Gazetemizi basanlar, meğerse gazetemizi korumaya gelmişler! Derler ki, "AK Parti Beylikdüzü Gençlik Kolları’ndan bir grup üyenin gazeteyi basacağını öğrendik. Engel olmak için geldik, ancak engel olamadık." Güçlü olanlara adalet lazım olmaz. Asıl arkasında iktidar olmayanlar için adalet lazımdır. Gün olur, bugün adalete ihtiyaç hissetmeyenler, adaleti mumla ararlar. Tarihe bakın yeter. 

Meğer gazetemizi basmaya değil korumaya gelmişler!
Gazetemizi basanlar adalet önüne çıktılar! Ah ulan ah ulan... Bu ikiyüzlülüğünüze...
Ah ulan ah ulan...
Kendinizden olunca görmezliğinize, hoşgörünüze, mazeret bulma arayışlarınıza...
Öteki olunca nefretinize, aşağılamalarınıza, yerin dibine batırmak için her türlü kelime cambazlığınıza...
Ah ulan ah ulan...
Düşünün biri pezevenk der, sıkışınca "TDK'da pezevenk demek yol göstericisi" demek diye küfrünü savunur.
Sonra bir gazetede çıkar "pezevenk" diye haber yapar, nefret kusarız.
Ah be kardeşim ah be...
Pezevenk demek , yol gösterici demek değil mi, neden kızıyorsun?
Nasıl birine "pezevenk"  demek hakkın değilse, biri de sana "pezevenk"  dediğinde susacaksın...
Bağırmayacaksın.
Kendine denilmesini istemediğini başkasına söylemeyeceksin...
****
Bundan tam 2 yıl 5 ay önce gazetemiz basılmış.
Bu gazeteyi 17 Aralık 2005 yılında kurmuşuz.
Tam tamına 14 yıldır çıkarıyoruz. 12 yıl boyunca günlük gazetede yazmış, haber yapmış, başında bulunmuşuz.
Toplam 26 yıldır günlük gazete yapıyoruz.
Bir gece yarısı, AVM'ye zorla girilmiş. Gazetemizin kapıları kırılmış.
20-25 kişilik güruh organize bir şekilde gazetemizi basmış. Yağmalamış. 
O saatte gazetede çalışan arkadaşlarımız olsa, darp edecekler karşılık verilse belki cinayet işlenecek.
Sonra da ellerini kollarını salla sallaya çıkıp gitmişler.
****
Gazetemizi kimler basmış? Beylikdüzü AK Parti Gençlik Kolları Başkanı Koray Acarlı ve yönetim kurulunda bulunan gençler. Gençlik kolları üyeleri... 
Tam iki yıl davanın açılması için çaba sarf ettik.
Takipçisi olduk. Nihayet dava açıldı.
Dün sabah mahkemenin ilk duruşması yapıldı.
****
Gazetemizi basan 20-25 kişi. Tespit ettiğimiz 15'e yakın isim.
AK Partililer gazetemize saldıran bu isimleri yakından tanıyorlar.
Herkes birbirini tanıyor. 
Gazetemize iki araçla ve kimileri yürüyerek gelmişler.
AVM'ye zorla girmişler. Güvenlik görevlilerini tehdit etmişler.
3. katta bulunan gazetemize yürüyerek çıkmışlar.
Dış kapıdan itibaren güvenlik kameralarında açık belliler.
Gazetemizi basanların, kırıp dökenlerin görüntüleri açık açık ortada...
Emniyet bunları bulamamış, tespit edememiş(!)
Adalet önüne sadece üç kişi çıkarılmış.
Üç kişi savcılık ifadelerinde ve mahkemede ne söylüyorlar?
Diyorlar ki; "Biz AK Parti Gençlik Kollarından bir grup gencin gazete basacağını öğrenince gazeteyi korumaya, olayı engellemeye gittik. Başkaları yapar, bizim üzerimize atmasın" diye...
Vay anam anam...
Mübarek güvenlik güçleri.
