İşte o zaman tükeneceğiz

Akıllıların aç öldüğü, dürüstlerin başarısız olduğu, namuslu davranmanın ahmaklık olarak ilan edildiği bir dünya bırakıyoruz geleceğe…

Hem de kötülerin her yerde iyileri kovduğu, ahlaki değerleri ön plana alanların “enayi” yerine konduğu bir hayatı öğreterek, bilimi eblehlerin, parayı hödüklerin, sanatı sapıkların, kurumları ahlak ve zeka özürlülerinin yönettiği bir çağın adına da, “bilgi çağı”  ya da  “cyborg”, diyerek ne kadar bilgili ve modern olduğumuzu böbürlenerek, benimseterek yapıyoruz bunu çocuklarımıza …

hem de biz bu kadar kalitesiz cahilken...

Bu dünyada sanki her şey “doğasına ters” işliyor gibi bir mantık içinde örgütlenmiş.

Bir aptalın onlarca akıllıyı alıp-sattığı bir dünyadan doğrusu fazilet timsali dehaların çıkacağını da kimse beklememeli artık. Çünkü devir değişti.

Bilgi çağındayız ve  ” Z” kuşağını yetiştiriyoruz…

Üretmekte beceriksiz, yapmakta sıfır numara yeteneksiz, birleştirmekte aciz olan ahmaklar; sıra yıkmaya, tahribe ve bozmaya geldiğinde adeta birer usta kesiliyorlar maalesef...

Örnek aldığımız ve yolumuzu aydınlatan!! birinci sınıf kötülük mühendisleri budalalar, kin, nefret, intikam, gıybet, dedikodu, garez, kıskançlık, haset gibi duygularını; kıskandıkları kişilerin inşa edilmiş başarılarını tahrip etmekte kullanmakta deha ölçüsünde yetenek abidesi kesiliyorlar ne hikmetse...

Kötülük organizatörü bu yaratıkların bağlı oldukları hiçbir dini, ahlaki ve insani kural olmadığından manevra alanları sonsuz denecek kadar geniştir.

Hayatı algılamada, olayları kavramlaştırmada ve insan olmakta sıkıntıları olan bu tiplerin ihanet, kötülük ve zulüm yapma yeteneklerinde de sınırlılık olduğu zannedip “ateş olsa cürümü kadar yer yakar” demeyin sakın…

Bugün etrafınızda gördüğünüz birçok budala; hasetlik, bölücülük, birbirine düşürmek, ya da işkence ve tahribat konusunda son derece yeteneksiz gibi görünüyorsa da onları ellerine fırsat geçtiği zaman gördüğünüzde fikrinizin değişeceğinden eminim…

Budala için konuşmakla susmak, onurla konfor, haramla helal, mert ile namert arasında tercih yapmak yanlıştır. Saygı duyulacak tek şey menfaatlerdir. İyi ve kötü, güzelle çirkin yoktur “uygun olan ya da olmayan fırsatlar” vardır. Asıl olan “etliye-sütlüye” karışmadan, elini taşın altına koymadan, terlemeden elde etmektir. Başarının ahlakı olmaz!!.

Kendisi üretmediği için üretenleri, yorulmasını ve terlemesini beceremediği için çalışanları, faziletin kendisine kazandırdığı maddi bir unsurunu göremediği için de erdeme karşı duyarsızdır.

Aslında budalalar “doğuştan ahlaksız ya da kötü” değillerdir. Ancak onların, fiyatı olan insanların arasından çıktığı da doğrudur. Yetiştikleri ortam, aldıkları eğitim, edindikleri kültür ile tabi oldukları sistem böyle bir kişiliğin belirmesine neden olur. Kuşkusuz başarıyı, yaratıcılığı ve yeniliği cezalandıran bir sistemin ürünü olarak ortaya çıkarlar. Tabi olmayı, baş eğmeyi, el etek öpmeyi ödüllendiren bir bürokrasinin tahrikiyle gelişir ve güçlenirler. Erdemi fantezi, haksızlığa itirazı ukalalık, çalışkanlığı işgüzarlık ve dürüst olmayı en iyi siyaset olarak belirleyen kişiliğe “ülkeyi sen mi kurtaracaksın?” biçiminde konan tavır, sistemin budalalara rüşvetinden başka bir anlama gelmez.

Siz siz olun da çevrenizdeki budalaları, ahmakları ve kötülük mühendislerini küçük görmeyin! Onları küçük görmenin maliyetini bizzat kendi hayatınızı iyi analiz ederseniz ortaya çıkarabilirsiniz.

Sözgelimi geçmişinize dönün, hafızanızı yoklayın, tarihi hatırlayın; büyük yenilgilerinizin ve başarısızlıklarınız altında size çok yakın bir budalanın maharetlerini hemen göreceksiniz. Hala sizi başarısızlığa ve beceriksizliğe gark eden budalaları tespit edememişseniz, en büyük budalalığı bizzat kendinizde arayın, daha iyi edersiniz!

Azıcık sezen’İ dinleyip düşünmeye başlayalım ne dersiniz?

Etrafımızı sarıverecek
Bir boşluk ki asla bitmeyecek
Her şey bir anda anlamsız gelecek
İşte biz o gün tükeneceğiz
İşte biz o gün tükeneceğiz

Bir an gelip de küllenince
Yüreklerimiz dinlenince
Başka sevgilerde teselli bulunca
İşte biz o gün düşüneceğiz

Vesselam

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Remzi Tanış Arşivi