“İki göz oda, bir de çocuk” dönemi artık bitti

Uzman psikolog Ramazan Saygın Şimşek’in klinik ve danışan tecrübelerinden faydalanarak kaleme aldığı Kadın Hisseder, Erkek Fark Etmez, ilişki sorunlarındaki büyük resmi görmek adına “kadın ve erkek yaradılışındaki” farklılıkları aktarırken; kadın erkek ilişkilerini yalın ve anlaşılır bir dille irdeliyor. Eser, eğlenceli ve sıcak yaklaşımıyla keyifli bir okumayı hedefliyor.

Kadınlarla ilişkilerinde ne yapacağını, nasıl davranması gerektiğini bilmeyen erkekler ve erkeklerin sadece kendi yorumladıkları kadar olduklarını düşünen kadınları masaya yatıran kitap okura, içeriğinde yer alan testler ve vaka örnekleriyle de kolay bir anlatım sunuyor. Sorunlar kadar sorunsuz giden ilişkilerin de didiklenmemesi gerektiğini söyleyen Ramazan Saygın Şimşek bunu çarpıcı bir örnekle açıklamayı da ihmal etmiyor: “Kırkayağa sormuşlar; “Nasıl yürüyorsun?” diye. Kırkayak düşünmüş, düşünmüş, bir daha da yürüyememiş. Demem o ki iyi giden şeyleri kurcalamayın.”

Günümüzde bir ilişkiyi yürütebilmek için kadının da erkeğin de duyguları anlama, duygu ve davranışları yönetebilme, empati, kadın ve erkek psikolojisi, etkili iletişim, çocuk gelişimi, cinsellik konularında daha fazla donamıma, beceriye, bilgiye ihtiyacı olduğundan bahseden Şimşek, iki göz oda, bir de çocuk" döneminin artık sona erdiğini ve özellikle evliliğin bu özellikleri taşıyan iyi bir donanım gerektirdiğini belirtiyor. 
Anne ve babalardan bize aktarılan bilgi ve donanımların da günümüz ilişkilerinde ihtiyacı karşılamadığını söyleyen yazar, çözülemeyen sorunların ilişkinin üzerinde kara bulut gibi gezdiğini ve bu kara bulutları dağıtacak üç ögeye ihtiyaç duyulacağının altını çiziyor: Denge, derin iletişim ve anlamlı bir bağ kurmak…

İlişkilerin de tıpkı devletler, doğa ya da beden gibi bir sistem içinde hareket ettiğinden yola çıkan Kadın Hisseder Erkek Fark Etmez, o sistem içinde ilişkilerin döngüsel, canlı, eşikleri olan, değişim ve denge arayan bir yapıya ihtiyacı olduğundan bahsediyor. 
İlişkide cinsellik, arzular, cinsel doyum, güveli bağlanma, aldatma ve aldatılma, kıskançlık ve iletişim üzerine konu başlıklarıyla ilerleyen eser, karşınızdaki insanı ilk gördüğünüzde nasıl değerlendirmelisiniz, bencil olduğunuzu nasıl anlarsınız, kıskançlık ama nereye kadar gibi bir ilişkideki kritik konuları da ele alıyor. 

Uzman psikolog Ramazan Saygın Şimşek’in yıllara yayılan deneyimlerinden oluşan kitap, henüz kendine bir yol arkadaşı bulamamışlara, ilişkisinde sorun yaşayanlara ve önemli bir eşiğin başlangıcında olanlara da bir rehber niteliğinde. 
 

Kitaptan çarpıcı sözler

    Eşe yapılan haksızlıkların kefareti bir gün ödenir, siz ödemezseniz de çocuklar öder.
    Ne yaparsan sana geri döner. Ekilenler biçilir. Şimdi olmasa bile daha sonra, aynı şekilde olmasa bile farklı bir şekilde...
    Bir ilişkiye başlamanın ilk kuralı, diğer ilişkileri sınırlamaktan geçer.
    Evlenmek demek aynı zamanda alan belirlemek, diğer kadın/erkekle duygusal ve cinsel yakınlaşmaya sınır koymak demek değil midir?
    Mutluluk denilen şeyi artık net olarak anlıyoruz: Başarı ile huzuru dengelemek.
    Eski defterleri kapatmadan yeni sayfa açmayın. Yeni bir sayfa açtıysanız da eskileri kapatın. Eskilerin enerjisi yeni sayfanıza bulaşır.
    İlişkiler şüphe üzerine değil, güven üzerine kurulur. 
    Dervişe sormuşlar; “Mutluluk nedir?” diye. Derviş, “İnandığım yolda, inandığım kişiyle birlikte yürümektir,” demiş.