Avcılar bir vahadır!

Avcılar bir vahadır!
Avcılar Belediye Başkanı Handan Toprak, Damga'ya konuştu. İlçe gündeminden, belediye başkanlığına ve Avcılar halkının taleplerine kadar birçok konuda gündem yaratacak açıklamalar yapan Toprak, Avcılar'ın nefes alınacak bir ilçe olduğunu söylüyor ve ekliyor; “Burası insanların gelip güzel vakit geçirebileceği, iyi ki gelmişiz diyebileceği bir yerdir. İstanbul içinde çok kıymetli bir vahadır...”

2014 yılından bu yana Avcılar Belediye Başkanı olarak görevini sürdüren Handan Toprak'la 5 yıla yaklaşan belediye başkanlığı dönemini ve ilçe gündemini konuştuk. Sorularımıza samimiyetle yanıt veren Toprak, Avcılar için yorulmak nedir bilmeden çalışmaya odaklanmış bir anlayışa sahip olduğunu anlattı. Bir tarafı göl, diğer bir tarafı deniz olan Avcılar'ın, İstanbul'un en gözde ilçeleri arasında olduğunu kaydeden Handan Toprak, ilçenin bu coğrafi zenginliğinin değerlendirilmesi ve Avcılar'ın hak etttiği yere gelmesi için büyük bir gayret gösterdiklerini belirtti. CHP'li belediyelerin tamamını “İstanbul'da nefes alınabilecek yerler” olarak tanımlayan Toprak; Avcılar için de “Güzel ve büyük bir vaha” benzetmesini yaptı. İstanbul'un ve Marmara Bölgesi'nin tek kadın Belediye Başkanı olarak da kendisinden sıkça söz ettiren Toprak'ın açıklamalarını gelin bir de siz okuyun...

Röportaja başlarken hemen yakın bir tarihten söz etmek istiyorum. 30 Ağustos Zafer Bayramı'nın Avcılar'da oldukça coşkulu bir şekilde kutlandığını gördük. Bunun için özel bir çaba sarf ediyor musunuz?
Gerçekten 30 Ağustos Zafer Bayramı inanılmaz bir coşkuyla kutlandı. Daha önceki milli bayramlar da öyle. Çünkü biz Avcılar'da milli bayramlarımızı kutlamayı gelenekselleştirmişiz. Şöyle ki gündüz çelenk koyma törenleriyle başlarız diğer etkinliklerimizi sunarız ama Avcılar halkı bilir ki akşam dokuzda Atatürk heykelinin orada toplanılacak. Marmara Caddesi'nden belediye havuz meydanına kadar bayraklarla ve ellerinde meşalelerle yürür insanlar. İşte o yürüyüş sonrası meydanımıza geldiğimizde marşlarımızı söyleriz ve o günün anlamına özel konuşmalarımızı yaparız. Avcılar bu duyguyu çok üst düzeyde yaşıyor. Bütün milli bayramlarda bunu yapıyoruz. Merkeze uzak olan Ispartakule'de de bu heyecanı başlattık. Gördüğünüz gibi Avcılar halkı ve bütün kutlamaları kurumsallaştırmış anlayışımızın biraraya gelmesiyle geniş kitlelerin caddelerde bayram kutlaması yapmasını sağlıyoruz.     

Zaman zaman bu tür kutlamalara konserlerle birlikte renk verdiğinizi de biliyoruz. Fakat bu yıl bir konser olmadı sanırım?
Yani insanların gelmesi için sadece bayram kutlamamız yetiyor. Devletin ve milletin temsilcileriyle yürüyoruz. Geçen gün ki yürüyüşümüzde ‘Ordu Millet Elele’ dedik. Bu toplum kutuplaştırılıp bölünmeye çalışılırken biz birlik içinde bunu kutluyoruz. Avcılar, Cumhuriyete, Mustafa Kemal Atatürk'ün devrimlerine, bayrağına, milli bayramlara sahip çıkan anlayışla yönetiliyor. 15 Temmuz'da da bunu yaptık. En güzel kareler ve karşı duruş Avcılar'da yaşandı.  Biz 10 mahallede 10 gün boyunca demokrasi mitingleri yaptık. Son yıllarda ülkemizde yaşananları biliyorsunuz. İzlenen politikalar Türkiye’yi bir Ortadoğu ülkesi görünümüne sürüklerken İstanbul'da metropol kent olan Avcılar, yüzünü batıya dönmüş ve Mustafa Kemal Atatürk'ün devrimlerine ve Cumhuriyetin kazanımlarına sahip çıkan bir kent. Bu millet 100 yıl önce tercihini yapmıştır. 

