Sarı öküzü vermeyelim

Geçtiğimiz günlerde İBB tarafından askıya çıkarılan Ataköy 1.Kısım’la ilgili imar değişikliği hakkında incelemelerini tamamlayan Mimarlar Odası Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Fazlıoğlu ve Ataköy 1. Kısım Koruma ve Güzelleştirme Derneği, alanın imara açılmasını mahkemeye taşıyacaklarını belirtti. Bakırköy Sivil Toplum Kuruluşları Platformu da dernek tarafından başlatılan imza kampanyasına Ataköy 5. Kısım Çarşısı önünde kuracakları imza standı ile destek vereceklerini duyurdu. Ataköy 1. Kısım Koruma ve Güzelleştirme Derneği, geçtiğimiz günlerde Ataköy 1. Kısım 564 Ada imar değişikliği ile ilgili kamuoyu bilgilendirmesi yaptı. Yapılan değişikliğin bölgedeki hiç bir binayı etkilemediğini, imar durumlarında herhangi bir değişikliğe gidilmediğini ancak bölgede bulunan ve orjinalinde ‘Kreş Alanı’ olarak ayrılan yeşil alanla ilgili yapılan bir değişiklik olduğunu ve tek amacın Ataköy planının bozulması ve  yeşil alana beton bir blok yerleştirmek amacına dönük olduğunu belirtti.

Arsanın hikayesi

564 ada, 14 parsel olarak bilinen arazinin 2.649.69 metrekare arsa imar artığı olarak parsellendiğini ve Ataköy 1. Kısım yapılırken de arsa, içinde havuz bulunan bir parka çevrildiğini anlatan Ataköy 1. Kısım Koruma ve Güzelleştirme Derneği Başkanı Ayfer Kaynar, Emlak Bankası’nın kapatılmasıyla imar atığı olan arsanın TOKİ’ye devrolduğunu, TOKİ’nin de Turistik Otel yapılmak üzere 2004 yılında arsayı Mustafa Yılmaz isimli bir şahsa sattığını, 2007 yılında ise arsanın el değiştirerek Albatros Turizm ve Otelcilik Anonim Şirketi’ne devredildiğini söyledi. Kaynar, "Aynı yıl imar durumu turizm tesis alanına çevrildi. 1/1000 ölçekli uygulama imar planı yapılarak 0.90 olan emsal artırılarak 2.5 emsale çıkarıldı. 5 kat izni olan arsada yükseklik serbest bırakıldı. Konutların arasında içinde 50’ye yakın ağacın bulunduğu park özelliğindeki arsaya gökdelen için onay verildi. 2007 yılında imar durumu turizm tesis alanına çevrildi. 1/1000 ölçekli uygulama imar planı yapılarak 0.90 olan emsal artırılarak 2.5 emsale çıkarıldı. 5 kat izni olan arsaya yükseklik serbest bırakıldı. Konutların arasında içinde 50’ye yakın ağacın bulunduğu park özelliğindeki arsaya gökdelen için onay verildi. O dönemde yaptığımız çalışmalar ve itiraz davamız sonucu mahkeme, bu durumun şehircilik ve planlama ilkeleri ile kamu yararına aykırı olduğuna hükmetti. Deprem riski taşıyan bölgede 70 metre yükseklik verilmesinin sakıncalarının da anlatıldığı karar da 1/1000 ölçekli uygulama imar planı ile buna dayanak olan 1 / 5000 ölçekli Nazım İmar planlarını uyuşmazlık konusu olan söz konusu ada yönünden iptal etti" dedi.

Beton blok dikilecek

Söz konusu yeşil alanın ‘Sarı Öküz’ olarak tanımlayan Kaynar, öncelikle Ataköylü ve Bakırköylü vatandaşlara seslenerek, “Amaç Ataköy planının bozulmasıdır. Söz konusu alanlar kamu alanıdır ve halkın nefes aldığı tek alanlardır” diyerek mahkeme tarafından iptal ettirilen tüm yanlışlıkların yeni yapılan planda devam ettiğini ve alanla ilgili yapılan tek değişikliğin ‘Kreş Alanı’ olarak belirlenen yeşil alana beton bir blok yerleştirmek amacına dönük olduğunu ifade etti. 2009 yılında kurulan ve Ataköy sahilleri için yaptıkları mücadelelerle bilinen Ataköy 1. Kısım Koruma ve Güzelleştirme Derneği, yaptığı kamuoyu  açıklamasında şu ifadelere yer verdi. "Derneğimiz, kurulduğu 2009 yılından bugüne yeşil alanlarımız ve sahilimiz için yoğun bir hukuk mücadelesi vermiştir, vermektedir. Her birimizin iş yoğunluğu ve yapılan mücadelenin boyutu göz alındığında, çalışmalarımızın sizlere iletilmesindeki ve sosyal faaliyetlerdeki eksiklikler, dernek YK üyelerinin gündemindedir. Hem bu eksikliği biraz olsun gidermek hem de son günlerde mahallemizde huzursuzluk yaratan imar konusundaki bilgi kirliliğini ortadan kaldırabilmek için, bu kısa haber metninin yazılmasına gerek duyulmuştur."

ATAKÖY BİRLİK OLMALI

"Derneğimiz, açıldığı tarihten başlamak üzere kıyımız için yoğun bir çalışma sergilemiştir" diyen Kaynar, "Anayasa ile korunan kamuya ait kıyı alanlarımızı, hava koridorumuzu kapatan devasa boyuttaki yapıların hukuken temelsiz olduğu kamu hakkının gasp edildiği, üstelik, satışı yapılan konutlara tapu bile verilemediği göz önüne alındığında, derneğimizin açmış olduğu farklı dava dosyalarının ne kadar önemli olduğu anlaşılır. Yapıların ortaya çıkmış olmasının, hukuksuzluğun meşrulaştırılamayacağı düşüncesi umuduyla çalışmalarımıza devam ediyoruz. Ancak bu çalışmaların daha da etkili olması, Ataköy’ün bir bütün olarak bir araya gelmesi, dernek çatısı altında toplanmasıyla mümkün olacaktır. Derneğimizi yakından ilgilendiği ikinci konu ise mahallemizin asıl değerini sağlayan, yeşil alanlarımızdır ki bu alanlar hem kamunundur hem de ATAKÖY Projesinini özgün yapılanmasına tahsis edilmiş alanlardır" ifadelerini kullandı.