Emniyete haber vermek yok. Gençlik Kolları Başkanı ama, gazeteyi basan gençlik kolları üyelerini ve yönetimini tanımıyor.
Gençlik kolları üyelerine "durun yapmayın" diyor ama kimse gençlik kolları başkanını     tanımıyor.
AK Parti, İlçe Yönetimi, İl Yönetimi, İl Gençlik Kolları, AK Parti Genel Merkezi, emniyet güçleri de bu gençleri koruyor.
Hatta, gazetemizi basan ve organize eden gençlik kolları başkanını, il gençlik kolları yönetimine atıyor.
Yani ödüllendiriyor.
****
Şimdi bu gençler CHP Gençlik Kolları yöneticileri olsaydı.
Basılan gazetede iktidar yanlısı bir gazetenin merkezi olsaydı.
Ne olurdu? Neler yapılırdı? Gözaltına alınırlar mıydı?
Mala zarar vermekten, iş yerine izinsiz girmekten bugüne kadar dava sonuçlanmış olur muydu?
Kendisini AK Parti'ye yakın gören, üyesi ve gönül vermiş olanlar neler söylerlerdi?
Hatta iktidarın yetkilileri, parti yöneticileri, medya ne yapardı, ne yazardı?
****
Ah ulan ah...
Hangi dünya görüşüne yakın ya da hangi parti üyesi olursanız olun; İki yüzlü tutumunuzdan, kendinize olan bir haksızlıkta, adaletsizlikte 'kimse yok mu? nerede adalet, hukuk, demokrasi' diye bağırmanızdan nefret ediyorum.
Bir şey yanlışsa yanlış diyemeyecek miyiz?
Yanlış yapanları camia içerisinden uzaklaştıramayacak mıyız?
İktidara arkasını dayamış olanlar karşısında böcekleşecek, susacak, tırsacak mıyız?
CHP'li olanlar CHP'lileri, AK Partili olanlar AK Partilileri, MHP'li olanlar MHP'lileri iyi ya da kötü bir şeyde  olduğunda  fanatik bir şekilde savunmalarına, aklı ve vicdanı kullanmamalarına itiraz etmemeleri bunu kanıksamaları, normalleştirmeleri, birbirlerinden nefret etmelerini  seyredecek miyiz?
****
Herkes birbirinin yanlışını deveye, kendi yanlışlarını da pireye dönüştürüyorlar.
Karşıtımızın yanlışında ya da yanlış diye gördüğümüz şeyi büyütmeye, yandaşımızın yanlışında ise görmemezlikten gelmek için, mazeretler bulmaya, üç maymunu oynamayı tercih ediyor.
Bir gün yandaşı olduğumuzu koruyor, karşısına geçince de cellat oluyoruz.
Ortası yok mu?
****
Ah ulan Ah...
Çifte standartınız yerin dibine batsın. Yalanlarınızda... Körelmiş, taşlaşmış vicdanlarınızda...
****
AK Parti Beylikdüzü eski Gençlik Kolları Başkanı Koray Acarlı, savunmasında, "Siyasi geleceğim var. Ben siyasi geleceğimi risk eder miyim?"  diyerek gazetemizi basılmasını organize etmediğini iddia etti. Belki de kariyeri olacak, gazete basmayı organize etmek...
Sadece acı acı güldüm.
Yaşadığı sürece gazetemizin basılması, yağmanlanması o 20-25 kişiyi takip edecek.
Dün davada yargılan üç kişi öyle ya da böyle ceza alacak.
Adalet ve hukuk.
Er geç işleyecek.

Son söz: Yargılanmayan, haklarında soruşturmaya gerek olmadığına yönelik karar verilenlerin de adalet önüne çıkabilmesi için elimizden geleni yapacağız. Herkesin bir kez daha bunu bilmesini isterim. Hayatımızı geçindirdiğimiz gazetemize tecavüz edenler, arşivimizi yağmalayan, bilgisayarlarımızı ve çalışma ofisimizi kullanılmaz hale getirenler eninde sonunda adalet önünde hesap verecekler. Dün bunun ilk adımı atıldı. Sonrası da gelecek.