Muharrem İnce de 'şayet ön seçim ile aday belirlenirse İstanbul’a adayım' demiş.
Aynen katılıyorum.
Ön seçim olursa ben de Büyükçekmece’ye adayım diyorum.
İnce, örgütün en az yüzde 80 desteğini alırım dese de ben o kadar iddialı değilim.
Önemli olan rekabet ortamı olsun.
Katılımcı demokrasi olsun.
Dayanışma, kaynaşma, yardımlaşma olsun.
Ben değil, bizli yönetim anlayışı olsun diye çıkalım meydanlara ve meydanları hep birlikte paylaşalım.
Eminim ön seçim kesinleşirse birçok yerde çok sürpriz adaylar ortaya çıkar.
Bu da çok daha renkli, çok daha heyecanlı, çok daha rekabete dayalı bir aday adayı dönemi yaşanmasına neden olur ve kazanan Cumhuriyet Halk Partisi olur.
Aksi halde ne yazık ki bir iki kişinin dudağından çıkan isimler ile yerel seçimlere gidilir.
Kimi yerde kazanılacak seçimler kaybedilir.
Kimi yerde kazanılmasına rağmen kaybedilmiş sayılır.
Kimi yerde yerelde kaybetmek bir yana o yerde yaşananlar ülke genelinde seçimlere tesir eder.

Küskün seçmen sandığa taşınmalı
Yerel seçimler öncesi CHP'de ön seçim yapılmasını isteyenler, 'CHP Sol Kanat' öncülüğünde toplanan imzalarını İstanbul İl Başkanlığı'na teslim ettiler.
İmzaların teslim edilmesine ilişkin yapılan açıklamada şu ifadeler kullanıldı:
"Üyelerin katılımını sınırlayan uygulamalar, örgütün siyaset üretiminde kısırlaşmasına, partiye olan aidiyet duygusunun körelmesine neden oluyor. Seçim sistemi değişmeli.
Ön seçim olması lazım. Lider sultası var, listeye yazmazlar diye kimse özgür davranamıyor…
Çağdaş sosyal demokrat partilerde 'kurtarıcı' lider anlayışı yoktur. Her parti üyesinin parti içinde her türlü siyaset oluşma sürecine demokratik katılımı sağlanmalıdır.
Üyelerin katılımını sınırlayan uygulamalar, Örgütün siyaset üretiminde kısırlaşmasına, partiye olan aidiyet duygusunun körelmesine neden oluyor.
Parti içi demokrasiyi işletmediğimiz sürece ülke için tam demokrasi çağrımız eksik kalıyor, inandırıcılığını yitiriyor.
Haklı haksız nedenlerle partimize küsmüş üyelerimizi, ancak ön seçim ile birlikte demokratik sürece katarak partimize tekrar kazanabiliriz.
Bütün aday adaylarının önce parti içi ön seçim yarışına katılmaları, adaylarımızın hem üyelerle hem bütün seçmenlerle kucaklaşmasını, tanınmalarını sağlayacak.

Kılıçdaroğlu: üye yapımız sağlıklı değil!
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, geçtiğimiz cuma günü Ankara’da basına kapalı gerçekleşen toplantıda belediye başkanlarının görüşlerini alarak başkanlara; "Kendi bölgenizde var gücünüzle çalışın. Aday olup olmamak önemli değil, önemli olan partinin başarısı. Bu seçimde büyük başarı yakalayacağız, hepiniz buna inanın" dediği ve başkanlara 'başarılı olanlarla devam edeceğiz, değişim gereken yerlerde de görevdeki başkanlara teşekkür edeceğiz' mesajını verdiği öğrenildi.
Burada ön seçim talebi ile ilgili konuşan Kılıçdaroğlu, “Ön seçime karşı değilim, en fazla uygulayan kişi de benim. Ama maalesef üye yapımız sağlıklı değil. Tüzük kurultayında üye yapısını değiştirmek istedim, karşı çıkıldı. Üyelerin yarısının, partinin üyesi olduğundan haberi bile yok. Bu nedenle adayın sadece üyeye sorularak belirlenmesi doğru sonuç vermiyor. Adayın kim olacağını tabana sormak gerekiyor. Partiye soracağız tabii ki ama beldede yaşayan vatandaşa, sivil topluma, kanaat önderlerine de sorarak adaylarımızı belirlemeliyiz" dedi.

Lütfen değiştirin o zaman Sayın Kılıçdaroğlu!
CHP Lideri Kılıçdaroğlu üye yapılanmamız sağlıklı değil diyor ya.
Sanırsın CHP’den çok uzakta bir kişi bu açıklamayı yapmakta.
Sayın Kılıçdaroğlu o zaman ne olur partinizin üye yapılanmasını değiştirin.
Düzeltin.
Geliştirin.
Geliştirin ki partinin gerçek sahibi, Cumhuriyet Halk Partisi’ne oy veren, emek veren, güç veren, imkan veren, can veren, kan verenler ile diğerleri ayrışsın.
Böylece - sizin de sık sık AK Parti iktidarını ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı eleştirdiğiniz gibi - kalkar birileri der ki 'sanki Cumhuriyet Halk Partisi’ni başkaları yönetiyor.'
Yıllardır üye yapılanmasına neden el atmadınız?
Neden talimat vermediniz?
Neden düzeletmediniz?
Her seçim öncesi, seçimlere günler kala siz ve görevdeki birçok CHP Genel Başkan Yardımcısı aynı şeylerden bahsetiyorsunuz ama işi eyleme dökmüyorsunuz…!