Akay Tambulut: Dar gelirli çürük binada yaşıyor!

Akay Tambulut: Dar gelirli çürük binada yaşıyor!
İş insanı Akay Tambulut, büyük İstanbul depremi öncesinde Avcılar'da çok az sayıda binanın dönüştüğünü söyledi. Kooperatiflerin dönüşümünün yolunu açan bir plan çıktığını ifade eden Tambulut, "Avcılar'ın tamamını kapsayan bir hak yok. Bu plan tek başına yeterli olmayacak. Dönüşenlerde maddi durumu iyi olanlar veya arsası büyük olanlar. Asıl dönüştürmeyi istediğimiz dar gelirli vatandaşlar maalesef dönüşemiyor" dedi.

Akay Tambulut Damga ‘ya konuştu. Dar gelirlilerin kentsel dönüşüme güvenli konutlarda yaşayabilmesi için yaptığı önerilerle gündeme gelen Tambulut, Avcılar'daki sadece kooperatif binaları için mevcudu koruyan plan notu değişikliğinin yeterli olmadığını söyledi. Avcılar'da dönüştürülmesi gereken hasarlı 7000 bina olduğunu dile getiren Tambulut, "Maalesef son bir senede 200 bina yenilenebildi, Bu 7000 binanın hızlıca dönüşümü için yüzde 25 imar artışı olması gerektiğini söyledik. Ama kabul ettiremedik" dedi. 


Avcılar'da Belediye Başkan aday adayı oldunuz. Aday olamamaktan kaynaklı Turan Hançerli ile kişisel bir sonunuz var mı? Tabi doğal olarak belediye başkanı adayı olmak istediğiniz için Turan Hançerliyi yetersiz mi buluyorsunuz, varsa ondan dolayı kızgınız lığınız mı var?

Beni aday yapmayan Turan Hançerli değildi. Dolayısıyla Turan Hançerli ‘ye niye kızayım, aday yapmayanlara kızmam lazım bu durumda. Tabi bu işin esprisi, böyle bir şey söz konusu değil. Seçimler yeni oldu, 3.5 sene sonra bir daha seçim olacak. Zaman hızlı geçiyor ama biz geçen sene başlattık kastettiğiniz platform çalışmasını, 4 sene öncesinden kimseyle kavgaya girmek mantıklı değil. Böyle bir şey zaten söz konusu bile değil.


Yetersiz bir belediyecilik, ben olsam diye başladığınız cümleler var mı?

Ben sadece kentsel dönüşüm noktasında söz söylemek isterim. Kentsel dönüşüm konusu Avcılar'ın en önemli konusuydu. Depreme hazırlıklı olmaması en vahim meseleydi. Ben aday adaylığı sürecimde de en önemli yere bunu koymuştum. Hatta kentsel dönüşümü ele alacağız dediğimizde eleştiri geliyordu. Gelir gelmez ranta mı kapı açacaksınız şeklinde. Biliyorsunuz bizim partililerin tırnak içerisinde söyleyeyim, biraz önyargıları vardır kentsel dönüşüme. Dolayısıyla aday adaylığı sürecinde bunu çok önemsiyordum. Belediyemizin bu konudaki çalışmalarını merak ettiğimden Başkan ile bunu konuştum zaten. Önerisini değiştirmeye çalıştım 3-4 görüşmemde. Değişmediğini görünce de olması gerektiğine inandığım kendi çözüm önerilerimi sundum, yani dar gelirli halkın kısmi imar artışı isteyerek maliyetini düşürmek istemesini doğru buldum. Mevcut plan değişikliğini tabi ki yeterli bulmuyorum, 1.5 yıl içerisinde çok sınırlı sayıda(240 adet) bina dönüştü. Dönüşenlerde maddi durumu iyi olanlar veya arsası büyük olanlar. Asıl dönüştürmeyi istediğimiz dar gelirli vatandaşlar maalesef dönüşemiyor.

O zaman niye kentsel dönüşümle ilgili çalışma yapıldı ki? Bu konuda yapılan dönüşümlerden söz ediliyor, ne yaptılar öyleyse?

