Bugünlerde hemen hemen her kentimizde otopark sorunu aldı başını gidiyor.
Bölgemiz ilçelerinde zaman zaman yaptığımız kamuoyu anketinde de çoğunlukla birinci sırada otopark sorunu önde çıkıyor. 
Çatalca’da.
Silivri’de.
Beylikdüzü’nde.
Büyükçekmece’de.
Esenyurt’ta.
Avcılar’da.
Hemen hemen her haberimize trafik ve otopark sorunu ciddi bir şekilde yansımakta.

Bayraktar’ın tez konusuymuş!
Bugün gazeteniz Damga’da güzel bir röportaj var.
Okumanızı diliyorum.
Her ne kadar şimdilik; Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi Gelişim Vakfı Mütevelli Heyet Başkanı olsa da aslında Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın birçok şeyi danıştığı 3-5 kişiden birisi de diyebiliriz Bayraktar için. 
Aslında ben Nusret Bayraktar ismini ilk İl Genel Meclis üyesi iken duymuştum.
Tabi zaman geçiyor.
İnanılmaz bir şekilde geçiyor ve biz de inanılmaz anılar biriktirerek bu zamanın içerisinden geçiyoruz.
Neyse 80’li yıllar.
90’lı yıllar.
Milenyum çağı.
Milenyumun 10’lu yılları.
Derken geldik 2019’lara ve daha sonra milenyumun 20’li yıllarına.
*
Evet, Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi Gelişim Vakfı Mütevelli Heyet Başkanı Nusret Bayraktar daha 70’li yıllarda üniversite tezini otoparklar üzerine hazırlıyor.
Ve o yıllarda Beyoğlu’nda ilk evini inşaa ederken herkesin 'alt katım dükkan olsun, bir kat daha evim olsun' düşündüğü günlerde o arabasına otopark yapıyor.
O evi şimdilerde yine Bayraktar ailesi kullanıyormuş ama ne yazık ki aradan geçen yıllarda kaldırımlara bile arabalar park edildiği için aile o otoparkı kullanamıyor.
İşte o Bayraktar, bu yıllarda ise Balıkesir’in Altınoluk beledesinde yazlıkta sık sık konaklıyor.
Bana verdiği mülakatta derki; 'Tıpkı 70’li yıllarda İstanbul ne ise şimdi Altınoluk gibi sahil semtlerimiz o. Eğer şimdiden önlem alamazsak, belediyelerimiz bu yönde tedbir almazsa, yönetmelikler getirmezse, yeni ev yapanlara otopark şartları koymazsa çok değil, 5-10 yıl sonra bu semtlerdeki trafik sorunu İstanbul’u gölgede bırakacak.'
*
'Elçiye zeval olmaz' diyor bir defa da biz bu köşeden dile getiriyoruz.
Bayraktar’dan otopark serzenişini duyunca benim de yıllardır üzerinde durduğum şehir içi giriş çıkış yolları aklıma geldi.
İstanbul, İzmir, Ankara gibi büyükşehirler başta olma üzere birçok kentimizde şehir içi trafik insanlarımızın hayatını alt üst etme noktasına gelmiş.
Aslında biraz üzerine kafa yorulsa, program yapılsa, bir köşeden başlanılsa inanın bana en az yüzde 50 şehir içi trafik     rahatlar.
*
Mesela ne oluyor biliyor musunuz.
Neymiş efendim şehir içi bazı yollar kapansa, bazı giriş çıkışlar kapansa, bazı yollar sadece yayalara açık olsa oradaki esnaf, mallarını nasıl alacakmış!
Ulaşımı nasıl sağlayacakmış!
Müşterileri bu esnaftan uzaklaşacakmış!
Alakası yok.
Oysa bu sokak veya caddelere giriş çıkışlar sadece yay ile olsa inanın bana insanlar çok daha rahat bu esnaftan alışveriş yapar.
Yer içer iş yapar.
Ve esnaf da kendi dükkanına daha sağlıklı ve daha hızlı bir şekilde ulaşım sağlar.

Rant olsaydı otopark yaparlardı!
Peki yerel yöneticilerimiz neden bu olaya el atmaz kafa yormazlar.
Neden biliyor musunuz?
Zira bu tür işlerde fazla rant yoktur.
Alavere dalavere yoktur.
Fatura şişirme yoktur.
Bu tür işlere fazla hevesli müteahhit de     yoktur.
İşte aslında anlatmak istediğimiz de tam olarak bu.
Tepeden tırnağa yöneticilerimiz sadece ve sadece doğru hizmet anlayışı ile işe soyunsalar.
Hayat çok daha kolay olacak.
Çevre çok daha güzel olacak.
Trafik çok daha rahat olacak.
Ekonomi çok daha rayında olacak.

Bayraktar başka ne tüyolar verdi?
Bu arada zaman zaman görüşüne başvurduğumuz Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yakın çalışma arkadaşlarından Nusret Bayraktar başka ne gibi tüyolar verdi dersiniz?
24 Haziran seçimlerinde Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın aldığı oydan 10 puan daha az oy alan Ak Parti’nin şayet önümüzdeki yerel seçimlerde bu kaybı hesaba katmaz ve ders çıkartmazsa daha ağır bir fatura ile karşılaşabileceğini.
Bunun için AK Parti’nin seçimi kritik gördüğü yerlerde mutlaka çok daha doğru adaylarla, halka yakın adaylarla, diğer siyasi partilerden de oy alacak adaylarla yarışa     gireceğini.
Geçenlerde benim köşe yazımda ifade ettiğim ‘Ak Parti İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adayı Çevre Bakanı Murat Kurum’u doğrularcasına bu ismi hatırlattığımda ‘Neden olmasın’ dediğini.
İlçelerde çok yönlü araştırmalar ve anketler yapılarak belediye başkan adaylarının         belirleneceğini.
2019 yerel seçimlerinden sonra Türkiye’nin ekonomik olarak ayağa kalkmaya yönelik ciddi çalışmaları olacağını.
Ve buna benzer öngörüleri olan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın yakın çalışma arkadaşlarından Nusret Bayraktar’ın gazetemiz aracılığı ile yerel seçim takviminde daha sık görüşlerini paylaşacağı bilgilerini aldık…