Avcılar'ı nasıl tanımlarsınız peki?
Avcılar bir vahadır. Cumhuriyet Halk Partisi'nin yönettiği ilçeler nefes alınan yerlerdir. İnsanlar nefes almak için bizim yaşadığımız ve yönettiğimiz kentleri tercih etmektedir. 

ahndan toprak benli

İBB sahİlİ bİze bırakmalı
Avcılar'ın sahilinden de söz etmek lazım sanırım. Çokça bilinen ve sevilen bir yer sahil...
Avcılar'da deniz sahili İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin yönetiminde. İnsanlar sahili gezerken bizlere mangal kokularından, yabancı uyruklu insanların denize girmemesi gereken yerlerde denize girmesinden, asayiş güvenlik ve temizlikle ilgili birçok şikayette bulunuyor.  Biz onların şikayetlerini tabi ki İBB’ye iletiyoruz ama bizim yönetimimizde olmadığını da belirtiyoruz. Bir sivil toplum örgütü İBB'ye sahillerin yönetimini artık ilçelere bırakın, yapamıyorsunuz diye yazı yazdı. Paşaeli Park'ına gelin farkı göreceksiniz. Parkın kapısında güvenlik var, alan tertemiz ve mangal yapılmıyor. İçeri de barbeküler var, insanlar kamelyalarda oturuyor. Namaz kılabileceği abdest alabileceği yer var. Anne bebek odası var. Orada bir gününüzü keyifle huzurla geçirebilirsiniz. Bizim kendi yönettiğimiz yerlerde böyle bir anlayış var. Yaşam alanlarını, yöneten insanlar belirler. Biz halkımızın dokusuna göre belirliyoruz. İnsanı merkez alan bir anlayışımız var. Bizim park alanlarımızda oturma yerleri güvenlik açısından tek kişilik. Lalelerimiz ömürlük. 

İmar planına İhtiyaç var
İlçenin en önemli meselelerinden birinin de deprem olduğunu biliyoruz. Bu konuda alınan önlemlerden söz edebilir misiniz?

Avcılar'ın en büyük ve çözülmesi gereken sorunu deprem riski ve buna karşı alacağımız önlemler. Yani beni belediye başkanı yapan şey bu. Ben, Avcılarlıyım depremi de Avcılar'da yaşadım. Ve çözümünde kesinlikle köklü olması gerektiğini düşünüyorum. Köklü çözüm de imar planıyla olur. Benim en önce Avcılar'ı imar planına kavuşturmakla ilgili birinci ayımda kurduğum müdürlük, plan proje müdürlüğüydü. Avcılar'ın imar planına ihtiyacı var. Sebebi de şu; binalar 1982 planına göre yapılmıştı. 1999'da deprem oldu. Depremden sonra 2008'de plan değişikliği yapılmış, kat yüksekliği düşürülüyor. Şimdi yüksek katlılar yıkılıyor diye kat yüksekliği düşürülüyor. İyi niyetle yapıldığını düşünüyorum. Ama gerek Avcılar'dan gerek Büyükşehir'den geçmiş kat yüksekliği ama gerçekliğe baktığınızda yenilenme oranının yüzde 7 olduğunu görüyorsunuz. Çünkü kat yüksekliği düşürülmüş. Deprem yaşamış bir bina 4 kata düşürülmüş. O yüzden güçlendirme yapılmış ya da yapılmamış insanlar o evlerde oturmak zorunda kalmış. Benim ilk yaptığım hareket 1982 planlarını iade etmek oldu. Şu anda insanlar evlerini yıktığında eski kat yüksekliğinde yapabiliyor. Bunu Avcılar meclisinden de Büyükşehir Meclisinden de geçirdik. Ama bu da yeterli değil çünkü mütaahhide verecek parası olmayan insanlar bunu nasıl yapabilir? Bununla ilgili biz plan notları çalışma yaptık. Avcılar Meclisi'nden de çok uzun bir sürede geçirdik. Şimdi İstanbul Büyükşehir Meclisi'nde bekliyor.