Turan Başkan'ın önerisi kooperatifler için yeniden inşaat başlangıç zamanındaki haklarının verilmesiydi, talep buydu. Bu binalar yıkıldığı zaman evet aynısı yapılamayacaktı. Büyükşehir'e ilçe meclisi bir plan gönderdiğinde onun geçmesi aylar belki de yıllar alıyor. Bizim ilçe belediyemizin 20 seneden sonra depremle ilgili sadece kooperatifleri ilgilendiren bir hak kazanmış olsa da Avcılar'ın tamamını kapsayan bir hak yok. Bu plan tek başına yeterli olamayacak sorunumuza çözüm sunmayacaktı, Kooperatifler için de vatandaşın binasını yenilemesi için 200 bin lira veya daha fazla vermesi gerekecekti. Ama nasıl verecekti? Zaten bu sebeple plan değişikliği ile dönüşüme giren kooperatif sayısı şuana kadar birkaç tane olabildi.

İmarla ilgili ruhsat ücreti veriliyor mu? Geçmişte insan binasını yıkıp revize ederken ödüyor muydu bunu?

Riskli yapılar zaten yasa gereği 2012'den beri kentsel dönüşüm kapsamında inşa edilirse imar için ruhsat ücreti ödenmiyor. Biz kısaca dedik ki kooperatiflere aynı binayı yapacaksak, vatandaşın bu parayı ödemeyeceği için yüzde yirmi beş imar artışı olsun.

Hançerli bunu niye istemedi? Siz bir cadde üzerinde kentsel dönüşüm yaparken bin konutlu bir yeri bin iki yüz elli konut yapacaksınız. Yüzde yirmi beş olursa bu kente bir yük değil mi?

Yük ama. Biz konuyu derinlemesine analiz ediyoruz. İlçemizde hasarlı, sorunlu 7 bin bina var. 7 bin binada 40 bin konut var. 40 bin konutta 120 bin insan yaşıyor. Şimdi bu insanlara ilave bir hak tanınmıyor. 20 yıldır olduğu gibi bu binaların bu şartlarda gene dönüşemeyeceğini biliyoruz. Önceliğimiz bu insanlar olmalı. Ben yüzde 25 imar artışının doğru olacağını düşünüyorum. Bakın 40 bin konutta 120 bin insan yaşadığını düşünelim. Bugün 450 bin nüfusumuz var yapacağımız plan değişikliğiyle nüfusumuz 480 bine çıkacak. Yani 30 bin kişi artacak. E bu zaten birçok yerde yapılıyor. Dolayısıyla böyle bakınca bir sakınca görmüyorum.

Peki, bunu belediye başkanı anlamayacak bir kapasitede mi?

Siz bana katılıyor musunuz?

Hayır, ben sadece dinliyorum sizi.

Tamam, o da sadece dinlemiş işte sizin gibi. Demek ki sizin gibi bakıyor. Şimdi bazıları ada bazlı dönüşüm diyor, 20 sene zaman geçmiş 20 sene sonra ada bazında dönüşüme gitmek sıkıntı oluyor. İnsanlar bir araya gelemiyor. Ciddi bir sıkıntı ortaya çıkıyor. O yüzden ben 25-30 bin nüfus artma pahasına riskli yapılar için kısmi imar artışı yapılarak bir an önce bu yapıların dönüşmesini doğru buluyorum.

AKAY TAMBULUT

Anlattığınız anlamda tamam ama kot farkı vs. önemli değil mi?

Yani imar yönetmeliğine uygun işler yapılması önemli. Son 2 ay içerisinde ilçe belediyesi bir yorum yaparak, bahçe katını fazladan imar hakkı olarak vermeyi düşündüler bu vatandaşı da rahatlatacaktı

Ama yapılmıyor bu galiba şu an değil mi?

Evet, işte en başta onu söyledim. Bakın başa alalım. Benim istediğim %25 imar artışını üstü kapalı yapmak istediler. Sonra da bu geçirdiğimiz planla olmuyor yapamıyoruz dediler. 

