Kadıoğlu'nun duvara toslaması yakındır, başlıklı köşe yazımızı 3 Mayıs 2016 tarihinde kaleme almışız.
Devamında da “Esenyurt Belediye Başkanı Necmi Kadıoğlu'nu nasıl bilirsiniz. Kiminiz Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a en yakın üç kişiden birisi olarak bilir. Kiminiz Emine Erdoğan'ın okul arkadaşı olarak bilir. Kiminiz AK Parti'nin İstanbul'daki kasası ve akil adamlarından birisi olarak bilir. Kiminiz Esenyurt'u ihya etti, Türkiye'nin en zengin bütçesi olan belediye yaptı olarak bilir. Kiminiz ise Esenyurt'u rezil etti, beton yığınına çevirdi, Esenyurt'u yaşanmaz hale getirdi olarak bilir” şeklinde devam ederek Necmi Kadıoğlu'nun üç dönemdir Esenyurt'a yaptıklarından bahsetmiştik.
Ve ayrıca; “Bırakın bölgemizi Türkiye geneli aklına İstanbul gelen Esenyurt'u olumsuz olarak örnek göstermeye başladı.
Çarpık yapılaşma. Keşmekeş. Yolu sokağı bozuk. Alt yapısı çökük.
Dışarıdan bakınca çevrecileri ve doğaseverleri isyan ettiren gökdelenler, iğrenç inşaat yapılaşması. Bütün bu durumlardan dolayı, adeta okullarda ‘bir kent daha nasıl rezil edilir’ başlıklı derslere geçecek bu kentin Belediye Başkanı şimdi elinde bulundurduğu güç sayesinde mafyavari tehditler savurmaya ve olur olmaz nahoş ifadelere başlamış...
Ona -çüş-, buna -hoşt-, şuna -it-, öbürüne -düt- diyen Esenyurt Belediye Başkanı Necmi Kadıoğlu'nun böyle devam ettiği sürece duvara toslaması muhtemeldir.
Bu duvar nasıl olur, kim olur, ne zaman olur, nerede olur bilemem...” demiştik. 
*
Derken; 14 Eylül 2017 tarihli yazımızda ise durum biraz daha netleşmiş ve bu defa; 'Necmi Kadıoğlu'nun koltuğuna kim oturur?' diyerek artık Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın 'Partinin menfaatleri her şeyin üstündedir' tezine Kadıoğlu'nun da ters düşeceği tahminimizde     bulunmuştuk.
Bir konuşmasında, 884 belediye başkanına seslenen Erdoğan'ın bu konuşması adeta Necmi Kadıoğlu gibi isimlere açık bir mesaj niteliğindeydi; ''Küsmek, darılmak yakışmaz. Dava kalıcı, isimler ise fanidir. Biz kalıcı olana bakacağız, sadakatimizi davamıza göstereceğiz. Belediyeciliklte rakiplerimizle değil, kendimizle yarışıyoruz. Önümüzdeki seçimde çıtayı yükseltiyoruz. Millete hizmet etmenin sadece yol yapmak değil gönülleri de yapmaktan geçiyor. Belediyelerimiz hakkında ne ufak bir spekülasyona fırsat vermeyecek şekilde çalışmalarımızı yürütmemiz lazım. Bütün dedikoduların ortadan kalkması için belediye başkanlarımıza, il genel meclisi üyelerimize çok büyük görevler düşüyor...''
*
Ve yazımızda, 'Bu konuşma sadece AK Partili değil göreceksiniz CHP'li bir çok mevcut belediye başkanını da etkileyecek' demiştik.
*
Uzatmayalım.
Beklenen an geldi ve dün belediye basın bürosunun açıklaması ile Esenyurt Belediye Başkanı Necmi Kadıoğlu'nun istifa ettiği mesajı yayınlandı.
Açıklamada sağlık sebepleri bahane gösterilmiş ve üç aydır Kadıoğlu'nun ciddi sağlık sorunları yaşadığı belirtilmişti.
Hani kim akıl etmişse gerçekten müthiş bir akıl.
Neden biliyor musunuz?
Arkasından yolsuzluk, görevi kötüye kullanma, Topbaş, Gökçek, Ataşehir, Balıkesir benzeri istifaya zorlama ve görevden uzaklaştırma yorumları yapılmasın diye.
Görevden alınmadı belki sağlık sorunlarını atlatırsa yarın yine bir yerlere aday olabilir algısı oluşturulsun diye.
İstifa etti ama yine Esenyurt'a sözü geçer, yerine gelen belediye başkanı üzerinde etkisi olur algısı sağlansın diye.
Yargılanacak, soruşturma geçirecek, kanunsuz, kusurlu işleri hiç olmadı ki söylemleri yapılsın diye.
*
Sonuçta bir çok insan Necmi Kadıoğlu'nun kesinlikle Cumhurbaşkanı tarafından hiçbir zaman gözden çıkarılmayacağını.
Ne istifaya zorlanacağını ne de görevden uzaklaştırılmayacağını.
Ne olursa olsun, gemide kalacak son üç kişiden birisi olabileceğini falan düşünüyordu.
Ancak bu olayda da Cumhurbaşkanı Erdoğan inandığı ve bildiklerinden ödün vermedi.
Kadıoğlu'nun arada bir dillendirdiği; 'ben işkence edildim ama Erdoğan hakkında konuşmadım, o beni asla gözden çıkaramaz' türünden mesajlara aldırış etmedi.
Önce partim dedi.
Önce Türkiye dedi.
Önce 2019 seçimleri dedi ve kendisine en yakın isimlerden olan Necmi Kadıoğlu'na da     yol verdi.
Böylece Kadıoğlu görev süresi dolmadan koltuğu bırakmak zorunda kalarak bir anlamda duvara toslamış oldu...
Gerçi bu istifa ile Esenyurt kurtulmuş olmayacak.
Yüzyıllar boyunca o güzel ilçede boy gösteren beton yığınlarını, çarpık yapılaşmayı, konut rezaletini her görenler Necmi Kadıoğlu'nun kulaklarını sık sık çınlatacaklar...



Necmi Kadıoğlu, en çok da Esenyurt’ta 15 senede yükselen bu binalarla anılacak