Demokrasiye siyasi tuzak

Demokrasiye siyasi tuzak
CHP Milletvekili Turan Aydoğan TBMM'de görüşmeleri devam eden seçim yasasına sert eleştiriler getirdi. AK Parti'nin çok zayıfladığını, toplumun gönlünden düştüğünü belirten Aydoğan, “Ekonomik sıkıntılar nedeniyle kendi içlerinde bile kopmalar başladı. Bu nedenle seçim kanunuyla demokrasiye tuzak kurmaya çalışıyorlar. Hangi kanunu getirirlerse getirsinler, birinci parti olacağız” dedi

Flash TV'de yayımlanan Gülgün Feyman ile Beni İkna Et programına katılan TBMM Adalet Komisyonu Üyesi ve CHP İstanbul Milletvekili Turan Aydoğan, yeni Seçim Yasası hakkında açıklamalarda bulundu. 15 maddeden oluşan yasa teklifinin ilk 7 maddesinin TBMM'de kabul edildiğini belirten Aydoğan, “Seçim Yasası konusunda görüşmeler devam ediyor. TBMM'de bu konuda faaliyetler gece boyunca sürüyor. Bugün de devam edecek. Bizim planımız her koşulda demokrasidir. Her koşulda halk iradesinin TBMM'ye yansımasıdır. TBMM'nin açılışında Kuvay-i Milliye'nin yaratmış olduğu iradenin yansıması vardır. 23 Nisan 1920'den beri bu böyledir” dedi.


Bedelini ödeyeceğiz

Gülgün Feyman ve Mehmet Mert'in sorularını cavaplandıran Aydoğdu, “Biz yeni düzende neyi esas almalıyız? 2017'de zaten anayasa değişikliğe uğradı. AKP'liler yürütmenin güçlerinin ayrıştığını iddia ediyor ama öyle değil. Biz diyoruz ki önümüzdeki seçim döneminden itibaren bu sistemi değiştireceğiz. Güçlendirilmiş parlamenter demokrasiye geçeceğiz. Yürütme yasamanın içinden çıkacak. Böyle olursa yönetimde istikrar olur, temsilde adalet olur. Ama yürütmenin yasamadan çıkmadığı bir yerde demokrasi ve istikrar olmaz. Bu ortamda istikrar bahanesiyle baraj koymak neyin nesidir? Biz onlara diyoruz ki, 'sizin sisteminizde istikrar bir bahanedir.' AKP çok zayıfladı. Toplumun gönlünden düştü. Geçim sıkıntısı, ekonomik sıkıntılar nedeniyle kendi içlerinde bile kopmalar başladı. Şimdi bu nedenle seçim kanunuyla demokrasiye tuzak kurmaya çalışıyorlar. Hangi kanunu getirirlerse getirsinler, biz CHP olarak demokrasi adına ödememiz gereken bir bedel varsa ödeyeceğiz. Kurmamız gereken ilişkiler varsa kuracağız” ifadelerini kullandı.

Oyunu CHP bozdu

Yüzde 7 seçim barajının dünyanın çoğu ülkesinde olmadığını ifade eden Aydoğdu, “Yüzde 3 var yüzde 1 var ama yüzde 7'nin örnek bir yansıması yok. Bir Kırgızistan'da bir de Kazakistan'da var. Bu barajın bu sistemde olmaması gerektiğini düşünüyoruz. Güçlendirilmiş parlamenter sistemde ise bu baraj yüzde 3 olmalı. Demokrasiye herkesin katılımı sağlanmalı. Bu baraj küçük partileri yok etmeyi amaçlıyor, küçük partileri ittifaklara itme anlamı taşıyor. Bir de şu var. AKP'den kopan ciddi oylar ve oranlar var. Buradan kopan vatandaşlar AKP'ye dönmeyi de düşünmüyor. AKP de bunun bilincinde olduğu için böyle bir seçim kanunu çıkarıyor. AKP, partileri kapatıldığı zaman TBMM içinde milletvekilleriyle grup kurarak 2002 seçimlerine girdi. Türkiye'deki örgütlenmesini tamamlayamamışlardı. Eğer bu gündeme getirdikleri kanun o dönem olsaydı Meclis'e girme şansları yoktu. O tarihte bile irade doğru şekillensin diye CHP demokratlık gösterdi. Şimdi bunun son örneği İYİ Parti'nin Meclis'e girmesi. Geçmişte İYİ Parti Meclis'e girmesin diye de engeller çıkardılar, CHP bu oyunu bozdu ve milletvekillerini gönderdi. Şimdi bunları kaldırıyorlar. Meclis'te grup olması yetmez Türkiye'de belli sayıda kongre yapmanız lazım diyorlar” diye konuştu.