Mevcut bu planlarla dönüşüm var mı peki?

Var ama az. Mesele dar gelirlinin evini dönüştürmek. Onlar dönüşemiyor. Son 1 yılda dönüşebilen bina sayısı 200. Turan başkan, 11 bin bina dönüşüme uğramalı diyor biz de bu rakam daha yılda 200. Siz düşünün. Dönüşüme girmeyi düşünen birçok bina var ancak rakamları duyunca vazgeçmek zorunda kalıyorlar. Şimdi kentsel dönüşüm yapılıyor,  1982’den beri var olan mevcut plan üzerinden, Müteahhit Hançerli ‘ye teşekkür ediyor. Yahu bu plan zaten 82’den beri var. Neye teşekkür ediyorsun. Böyle şey olur mu? Vatandaş dişinden tırnağından artırmış para veriyor binayı mevcut şartlarda dönüştürüyor teşekkür edilecek biri varsa o’dur. Müteahhitlerin kendisiyle anlaşmak isteyen belediye kentsel dönüşümün aracı kurumu olmak istiyor ve yüzde 3 bir hizmet faturası kesiyor.

Neye göre kesiyorlar?

Toplam iş bedeli üzerinden yüzde 3 almak istiyorlar. İşte ben hiç vermediğim için ne kadar veriyorlar bilmiyorum. Yani sonrasında hep yanınızda olacağız diyorlar, vatandaşa söz veriyorlar. Vatandaş da kafamız rahat olur diye düşünüp, müteahhitte anlaşması için sakınca yok diyor. Bu tamam ama keşke bunu şeffaf hale getirseler. Şeffaf hale getirirlerse hizmet bedeli olabilir. Kentsel dönüşümü hızlandıracaksa çok iyi. Ama bunun yerine tersi yaklaşımlar sergilersen hiç iyi bir şey olmaz.

Kentsel dönüşüm yavaş ilerliyor değil mi?

Evet. 1 yılda 200 bina dönüştürüldü. Hançerli bazen 900 diyor ama o 2013'ten beri 900. Son 1 yılda 200. Çünkü kentsel dönüşüm işe dönüşemiyor. Herkes kentsel dönüşüm yaptırmak istiyor. Çünkü binadan çatır çutur ses geliyor. Ama iş paraya gelince vatandaş 250 bin lirayı duyunca boynu bükük bir şekilde ayrılıyor. Bu gerçekten kabul edilmesi zor bir manzara.

Peki platformunuz?

Bizim platformumuz söz konusu imar planı geçince çalışmalara ara verdi Çünkü o plana muhalefet ediyorduk ve değişmesini istiyorduk. Bizim için mevcut plan geçince itiraz etmenin bir anlamı kalmadı.

Bu şekilde hiç mi oluru yok?

Yani ben 20 yıla yakındır inşaat sektöründeyim. Öneride bulundum. Bunun da doğru olduğunu düşünüyorum. Hem bu ilçede yaşıyorum hem inşaat sektöründeyim. Dolayısıyla öneride bulunmam çok tabii. Ama ben bu plan dâhilinde çözüm olmaz deyince herkes siyasi bakıyor. Siyaset maalesef böyle bir şey. Yüzde 25 imar artışı istiyorum hemen; “Akay Tanbulut yüzde 25'i kendi için istiyor” diyorlar. Arkadaş bunu dar gelirli vatandaş için istiyoruz benimle ne alakası var Sanki bütün Avcılar binasını dönüşüme bana mı verecek serbest piyasa ve rekabet ortamında kim kiminle isterse onunla çalışır ve isteyen istediği yerde iş yapar? Vatandaş rahatlasın istiyoruz biz. Ama na’tılar benim ne dediğime bakmadılar, kim olduğuma baktılar? Akay dediler, siyasetçi dediler. Ben de dedim ki; siz yüzde 25 imar artışını verin. Ben inşaat yapmayacağım. Şimdi AK Partili, CHP'li arkadaşlar diyor ki niye Akay inşaat yapıyor. Arkadaş imar artışı olur ise yapmayacağım dedim. Hadi yüzde 25 geçsin tamam gene yapmayayım. Düşünebiliyor musunuz? Ben inşaatçıyım önerim kabul edilmiyor. Ve buna rağmen inşaat yapmam sorun oluyor. Bu bir sıkıntı.

