Niye 24 Kasım Öğretmenler Günü?

24 Kasım 1928, Türkiye Cumhuriyeti devletininin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’ün "Millet Mektepleri’nin Başöğretmenliği"ni kabul ettiği gündür. Bakanlar Kurulu, Mustafa Kemal Atatürk’e "Millet Mektepleri Başöğretmenliği" unvanını 11 Kasım 1928'de yaptığı toplantıda vermiş ve bu unvan, 24 Kasım'da Millet Mektepleri Talimatnamesi'nin yayımlanması ile resmileşmişti.

Atatürk'ün 100. doğum yıl dönümü olan 1981 yılında onun "başöğretmen" oluşunun yıldönümlerinde ülke çapında Öğretmenler Günü kutlanmasına karar verildi. Öğretmenler Günü ile ilgili kutlamalar, 26 Kasım 1992’de Resmi Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe giren Öğretmenler Günü Kutlama Yönetmeliği çerçevesinde gerçekleşir.

Yani işin özü 24 Kasım Öğretmenler Günü 12 Eylül darbecilerinin topluma, daha doğrusu öğretmenlere dayattığı bir gündür.

Atatürk’ün başöğretmen olarak anılması çok daha öncelere dayanır, buna kimsenin de bir itirazı yoktur.

Peki 12 Eylül darbesi öncesi Öğretmenler günü ne zaman kutlanıyordu*

Tüm dünyada olduğu gibi 5 Ekim Unesco tarafından önerilmiş yüzlerce ülkede aynı tarihte kutlanmaktadır.

Ayrıca aydınlanma devriminden yana olan, bilimsel, laik, çağdaş eğitimi savunan öğretmenler de Köy Enstitülerinin kuruluş yıldönümü olan 17 Nisanda öğretmenler gününü kutluyorlardı.

Aynı tarihlerde çıkarılan çiftçinin topraklandırılması kanunundan rahatsız olan toprak sahibi ağalar sistemli bir çabanın sonucu Köy enstitülerinin kapatılmasını sağlarlar.

Benim niyetim Köy Enstitülerini tartışmaya açmak değil.

O dönemde de öğretmenlere çok sahip çıkıldığını söyleyemeyiz.

Ancak mücadeleci ve örgütlülüğe yatkın kimlik ve kişilikleriyle o dönemin öğretmenleri, tüm zorluklara rağmen çok önemli işler başarmışlardır.

O nedenle 17 Nisan kutlamaları aynı zamanda eksik kalan aydınlanma devrimine duyulan özlem ve beklentinin dışa vurumuydu.


 

Tarihin her döneminde baskı ve zorluklarla mücadele eden öğretmenler, en çok 12 Eylül darbecilerinin yönetiminde zulme uğradılar.

On binlerce öğretmenin kovuşturmaya uğradığı, binlercesinin meslekten atıldığı, cezaevlerine tıkıldığı, yıllarca işsiz kaldığı 12 Eylül yönetiminin paşaları sanki bunlar hiç yaşanmamış gibi bir öğretmenler günü ilan ederek sözüm ona eğitim emekçilerine şirin görünme çabası içerisine girdiler.

Eğer, öğretmenler kendi örgütleri, dernekler, sendikalar aracılığıyla böyle bir karar almış olsalar elbet, söyleyecek sözümüz olmaz.

Üstelikte Atatürk’ün Millet Mektepleri Başöğretmenliğini kabul ettiği günün seçilmesinin ayrı bir anlamı olurdu.

Ancak milyonlarca insanın mağduriyetine neden olan, işkenceci paşaların dayattığı bir gün olduğu için öğretmen arkadaşlarım beni bağışlasınlar, 24 Kasım benim içime sinmiyor.

Bu konuda eğitim iş kolundaki sendikaların da hiçbir tepki vermiyor ya da alternatif bir kutlama yapmıyor olmalarını da anlamakta zorlanıyorum.

12 Eylül cuntacıları, yönetimleri döneminde ya da darbeye giden süreçte kahpece öldürülen, mesleğinden edilen, aileleri mağdur olan on binlerce öğretmene yaptıklarını unutturmak için böyle bir uygulamaya gitseler de biz demokratik öğretmen hareketi içerisinde bedel ödemiş eğitimciler ne 12 Eylül darbecilerinin yaptıklarını, ne de demokrasi mücadelesinde yitirdiğimiz dostlarımızı unutmadık, unutturmayacağız.

Bugün 24 Kasımlar kutlanabiliyorsa, kısmi olarak kimi sendikal haklar kullanılabiliyorsa, canları, kanları pahasına demokratik öğretmen hareketini bu günlere taşıyan o yiğit insanları sayesindedir.

Böylesi önemsenen bir günde eğitim emekçilerini üzmek, onların bayram gibi kutladıkları bugünde onların moral-motivasyonunu bozmak değil amacım.

Ama ne yapayım; yüreğim elvermiyor,

12 Eylül paşalarının armağan ettiği bir gün yerine ben yine de tüm dünyada olduğu gibi 5 Ekim Dünya Öğretmenler Gününü daha çok önemsiyor, !7 Nisanlarda daha bir heyecan duyuyorum.

Yine de bu güzel ülkenin aydınlık yarınları için çocuklarımızı, gençlerimizi

eğitebilmek için tüm zorluk ve baskılara karşın yılmadan mücadele eden eğitim emekçilerini saygıyla selamlıyorum.

Toplumun en örgütlü, en mücadeleci kesimi olan öğretmenlerin her koşulda barış ve demokrasi, hak ve özgürlük mücadelesinde üzerlerine düşeni yapacaklarına olan inancımla, bu uğurda yitirdiğimiz eğitim şehitlerini saygıyla anıyor, gelecek güzel günlere olan özlemle 24 Kasım Öğretmenler gününü kutluyorum.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Ayhan Ongun Arşivi