Partilerin kapatılması,  İstifalar ve ittifaklar

Son günlerde parti kapatma özellikle MHP’nin gündeminde. Israrla HDP'nin kapatılmasını istiyor. İktidar sözcüleri ise, parti kapatmanın önemli olmadığını bu zamana kadar kapatılan partilerin daha da güçlenerek geldiğini ifade ediyor.

Kapatmak yerine yasada yapılacak değişiklikle kapatılacak partiye yapılan devlet yardımının kesilmesinden yana olduğu iktidar partisinin görevlileri ve sözcüleri tarafından defalarca açıklandı.

Merak ediyorum sahi, partilere neden devlet yardımı yapılır ki? Bana göre, tüm partilere yapılan yardım kesilmeli, partiler seçilmiş vekillerinin, Belediye Başkanlarının, Belediye Meclis Üyelerinin ve İl Genel Meclisi üyelerinin aldığı ücretlerinin her yıl bir aylığını partilerine bağışlasınlar. Partilerde üyelerinin aidatlarını ciddi şekilde takip eder hale gelir ve böylece daha da güçlü olurlar ve sözde üyeliklerden de kurtulmuş olurlar. Bir şey daha var. Partilerin yaşayabilmesi için, “Bunlar yeterli olmaz” denilirse, Partiler Kanunu’na ve Parti Tüzüklerine konularak partilere ticaret yapma imkanı da sağlanabilir.

Parti kapatılmasının yolu belli. Yargıtay Başsavcısı bulacağı ve bir gerekçe ile Anayasa Mahkemesine dava açmak için başvurması gerekiyor. Bir başka yolu ise hep laf eden MHP neden Grup kararı alıp Yargıtay Başsavcılığına başvurmuyor da, hep konuşuyor anlamak mümkün değil.

Bu arada, HDP kendi içinde bir sorgulama yapmalıdır. Bunun özü de, “Biz terör örgütünün desteklediği parti görünümünden kurtulup Türkiye'yi kucaklayan bir parti görünümüne nasıl gelebiliriz” i tartışıp sonuçlandırmalı ve kamuoyuna açıklamalıdır.

59 parti kapatılmış

Cumhuriyetimizin kuruluşundan bu yana kapatılan partilere bakalım. İlk kapatılan parti 3 Haziran 1925 yılında Terakkiperver Cumhuriyet Fırkası’nın Bakanlar Kurulu kararı ile başlamış olup, 11 Aralık 2009 günü Demokratik Toplum Partisi'nin Anayasa Mahkemesi kararı ile kapatılması arasında 59 siyasi parti kapatılmıştır.

Halen 107 parti var

Ülkemizde halen faaliyet gösteren 107 parti mevcut olup bunlardan 17’si seçime girme hakkını elde etmiştir. Yeni kurulan DEVA Partisi Başkanı Ali Babacan ve GELECEK Partisi Başkanı Ahmet Davutoğlu’nun partileri ise Haziran ayından itibaren yapılacak seçimlere girmeyi hak edecekleri belirtiliyor.

Parti kurulması ve istifalar

Son günlerin önemli gündemlerinden bini de, istifalar ve kurulan kurulması beklenen partiler. Daha öncede yazdım ve halen aynı fikirdeyim. Partilerinden istifa eden milletvekilleri etik olarak milletvekilliğinden de istifa etmelidir. Halkın benimsediği partiye verdiği oyla seçilen halkın vekili o oyları bir başka partiye taşımamalıdır.

Cumhuriyet döneminde partilerinden istifa ederek parti kurup başarılı olanlar çok azdır.

Tarihimize baktığımızda bunların ilk sırasında, CHP'den ayrılıp Demokrat Partiyi kuran Adnan Menderes ve Celal Bayar ikilisi başarılı olmuş ve partilerini iktidara taşımıştır.

 Yine CHP’den ayrılıp Demokratik Sol Parti (DSP) yi kuran Bülent Ecevit Başarılı olmuştur. Günümüzde Cumhurbaşkanı makamında oturan Recep Tayyip Erdoğan Milli Görüş çizgisinden ayrılıp kurduğu Adalet ve Kalkınma Partisini iktidara taşımış ve dört dönemdir iktidarını sürdüren üçüncü kişidir.

 Bunlar haricinde hiç kimse başarılı olamamış ve tek kişilik parti olarak kalmışlardır.

Örnek vermek gerekirse aklıma geldiği kadarıyla, partilerinden ayrıldıktan sonra ya da canları istediği için parti kuranlar, Turhan Feyzioğlu, Sadettin Tantan, Tuğrul Türkeş, Yaşar Nuri Öztürk, Abdüllatif Şener, Yaşar Okuyan, Rıfat Serdaroğlu, Osman Pamukoğlu, Öztürk Yılmaz, kurulmuş 107 partinin arasında olup başkanlarını tanımadığımız onlarcası ve günümüzde parti kurma çalışmalarını sürdüren Mustafa Sarıgül ve Muharrem İnce. Unuttuklarım varsa da sizler ekleyebilirsiniz.

Bunların hiç birisi başarılı olamamış ve kurucuları ile beraber tek kişilik parti olarak kalmışlar, kurdukları partilerin ekonomik yükünü çekemedikleri için, hemen hepsi partilerini kapatarak, inzivaya çekilmişler ya da başka partilere katılmışlardır.

Günümüzde parti kurmak ve onu ayakta tutmak çok zor olaydır. İl ve ilçelerde hali vakti yerinde olan ve hatırlı insanlar bulacaksınız, onlar çevresini ikna edecek il ve ilçe binalarının masrafını karşılayacak, falan filan. Günümüzde böyle insanlar çok az ve partililerin hemen hepsi partilerinden yardım beklemek durumundalar. Bu nedenle parti kuranlar veya çaba sarf edenler, bunları göz önüne alsınlar. Yarınlarda geri dönmenin veya inzivaya çekilmenin zorluğunu da bir düşünsünler bakalım.

Bu nedenle de CHP yönetmeye talip olmak için, ”Giden gider, kalan sağlar bizimdir” diyerek kim ne derse desin polemiklere bakmadan ve muhatap olmadan önüne yoluna bakmalı, halkına dönmeli, onlara gitmeli, halleşmeli ve onlarla bütünleşip dertleşmeli ve çare yollarını aramalı, söylemeli ikna etmeli ve inandırmalıdır.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Mustafa Dolu Arşivi