Kim diyor size bunları? İnşaat yapın, yapmayın diye.

İsmi vermeye gerek yok. Herkes kendini bağlar.

Mevcut projeleriniz var mı?

Şu an devam eden inşaatımız yok ama yapacağız.

İnşaat dışında var mısınız?

Gıda sektöründe ve otomotiv sektöründe çalışıyoruz. Şirketlerimiz var.

AKAY TAMBULUT

Erken seçim olur mu? Niye birçok yeni parti var?

Ama hepsi birbirine benziyor. Yani mezhep üzerinden, dil üzerinden, Atatürkçülük üzerinden milliyetçilik üzerinden siyaset yapılmasın. Bunlar eski söylemler. Sürekli eski Türkiye söylemleriyle ilerleme olacağını düşünmüyorum. Vatandaş için önemli olan gayri safi milli hâsıla, gelir ve ekonomi demokrasi eğitim seviyesi Bunları kimse konuşmuyor.

Peki, umutlu musunuz?

Ben yeni nesilden umutluyum. Bugün 12 yaşında olan çocuklarımız yetişkin olduğunda ben; şimdikiler gibi “Bu Aleviymiş, bu Kürt’müş” demeden siyaset yapacağını düşünüyorum. Bu konuda vatandaşın da talebi olacak. Talep oldukça arz da olacak. Çünkü artık sığ tartışmalardan sıkıldık. İnsanlar namuslu becerikli, akıllı insanlar tarafından yönetilmek isteniyor.

Peki, siyaseti olumsuz değerlendiriyorsunuz. Ama ekonomik olarak düzelir diyorsunuz. Siyaseten umutsuz olunca ekonomik olarak nasıl umutlu oluyorsunuz?

Biz gelişmekte olan bir ülkeyiz. Avrupa'da negatif bir algı varken biz daha pozitifiz. Tamam dengelerimiz de şaşma var. Ama tüm dünya ekonomik olarak bizim gibi zorda. Yani pandemi süreciyle herkes bir kriz yaşıyor. Ülkenin mevcut sorunları ise tamam. Ama ekonomik göstergelerimizle mevcut durumumuz bağdaşmıyor. Her şey kayıt altında olsa Bizdeki gayri safi milli hâsıla 20 bin doların altına düşmez diye düşünüyorum.

Siz çok zenginsiniz herhalde?

Hayır değilim, bakın otomotive bakın. Ciddi bir fiyat artışı var. Ama Avrupa'da en fazla araba alan millet gene biziz. Yüzde 40 yüzde 25 araçlar pahalı satılsa da araç satışlarında artışı var.

Pandemi sürecinde toplu taşımayla insanlar işine gitmek istemediği için olabilir mi?

Olabilir ama araba, ev satışları da patlıyor. Rakamlardan da biliyoruz. Fiyatlara yüzde 30 zam geldi ama hala ev satılıyor

Ama 83 milyon içinde 20 milyon insanın iyi olması. İyi mi?

Pandemi dönemi için iyi.

İyi de bu 20 milyon zaten varlıklı. Hollanda nüfusu kadar sizin zengin bir 20 milyon tabakanız var. Onların iyi yaşaması çok normal...

Tamam, ama bu kişilerin gerçek gelirini görsek gayri safi milli hâsıla da artardı. Kimi kimse vergisini gerçek ölçüde ödemiyor, gelirini göstermiyor, Böyle şeyler de yaşıyoruz. En son torba yasa vardı. Torba yasadan birkaç madde çıkarttılar. Neydi o. Tapunuzun gerçek bedeli üzerinden gösterilmesi konusu. Normalde haklı bir maddeydi ama olmadı. İnsanlar aldığı pahalıya aldığı bir şeyi ucuz gösterip yüzde 4 vergi ’den kaçıyor ve devlet ’de bunu biliyor ve göz yumuyor

Asgari ücretli adam nasıl kaçırsın?

