Burak Oğraş'ın babası Murat Oğraş: Oğlumu öldürdüler!

Burak Oğraş'ın babası Murat Oğraş: Oğlumu öldürdüler!
Antalya’daki Rixos Otel’de staj yaparken şüpheli bir şekilde hayatını kaybeden 16 yaşındaki Burak Oğraş’ın babası Murat Oğraş Damga'ya konuştu. Oğlunun öldürüldüğüne inanan acılı baba, olayla ilgili başlatılan soruşturmada, 6 şüpheliden 4’ünü kendi çabasıyla tespit ettiğini, bu kişiler hakkında gözaltı işlemi ve ifadeleri alındıktan sonra takipsizlik kararı verildiğini söyledi.

İş insanı Fettah Tamince’ye ait Antalya’daki Rixos Otel’de staj yaparken şüpheli bir şekilde hayatını kaybeden 16 yaşındaki Burak Oğraş’ın katillerinin yargılanması için hukuk mücadelesini sürdüren baba Murat Oğraş Damga’ ya konuştu. Acılı baba Oğraş, olayla ilgili başlatılan soruşturmada, 6 şüpheliden 4’ünü kendi çabasıyla tespit ettiğini, bu kişiler hakkında gözaltı işlemi ve ifadeleri alındıktan sonra takipsizlik kararı verildiğini söyledi. Olayın çabaları sonucu kamuoyuna yansıdığını belirten Oğraş, "Dosyaya takipsizlik kararı veren savcı kendi verdiği karara 2019 Kasım ayında Bakanlığa yazı yazarak "kamu yararına takipsizliğin kalkması gerekmektedir" diye görüş bildirmesine rağmen, Adalet Bakanlığı hiç gerekçe göstermeden takipsizliği kaldırmadı" ifadelerini kullandı.


Savcıı, 'cinayet' dedi

Anlattığı her şeyin resmi belgelerinin mevcut olduğunu belirten Oğraş, "Oğlum 5 aylık zorunlu staja Antalya’da bulunan Fettah Tamince’ye ait Rixos Oteli’ne gönderildi. 5 aylık stajın bitimine 15 gün kala oğlumun ölüm haberini aldık. Oğlumun cenazesini almaya gittiğimde şüpheli ölüm olduğunu ve cüzdanını, şortunu ve tişörtünü teslim ettiler bana. Onun dışında hiçbir şeyi yoktu. Cüzdanında 1 lira seksen kuruş parası vardı. Oğlum her görüştüğümüzde para biriktiriyorum diz üstü bilgisayar alacağım diye söylüyordu. Oğlumun cep telefonunu istediğimde polisler cep telefonunu bulamadıklarını söylediler ve bugüne kadar da cep telefonu bulunamadı. Öldürüldüğü gece 23.53’de sinyali kesilmiş, tüm arama ETS kayıtlarına rağmen bulunamadı. Bunun dışında o gün oğlumun öldürüldüğü gün nöbetçi savcı olan şu an CHP Antalya Milletvekili Rafet Zeybek'le görüştüm bir iki defa. Kendisi bana ilk görüşmemde bu olay bana intikal ettiğinde bunun bir cinayet olduğunu anlayarak şüpheli ölüm raporu düzenlediğini ve savcılığa teslim ettiğini beyan etti. Dosyanın verildiği ilk savcı Ümit Yaşar Özdemir hiçbir şey yapmadan dosyayı bekletti ve 1 yıl sonra emekli oldu. Ve 9 yıldır dosyamıza bakan ikinci savcı Haki Çeliker bu cinayetin aydınlatılması için çok istekliydi fakat daha sonra ne olduysa bu isteği kayboldu, bize karşı olan tavırları değişti" açıklamasında bulundu.


78 sayfalık bir rapor

Savcılığın doysyı kriminale gönderdiğini belirten Baba Oğraş, "Kriminal 78 sayfa bir rapor hazırlayarak başsavcılığa teslim etti. Rapor bizde mevcut, sonuç bölümünde de oğlumun intihar etmediği ve öldürüldüğü yazmakta. Oğlumun cinayetinin bulunması için ilk günden bu yana yoğun bir çaba içine girdim. Dosyamızda 6 şüpheli var. Bunun 4’ünü ben tespit ettim ve kendi çabalarımla dosyaya cinayet şüphelisi olarak girdiler. Sürekli Antalya’ya gittim. Antalya’ya gittiğimde savcı dışında Asayiş Şube ile de görüşmeye gidiyordum. Dosyamıza bakan polislerin ilgisizliği bize karşı olan tavırları çok dikkat çekiciydi. Örneğin o dönem oğlumun öldürüldüğü dönemdeki Asayiş Şube Müdürü Nurullah Güler; 15 Temmuz darbe girişiminden sonra FETÖ’den ilk yakalanan ve görevden atılarak cezaevine konan polis amirlerinden biri. Her gittiğimde cinayet büro amiri bana sürekli yanından ayrılırken Emniyet Müdürü ile görüşmem için telkinde bulunuyordu. Bunu o dönem anlayamadım. O dönemki Emniyet Müdürü, Antalya Emniyet Müdürü Ali Yılmaz benimle görüşmeyi her seferinde reddetti. Sonra basından bu Emniyet Müdürü’nün emekli olup Rixos Otel Yönetim Kurulu Direktörü olduğunu öğrendik" dedi.

FETÖ CİNAYETİ KAPATMAYA ÇALIŞTI

FETÖ'nün oğlumun cinayetini kapatmaya çalıştığını iddia eden Murat Oğraş, "Fakat bizim yoğun çabamızdan dolayı bunu başaramadılar. Savcı bu 6 cinayet şüphelisini 2014 yılında mevcutlu karşısına getirip hiçbir çelişkiyi sormadan, kriminalin üzerinde ısrarla durduğu şüphelilerin yalan söyledikleri, görgü tanığı var görgü tanığının beyanlarını, haberleşme kayıtlarında şüphelilerin yalan söyledikleri ve birçok çelişkiyi sormadan bu kişilerle ilgili takipsizlik kararı verdi. Fakat sürekli basında duyurmamız siyasilere ulaşmaya çaba göstermemiz fazlasıyla rahatsız etti savcıyı ve kendi verdiği takipsizlik kararını 2019 Kasım ayında Bakanlığa yazı yazarak, "kamu yararına takipsizliğin kalkması gerekmektedir" diye görüş bildirdi. Fakat Adalet Bakanlığı hiçbir gerekçe göstermeden şüphelilerle ilgili bu takipsizliği kaldırmadı. Aynı savcı geçen yıl baş şüphelilerden ikisini sorgulayan, sorgulamak için polise yazı yazdı yaptıkları bu girişimden dolayı. Çünkü hiçbir zaman kapatamayacaklar. Benim oğlumun katilleri yargılanana kadar ben oğlumun cinayetinin peşini bırakmayacağım. Söyleyeceklerim bundan ibaret. Biz sadece adalet istiyoruz, başka hiçbir talebimiz yok" diye konuştu.

DİLEK BOZKURT

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum