Bir ülkeyi bölmek yalnızca topla tüfekle olmaz, o ülkenin ahlakını, örf ve adetini baltalamak, yozlaştırmak bir ülkeye yapılabilecek en büyük kötülüklerden biridir. Her yeni yıl yaklaştığında ülkede telaşına düşülen milli piyango ve benzeri şans oyunları bizim ne tarihimize ne de değerlerimize yakışıyor. Yüzbinlerce vatandaşımız çoluğunun çocuğunun rızkını milli piyango, at yarışı, loto gibi zırvalara yatırıyor. Her birinin isminin farklı olduğu fakat totalde aynı şeye tekabül eden bu oyunlar milletimiz için hiçbir getirisi olmayan kafa karışıklıklarından ibarettir.
Tam bu noktada milletimizi yönetmek adına seçilmiş liderlerin söz sahibi olup, bu gidişe bir dur demeleri gerekiyor. Fakat bunun aksine ya kimseden ses çıkmıyor ya da perde arkasından bu oyunlar destekleniyor. Adına milli dediğimiz, milletimize hiçbir faydası bulunmayan bu tip oluşumların toplumun ahlakını kötü etkilediği yadsınamaz bir gerçektir.
Nasıl ki sınırlarımızı, vatanımızın bölünmez bütünlüğünü kanımızın son damlasına kadar savunuyorsak, ahlaki değerlerimizi ve toplumumuzun bekasını o denli düşünmeli ve korumalıyız. Sınırları içerisinde yozlaşmış bir toplumun ne kendine ne de bir başkasına faydası olamaz. Bu noktada gerek devlet erkanı olsun gerekse toplumun ileri gelenlerinin amaçlarına uygun hareket ederek doğruyu ve yanlışı milletimiz adına gözetmeleri gerekmektedir.
Bu anlamda bizleri en çok yaralayan konu, toplum adına seçilmiş insanların toplumu köreltmeye çalışan oyunlara izin verip bu oyunları millileştirmesidir. Şans oyunu adı altında elde edilen bu paralarda kim bilir kaç yetimin hakkı var? Her sene tekrarı yapılan bu algı operasyonlarının topluma verdiği zarar hiçbir para birimiyle düzeltilemez. Asgari ücretle çalışan vatandaşlarımızın evine ekmek almak yerine piyango bileti almasının önüne geçilmeli, toplumun her kademesine tasarruf ve faydalı öğretiler kazandırılmalıdır. Birey parayı kontrol gücüyle zenginleşir ve akabinde ülkesini zenginleştirir. Bu noktada fayda-zarar analizini vatandaş adına söz sahibi olan kişiler yapmalı, oturdukları koltuklarını amaçlarına uygun hareket etmeleri gerekmektedir.
Velhasıl millet olarak aklımızı bulandıracak, gündemimizi oyalayacak her oluşumu ekarte etmemiz, engel olmamız gerekiyor. Bize hiçbir işe yaramayan, koltuk oyalayan siyasiler değil, milletinin bugününü ve yarınını düşünen gerçek manada lider olabilmiş siyasiler gerek!
Ülkemizi ilelebet ayakta tutmak için ya güçlü, çağdaş, akılcı bir millet oluruz ya da tarih sahnesinden siliniriz!