Küçükçekmece'yi kim oyuna kim getirdi?

Küçükçekmece'de ortaya çıkan manzarayı büyük bir kısmınız görmüştür. İki gündür sosyal medyada gündem olan ve geçtiğimiz gün gazetemizde de manşete taşıdığımız konuda; ilçede yapılan bir çocuk parkının terör örgütü YGP'ye ait sembollerle zemin süslmesinin yapıldığı ortaya çıkmıştı. Bu birebir benzerlik haliyle kamuoyunun tepkisine sebep oldu ve başta ilçe sakinleri olmak üzere sosyal medya üzerinden binlerce vatandaş duruma tepki gösterdi. Artan tepkiler ve konunun ulusal basında haber olması sonrası; Küçükçekmece Belediyesi apartopar açıklama yaptı. Malum parktaki işaretin “yanlış anlaşıldığını” - terör örgütünün sembolünün yapılması gibi bir niyetin asla söz konusu “olamayacağını” ve daha birçok gerekçeyi içeren bu açıklama kimilerini ikna etti kimilerini ikna etmedi...

Fakat olaya mantık dahilinde baktığınız zaman düşünüyorsunuz... Küçükçekmece yahu burası! Seneler sonra AK Parti'nin elinden aldığınız büyük bir ilçe belediyesi. Üstelik belediye başkanı da Karadeniz camiasının çok sevilen isimlerinden ülkesine bağlı, vatansever birisi. Kemal Çebi... Ne Kemal Çebi'nin ne Çebi soy isminin böyle bir şeye mahal verme imkanı yok. Hatta bana sorarsanız herhangi bir CHP'linin de böyle bir şeye mahal verme imkanı yooook. Pekii... Tüm bu imkansızlıklar içerisinde nasıl oldu da o parka YPG'ye ait bir sembol işlendi? Bu sorunun iki cevabı var.

Birinci cevap; Hakikaten park zeminini hazırlayan ekip bunun YPG işareti olduğundan bihaberdi. Veya YPG işaretini bilselerde söz konusu kendi işledikleri işaretin böyle bir imaya maruz kalabileceğini düşünmediler. Hani sahiden de ciddi bir saflıkla o parka öyle bir zemin işareti nakış ettiler.

İkinci cevap ise kötü... Birileri Küçükçekmece Belediyesi'ni oyuna getirdi. Birileri CHP'li belediyeyi gaflete düşürüp tam da siyasi iktidarın istediği gibi terör örgütleriyle ilişkilendirebilecek bir malzeme vermek istedi. Birileri CHP'li ve Karadenizli belediye reisi Kemal Çebi'yi zor durumda bırakmak istedi. Ve hatta birileri düğmeye bastı...

Bu konu mutlaka aydınlatılmalı. Hatta ben tam da bunu yazarken şimdi önüme düşen bir haber diyor ki;

Küçükçekmece'deki park soruşturması kapsamında belediye başkan yardımcısı ve park bahçeler müdürü görevinden uzaklaştırıldı. İstanbul Valiliği'nden yapılan açıklamada, "Küçükçekmece Belediyesinin İstasyon Mahallesinde bulunan Atatürk Parkı'nda tamamlanan yenileme çalışmaları neticesinde bazı yer döşemelerinde 'PKK terör örgütü sembol ve renklerinin kullanıldığı yönündeki ihbar, şikayet ve mahallinde yapılan tespitler üzerine', söz konusu materyallerin Kaymakamlıkça kaldırılması sağlanmıştır” denildi...
 

Yani öyle görülüyor ki; bu olay sahiden de araştırılması gereken ve başlıkta da sorduğumuz gibi “Küçükçekmece'yi kim oyuna getirdi?” diye sorulması gereken bir hadise halini almıştır...

Hatta bu konuya dair sosyal medyada en çok gündeme getirilen iddialardan biri de Küçükçekmece Belediyesi'ne bu hadise öne sürülerek, “kayyum atanabileceği” iddiası! Olur mu? Neden olmasın... Burası Türkiye! Adaletin gak, guk edildiği bir memleket. O yüzden Küçükçekmece Belediyesi'nin ve Kemal Çebi'nin bu olayı titizlikle çözmesi gerekecek.

Muharrem İnce sevimsizliği

Bakın inanın bu konuda yazsam mı yazmasam mı diye çok düşündüm. Dedim ki bari yazayım. Şimdi bir adam düşünün... Bundan birkaç sene önce cumhurbaşkanı adayı olsun. Ülkedeki muhalif kesimin topyekun desteğini arkasına alsın. İyi de bir oy toplasın. Herkesin gözünde nezdinde; “Elbet bir gün buluşacağız” şarkılarıyla anılsın...

Amaaaaaaa!

Aylar sonra, seneler sonra; aynı muhalif kesimin büyük bir kısmı tarafından sevimsiz görülsün, persone non grata (istenmeyen adam) ilan edilsin. Sahi bu niye böyle oldu?

Ben söyleyeyim...

Muharrem İnce; ben yoksam tufan dedi! Ben, ben, ben dedi. Öyle bir ben, ben demeye başladı ki politika malzemesi yaptığı bencilliğiyle;

Düne kadar kendisinin önünü açan partili arkadaşlarını bile Melih Gökçek vs gibi insanlara malzeme verecek ölçüde vurmaya başladı!

Bana göre kendisi Türk siyasetinde Mustafa Sarıgül'le birlikte sevimsizler sıralamasında liderlik savaşı vermektedir.

Ha Anadolu Hareketi ha Değişim Hareketi...

İnce ince silinip gitmekte her ikisi de...

Bülent Zeren'in sağlık durumu

Şu sıralar bölge gündemine dair bana en çok gelen sorulardan biri de Avcılar Belediye Başkan Yardımcısı Bülent Zeren'in sağlık durumunun nasıl olduğuna dair... Hemen söyleyeyim Zeren ikinci kez koronavirüs tanısı aldı ve bir süre hastanede tedavi gördü. Fakat şu an sağlık durumunun iyi olduğu ve sıhhat topladığını söyleyebiliriz. Kendisine geçmiş olsun diliyor, görevine sağlıklı bir şekilde devam etmesini temenni ediyorum.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Anıl Boduç Arşivi