Newroz mu Nevruz mu?

Geçtiğimiz Pazar günü kutlanan günün adı üzerinden yürütülen bir tartışma.

Kürtlere göre Demirci Kawa efsanesine dayandırılan Newroz aynı zamanda haksızlığa başkaldırı, zulme karşı halkın uyanışı, mücadelesi olarak kutlanır.

“Newroz, Kürt halkının demirci Kawa önderliğinde Dehak zulmüne isyan ateşini tutuşturduğu ve zaferle taçlandırdığı gündür. New=Yeni, Roz=Gün olup Newroz "Yenigün" anlamına gelir. Bahar yeniliktir. Hareketlilik ve canlılıktır. Kışın tembelliğin, monotonluğunun ve donukluğunun silkinişidir. Bahar mevsimi mücadele ve başkaldırı günleriyle doludur.”

Anadolu ve Orta Asya Türk halklarında da Göktürklerin Ergenekon'dan çıkışı anlamıyla ve baharın gelişi olarak kutlanır.

Sonuç olarak bir kutlamadır.

21 Martta kutlanan bu güne ilişkin değişik efsaneler anlatılsa da kabul görülen Demirci Kawa efsanesidir.

Anadolu ve Ortadoğu halklarının her yıl coşkuyla kutladığı bugün üzerinden yapılan tartışma ve gereksiz polemikler tıpkı Dehak zulmünde olduğu gibi zalimlerin, halk düşmanlarının işine yarar.

Efsaneler gerçeği içinde barındırsa da zamanla kimi değişikliklere, değişik anlaşılmalara neden olabilir.

Ama bu onun özünü yitirmesine neden olmaz.

Hangi efsaneden bakarsak bakalım sonuçta her 21 Mart’ta direnişin simgesi olarak ateşler yakılır, halaylar çekilir, türküler söylenir.

Hangi düşünceden, dünya görüşünden olursa olsun dünyada insanların zulme ve zalimler karşı başkaldırısının, direnişinin ve mücadelesinin simgesidir ve hep öyle kalacaktır.

Her toplu eylemde kimi provokatörler bu tür haklı direniş ve eylemleri sabote etmek için ortaya çıkarlar.

Onların yaptıklarını örnek göstererek bu tür kutlamaları itibarsızlaştırmaya çalışanlar da olacaktır kuşkusuz.

Bir ülke düşünün; insanlar düşüncelerinden dolayı sorgusuz sualsiz tutuklanabiliyor, yıllarca özgürlüklerinden yoksun bırakılabiliyor, işlerinden atılıyor, mağdur edilebiliyorsa o ülkede 21 Martı’n adı Newroz olsa ne yazar, Nevruz olsa ne değişir?

Bir ülkede insanlar kendi vergileriyle yapılan yollardan, köprülerden yine ve yeniden para ödeyerek geçmek zorunda kalıyorlarsa,

Bir ülkede tüm yeraltı, yerüstü zenginlik kaynakları yandaş müteahhitlere peşkeş çekiliyor, ormanları yakılıyor, kıyıları yağmalanıyorsa,

Aynı ülkenin insanlarının neredeyse yarısı yoksulluk, bir o kadarı açlık sınırında yaşamak zorunda bırakılmışsa, adalet rafa kaldırılmış, hukuk yok sayılmış, cumhuriyetin tüm değerleri yok edilmişse,

Ve insanların en temel hakları ayaklar altına alınmış, en demokratik hakkı olan toplantı ve gösteri yapma hakkını kullanamaz hale gelmişse,

Yani halk açlık, yokluk, yoksulluk içinde kıvranırken, ülkeyi yönetenler halka yüz çevirmişlerse nedir bu aymazlık?

Yasal olarak kurulmuş, yıllardır siyasi faaliyetlerini yasal çerçevede sürdüren, ülkenin en güçlü partilerinden birinin genel başkanını yıllardır cezaevinde rehin tutan bir iktidara karşı mücadelede eden Kürtlerde, sosyalistlerde, devrimcilerde bu ülkenin eşit yurttaşları olarak herkesle aynı haklara sahiptir.

Cumhurbaşkanının talimatı, İçişleri bakanının yönlendirmesi ve müdahalesiyle bu ülkede bir iş insanı Anayasa Mahkemesinin, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin kararlarına rağmen 5 yıldır cezaevinde tutuluyorsa ve aynı gün 21 Mart’ta mahkeme savcısı ortada hiçbir kanıt ve suç unsuru yok iken Osman Kavala için ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası talep edebiliyorsa,

21 Mart’ta yapılan kutlamanın adı Newroz olsa ne yazar, Nevruz olsa ne değişir!

Öte yandan bugünü bahar bayramı gibi ya da Ergenekon efsanesiyle ilişkilendirerek kutlamak isteyenler için de aynı soruyu sormak gerek.

Bugün kimi insanlara ya da kesimlere yapılan zulmün, Asur kralının yaptığı zulümden farkı nedir?

Kral Zahhak(Dehak) hergün iki çocuğun beynini yiyordu, şimdi de çocuklarımızın geleceklerini yok ediyorlar, gençlerimizin umutlarını, hayallerini öldürüyorlar.

Beyinlerini yemeseler de bilim dışı, gerçek dışı yalan ve söylemlerle, akıl ve mantık dışı gerici eğitimlerle beyinlerini yıkıyorlar.

Düşünemez, sorgulayamaz hale getiriyorlar.

Amaç; yönetemez hale geldikleri bu ülkede korku ve baskılarla yönetimlerini biraz daha sürdürebilmek.

Amaç; şimdiye kadar yaptıkları haksız, hukuksuz, vicdansız uygulamalarının hesabını vermeden gidebilmek.

Ama her ülkede haksızlığa, baskı ve zulme karşı çıkacak Demirci Kawa gibi vicdan sahibi insanlar vardır.

Gün gelecek; özgürlük ve adalet için yakılan Newroz ateşleri sizin de yüreğinizi yakacak.

21 Mart Mücadele, Yeniden Diriliş ve Mücadele Günü Kutlu Olsun.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Ayhan Ongun Arşivi