Tamam, onların öyle bir şansı yok. Ama 5-6 bin kazanan gelir grubu da bunu yapıyor.

Ama bu da yüksek bir gelir değil...

Elbette öyle. Fakat vergi kaçırınca, şeffaf olmayınca bunlar ekonomiye yansır hale geliyor.

Bir de İstanbul’da vergi ödeyenler sıralamasında dokuzuncu olmuşsunuz?

Yani dokuzuncu oldum nasıl oldum. Türkiye'de kimse vergisini ödemiyor. Ben 20 milyar lira vergi ödemişim. Benden çok iş yapan insanlara bakıyorum. 1 milyar vergi ödemiş. Bu nasıl oluyor? Biz dükkân satışlarını 4 bin göstermişiz mesela 10 bin satan adam 3 bin diyor. Ona göre vergi ödüyor. Bunu bir de övüne övüne anlatanlar var. Ben bu insanların yüzüne söylüyorum milleti dolandırıyorsunuz diye. Ama devlet de bunu görüyor

Yüzde 18 KDV yüzde 1’e  indirilmesi

Kentsel dönüşüme devlet nasıl katkı sağlayabilir?

17 Ağustos 1999 Depremi’nin yarattığı acıların tekrar yaşanmaması amacıyla, İstanbul için hayati önem taşıyan riskli yapıların dönüşümünün hızlandırılması hayati önem taşımaktadır. Bu konutların yeniden yapım işinde KDV oranının yüzde 18’den yüzde 1’e düşürülmesi olumlu olarak katkı sağlayacaktır. Devlet kentsel dönüşümü hızlandırmak, insanların güvenli konutlarda yaşayabilmesine olanak sağlamak amacıyla kredi veya kira desteği gibi bazı teşvikler vermektedir. Ancak hasarlı konutta yaşayan bir vatandaş 6306 sayılı Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanun kapsamında konutunu zorunlu olarak boşaltmış olsa bile yapısını yenilemek için herhangi bir yapım firmasına başvurduğunda karşısına yüzde 18 gibi yüksek bir KDV çıkmaktadır. Bu da vatandaşın, çok yüksek bir KDV ödediği için daha fazla para ödemesine sebep olmaktadır. Ekonomik olarak zor durumda olan insanlar hasarlı konutlarda yaşamaktadır dolayısı ile küçük meblağlar bile çok önem arz etmektedir. Bu sebeple riskli yapıların daha düşük bir KDV oranı ile yenilenmesi mümkün olabilir. Zaten dediğim gibi birçok alanda teşvik var. Yüzde 18 yerine yüzde 1 KDV uygulanacak olması vatandaşımızın cebinden daha az para çıkmasını sağlayacağı için riskli yapıların dönüşümünü hızlandıracaktır.

Ekonomi  kötü ama toparlanabiliriz

Ekonomi nasıl sizce?

Ekonomi kötü. Yunanistan meselesini tehlikeli buluyorum. O konu bir tık öteye geçerse dışarıda sıkışırız. Pandemi sürecini atlatabilirsek, aşı bulunursa ki aşı bulunacak. Trump da ABD'deki seçimlerden önce bunu dünyaya yaymak istiyor. Yani aşı bulunur, pandemi süreci biterse Türkiye yapısal sorunlarına rağmen toparlar diye düşünüyorum. Enflasyon düşer, biraz düzelme yaşayabiliriz. Ben bir CHP'liyim. Ama objektif bakarsak Türkiye'de 2018'de neler yaşadı. Ekonomi daha toplanamaz dedik ama 1 yıl sonra 7,15 olan doların 5'e düştüğünü gördük dimi. Enflasyonun düştüğünü gördük. Sonra da pandemi yaşandı. Türkiye'nin kırılgan noktaları var ama avantajları var. Türkiye dinamik yapısıyla uluslararası piyasada marjinal bir pozisyona düşmezse gelişme kaydeder.

AKAY TAMBULUT

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.