Silivri Belediye Başkanı Volkan Yılmaz’ın iki yıllık görev süresi boyunca yaptıklarını izledik önceki gün. İki yılı yarım saatlik videoya sığdırmak da, yazıya da dökmek zor ama dikkat çekici başlıklardan bazılarını mercek altına alalım istiyorum. Hatta ilk İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ile ilgili söylediklerinden gidelim.

Bazen cümlenin tamamını dinlemeden ya da okumadan sadece birkaç kelimeyle olayın üzerine gittiğinizde farklı anlamlar çıkabiliyor. Dün gazetemizin manşetinden ‘Ekrem Bey ayar yapmak istiyor’ başlığı ile duyurulan haber gibi.

Balans ayarı meselesi...

Silivri Belediye Başkanı Volkan Yılmaz’ın İBB Başkanı Ekrem İmamoğluna ‘Ben başladığım noktadayım ama Ekrem Bey maalesef başladığı noktada değil. İlk başladığı günlerde yürüttüğümüz o uyumlu birlikteliği maalesef ki Ekrem Bey’in kendi ve ortaklarının çekiştirmeleriyle farklı bir noktaya dönüştürmeye çalışıyorlar.’ dedi ve ekledi:‘Kanaatimce Ekrem Bey de bir balans ayarı yapmaya çalışıyor’

Yılmaz’ın İmamoğlu’na ‘eskiye uyumumuza dönelim’ mesajı vererek serzenişini esirgemezken; ‘balans ayarı vermeye çalışıyor’ diyerek aslında İmamoğlu’nun da yaşanan olumsuzlukların farkında olduğunu ve gerekeni yapması için uğraştığı kanaatinde. Ben şunu anlıyorum hatta: Yılmaz, Silivri’ye gelecek hizmetler anlamında kesin tavrını gösteriyor ve hatta ‘Sürükleye sürükleye getireceğim o hizmetleri’ diyor; ama ‘İmamoğlu ile aramızı açmaya çalışanlar da avuçlarını yalayacaklar’ söylemiyle İmamoğlu’na karşı olumlu duruşunu da belli ediyor.

Kim avucunu yalıyor- yalayacak orasını bende merak ediyorum.

İmamoğlu’nun seçim meydanlarında ‘Seçildikten sonra benim varlığımı bile hissetmeyeceksiniz. Biz değil; hizmetlerimiz göz önünde olacak’ söylemleri geldi aklıma. Silivrililer İmamoğlu’nun varlığını da, hizmetlerini de artık hissetmek-görmek istiyor. Özellikle hızlı tren konusunda artık düğmeye basmanın zamanı geldi de geçiyor.

Çöp golü

Toplantıda dikkatimi çeken diğer başlık çöp toplama ve temizlik işleri meselesi. Silivri Belediyesi artık kendi çöpünü kendi topluyor ve geçtiğimiz yıllarda yapılan çöp ihalelerinin bedellerine baktığınıza bunu çok komik rakamlara yapıyor. Milyonlarca lira Silivri Belediyesi’nin kasasında kalıyor. Yılmaz’ın bu rakamları CHP gurubuna ilkokul fişlerinden ‘Ali topu at’ örneklerini getirmesi gol üstüne gol atmasından başka bir şey değil. Aslında bu konu üzerine susulsa ve konu artık unutulsa CHP’lilerin işine gelir. Siyasi akıl vermek bana düşmez. Ama konuştukça batmak gibi bir durum söz konusu.

Güven istismarı mı vardı?

Bir kısmının salgın sürecini de kapsadığı Silivri Belediyesi’ne ayni ve nakdi yapılan bağışlar çok ciddi rakamlar. Silivri Belediyesi’ne duyulan güven duygusu Yılmaz’la mı geri geldi yoksa bu bağışlar hep vardı da biz mi görmüyorduk? Silivri Eski Belediye Başkanı Özcan Işıklar’ın özellikle son 5 yıldaki görev süresi boyunca yapılan bağışların miktarını merak ediyorum. Yılmaz ‘Ben baktım ama bir şey göremedim’ dedi ama rakam verseydi kıyaslama yapma şansımız olabilirdi!

Umarım Silivri CHP kanadı bu konu üzerine açıklama yapma gereği duyar. Bir önceki dönemde bağışçıların Silivri Belediyesi’ne karşı güven istismarı mı vardı? Güven, bir vatandaş için her hizmetten daha önemli değil mi?

****

Yolun yarısına doğru koşan Başkan Yılmaz’ın iki yıldır Silivri’ye özellikle tarım konusunda yaptığı hizmetler takdire şayan. Aşırı borçlanmaların önünü kesmesi ve bu yılda bütçe fazlası vererek bunu ispatlaması da tamam. Peki yeterli mi?

Önümüzdeki üç yılda bu tasarrufların daha fazla ve hızla hizmete dönüşünü izlemek isteriz. Yılmaz da anlamıştır; Silivrililer her şeyin fazlasını istemeye alışkındır.

Vesselam...