dönemde neden il ve ilçeleri ziyaret ederek ve kurultaylarına katılarak delege toplayıp tekrar aday olsaydın ya. Partiden ayrılabilirsin ama, giderayak sağa sola çarpmanın yıkmanın ne anlamı var. “Dededen toruna torpilli CHP’ liler” diyerek Faik Öztrak’ı kastediyorsun ama, kendinle kıyaslayarak iyice bir düşün bakalım. Yanlış yaptığını anlayabilecek misin?

Şimdi parti kuruyorsun. Peki, bu değirmenin suyu nereden gelecek açıklar mısın?

Memleket hareketi otobüsüyle birkaç il gezdin ve sonrasında otellerle, köfte ve lahmacuncularla pazarlığa başladın. İlk günlerde otobüse mazot buldun ama sonu gelmedi.

Şimdi en az 42 ilde teşkilatlanman gerekecek. Her ilin ilçeleri ile aylık masrafı asgari şartlarda 20 bin lira bu bütçeyi nereden ve nasıl sağlayacaksın? Bunları açıklaman gerekmiyor mu? Sen illa da Cumhurbaşkanı adayı olmayı arzu ediyorsun. Hadi yalvar yakar 100 bin imza bulur aday olursun da sonrası ne olacak?

Hatırla Doğu Perinçek aday olmak için 115 bin imza topladı seçimlerde topladığı imza kadar oy alamadı. Bunu durumunda hatırlamanı isterim.

Yeniden Kuruluş Anayasası öyle mi?

Ülkemizin yöneticileri, pahalılık, işsizlik, esnafın sorunları, intihar edenleri düşünüp tedbir almak yerine tartışma yaratacak gündem bulmayı sürdürüyor. Palavra kanallarına bakıldığında son günlerin önemli gündemi hukuk reformu beklenirken Anayasa değişikliği ve Uzaya uçuş hem de birkaç araba alacak 5 milyonluk bütçe ile.

Anayasanın değiştirilmesini isteyen kimler varmış kimler. Hem de Yeniden Kuruluş Anayasası.

Peh, peh peh!..

Bunlardan birisi AKP Grup Başkan Vekili Cahit Özkan. Milletvekili, hukukçu ve yeniden kuruluşçu. Cahit Bey açıklayabilir mi?

Yeniden neyi kuruyorsun.? Türkiye Cumhuriyetini Cumhurbaşkanlığı forsundaki 16 yıldıza ilaveten 17. Yıldız olarak koymayı mı düşünüyorsunuz? Ortadaki sarı güneş yeniden kurduğunuz devletin simgesi mi olacak. Bunun adına ne diyeceksiniz? Yeniden Türkiye Cumhuriyeti mi? Birçok meraklı da “Anayasaya dinin İslam olduğu yazılsın” dediğine göre, yoksa Türkiye İslam Cumhuriyeti mi olacak?

Arkadaşlar devletin dini olmaz, o devletin toprakları üzerinde yaşayan insanların inancı ve dini olur ona da kimsenin karışmaması icap eder ki, bunun adı Laikliktir. Dini sorgulamak ise yaratanın meselesidir. Kimse kendini onun vekili sayarak kendileri gibi düşünmeyen veya inanmayanları sorgulamaya kalkmasın.

Ayasofya imamı

Ne kadar Anayasa meraklısı varmışta haberimiz yokmuş. Bunlardan birisi de görevi camide namaz kıldırmak olan Ayasofya Baş İmamı hem de Prof. olan Mehmet Boynukalın. Teklifi, Anayasada değiştirilmesi dahi teklif edilemeyecek olan Laikliğin Anayasadan kaldırılmasını talep ediyor bu hocamız.

Yav hocam laikliğin bu zamana kadar ne zararını gördün? Bu konuda sana akıl ve fikir soran oldumu? Ülkemizde bunda Anayasa Hukukçusu varken ahkam kesmek ve fikir bildirmek sana mı düştü?

Hocam ortam yeterince geriliyor sizde görevinizi dışındaki işlere karışmayın. Cumhurbaşkanının deyimi ile işinize bakın. Cemaate ülkemizin geleceğini, islamiyetin Allah'ın gönderdiği ve Peygamberimizin uygulayıp yaydığı şekliyle uygulanırsa çok iyi olduğunu anlatın yeter…

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Mustafa Dolu Arşivi