İrade gösteremediler

AK Parti'nin büyük bir korku içinde olduğunu savunan Aydağdu, “Şu anda ismini vermeyeyim de ilişkileri olan, geçmişten birbirlerini tanıdıkları insanların başka partilere gitmesinden ve Meclis'te yeni grup kurmalarının önüne geçmek istiyorlar. Burada aslolan şu; seçilmiş insanlar milleti temsil etme yetkisine zaten sahipler. Onları oraya zorlayan bir durum olduğu açıktır. AKP milletvekilleri maalesef bir yasanın tek bir maddesini değiştirecek bir irade ortaya koyamadılar. Tek adama bağımlı oldukları için orada kalıp duruyorlar” eleştirisnde bulundu.


Bizi küçük düşürdüler

Seçim Yasası'nın getireceği sorunları da anlatan Aydoğdu, “En büyük sıkıntı bu yasa seçim kurullarıyla oynayacak. Seçim güvenliğinin asla tartışılmaz olan yeri seçim kurulu başkanlarıydı. Ne zamana kadar 2019 İstanbul seçimine kadar. Sayın İmamoğlu'nun yanında günde 2 saat uyuyarak çalıştım. Bileğimizin hakkıyla, halkımızın desteğiyle İstanbul'u ilk seçimde anamızın ak sütü gibi hak ettik aldık. Burada her partiye oy veren insanlarımızın emeği ve reyi vardır. Hepsine teşekkür ediyorum. İstanbul seçimi bir Türkiye ittifakıydı. Önümüzdeki dönemde yürüyeceğimiz yolunda bir göstergesidir. O seçimi büyük bir hukuksuzlukla ortadan kaldırmak istediler. Türkiye'nin ekonomisine de zarar verdiler. Türkiye'nin seçim güvenilirliğini sarsarak bizi dünyada küçük düşürdüler. Halkımız vicdanıyla beraber bunları telafi etti. Ama o dönem seçim kurulu başkanlarına büyük baskılar yaptılar. Seçim kurulu hakimi bulunduğu bölgenin en kıdemli hakimidir. Şu anda olduğu gibi. Ama işte bu seçim kanununyla bunu değiştirmek istiyorlar. Seçim hakimlerini ele geçirmek, onlara üstünlük taslamak istiyorlar” dedi.

Birinci parti olacağız

“Bugün de seçim olsa yarın da seçim olsa CHP birinci parti olacaktır” iddiasında bulunan Turan Aydoğan, “Ekmeğin aslanın ağzında olduğu, 12 milyon işsizin olduğu neredeyse herkesin açlık sınırı altında çalıştığı bir ülkede iktidarın değişmesi sürpriz olmayacak. Biz ilk seçimden birinci sırada çıkacağız. AKP'nin halka sırtını dönmüş olduğunu görebiliyoruz. Millet de görüyor. Biz demokrasi isteyenlere alan açmak için mücadele veriyoruz. Bazı kesimler CHP'ye çok önyargılı olabilirler. Bunlara da değer veririz” diye konuştu.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.