Normalleşme sürecine merhaba

Aylardır dünyayı kasıp kavuran Covid 19, 16 Mart günü ülkemizin de adeta başına bela oldu ve zengin fakir, genç yaşlı demeden herkesi tehdit etmeye başladı.

Daha önce insanların en büyük hedefi belki daha çok para makam mevki iken şimdi baktığımızda herkesin ilk hedefi sağlık... Çünkü herkes olmasa da çoğu kişi anladı. Parayla bazı şeyleri satın alabilirsiniz ama sağlığı alamazsınız.

Bu süreç hem sağlık anlamında hem de iş alanlarında binlerce enkaz bırakacak bir deprem misali. Çoğu iş yeri ciddi kayıplar verdi ne yıkıldı hasar gören bir bina misali ne de tüm gücüyle ayakta durmayı başarabiliyor.

Görüyoruz ki birçok firma ya da kuruluş belki de yeniden kapılarını açamayacak. Bu durum sonucunda maalesef işsizlik oranları dünyada olduğu gibi ülkemizi de etkisi altına alacaktır.

Umarım ülke olarak en az hasarla bu süreci atlatırız. Tabi covid 19 bize sadece maddi kayıplar vermedi bazı vatandaşlarımız psikolojik travmalar bile yaşamıştır.

Fakat toplumun kırmızı çizgisi haline gelen özel gereksinimli çocuklarda covid 19 sürecine manevi anlamda 3-5 aylık bir zaman kaybı olmuştur. Ve üzülerek söylüyorum ki uzun aylar sonucu kazanılan çoğu kazanımlarıda kaybedildi.

Tabiki tüm dünya etkilenirken özel çocukların etkilenmesi gayet normaldir.

Ama burda normalleşme sürecinde özel çocukların kaybetmiş oldukları zaman dilimini telafi etmek için ciddi bir çalışma ile ancak mümkün olacaktır.

Normalleşme sürecine baktığımızda belli kaygılar da yok değil.

En başta ebeveynlerin kaygıları mevcut.

Yanı sıra çalışan personel ve işverenlerinde kaygıları var.

15 günlük süre zarfında onlarca öğretmen ve kurucu ile görüşmelerimiz oldu.

Kaygıları şu yönde özel çocukların bağışıklık sistemi bizlerden daha zayıf olduğu!

Elbette bu doğru bir tespittir.

İkinci kaygı devamsızlık olursa nasıl bir yol haritası izlenecek.

Bende süreci şu şekilde okuyorum. 1 Haziran’da Avm’ler kuaförler ve toplu taşıma araçları sayı olarak büyük bir patlamaya sebep olmadı da Rehabilitasyon merkezlerinde neden olsun?

Her kuruluş gibi bizde tedbirlerimizi alıp çalışacağız.

İnanıyorum ki kısa sürede Covid 19 artık dünyada konuşulmayacak bu bir geçiş süreciydi geldi geçti diyeceğiz.

Bunun adı yeni dijital dünya düzeni olacak. Bize de düşen bu yeni dünyaya ayak uydurmak...

Ortalığı yangına vermeye gerek yok, hiç kimsenin ikinci bir şansı olmadığına göre tedbirli olarak çalışacağız. Bu yeni sürecin hepimize hayırlı olmasını diliyorum. Çocuklarımızla uzaktanta olsa kucaklaşacağımız için heyecanımız büyük inanıyoruz ki bu süreci en iyi şekilde yürüteceğiz..

Kalın sağlıcakla.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Bahattin Demir Arşivi