dr-handan-toprak-benli

Peki bu planın Avcılar'a katkısı ne olacak?
Planımızda şu var, eski olup yenilenmek istenen birden fazla bina yan komşularla tevhi edilip yani biraraya getirilip, en az 2000 metreye tamamlandığı taktirde altına otopark, çekme mesafelerini koyup yeşil alan da kazanımı olacak ve yükseklik katı da verilecek. Hakkı korunmuş olacak,  otopark sorunu çözülmüş olacak. İnsanlar evlerini komşu binalarla birlikte yenilemiş olacaklar. İkincisi de Avcılar'da siteler var. Şimdi bu binalar yıkılınca ne olacak? Onlara da eski haklarını tekrar takdim ediyoruz.

Vatandaşı da biliçlendiriyorsunuz tabii değil mi?
Elbette. İstanbul birinci derecede deprem bölgesi. Avcılar depreme duyarlı bir yer. Biz deprem toplantıları yapıyoruz. Danışmanlarımızla beraber burada eğitim veriliyor. Evlere gidip eşyaların monte edilmesinden, afet bilincine kadar eğitimler veriyoruz. Çocuklara da eğitim veriyoruz. Afete hazırlık yapıyoruz. O yüzden iki ana koldan gidiyoruz. Bir, binaları yenilemek ve imar planıyla sağlam binalara kavuşturmak, diğer taraftan da afet bilinciyle hazırlıklı olmak. Benim en çok yaptığım çalışma budur.

Yeşilkent için kasım kritik
Bir de Yeşilkent Mahallesi'ndeki imar sorunu var...

Evet, imar planı olmayan Yeşilkent var, ben kurduğum ekiple taslak planı oluşturdum. Yeşilkent imar planının kasım ayına kadar İBB Meclisi’ne gelmesini istiyoruz. Yeşilkent halkı imar planını istiyor. İmar planını biz hazırladık getirsinler meclise versinler. Şayet imar sorununu çözersek deprem sorununu da çözmüş olacağız. 

Bir de Arkeopark Projesi'nden söz ediliyor. Biraz bahsedebilir misiniz?
Bizim kent planlarımız 100 yıllık. Avcılar'ın 1/4'ü arkeolojik ve doğa sit alanı. Biz Bathonea Arkeoparkı yaptık. Koruma amaçlı imar planı. Ve açık hava müzesi gibi bir park alanı.  Amerika'daki Central Park gibi. Bu turistik ve ekonomik bir atılım. Avcılar bir turizm kenti olacak. Ekonomik gelir sağlanacak. Bunu ekonomiye kazandırdık. Projeyi bize bilim insanları tavsiye etti. Küçükçekmece Göl'ünün orda bir Arkeopark'ımız olacak. Burası gözde bir yer. Bütün yollar Avcılar'dan geçer diyoruz.

Avcılar sık sık işçi maaşları ve eylemlerle gündeme geldi...
İşçi eylemleri asla maaşla alakalı değildi. Bu kamuoyunda yanlış biliniyor. Bunu açığa kavuşturmak lazım. Biz demokrat olmasak işçiler eylem yapamaz. Biz demokrasiye inanan insanlarız. Herkes özgürce demokratik hakkını kullanabilir. İlk önce eylemlerle ilgili olan kısmı anlatayım. Önce iki kişi işten çıkarılmıştı o da kişisel suçlarla alakalıydı. Sonra arkadaşlarımızı alın dediler sendika üyesi bir grup. Biz de böyle bir suçtan alınamazlardı derken; 4 kişi oldular sonra 24 kişi oldular arkadaşlarımızı alın diye örgütlenme çalışması yaptılar.

handan toprak benli

Maaş olayının aslı nedir peki?
Şimdi şöyle bir durum var, bu taşeron yasasıyla birlikte taşeron işçileri belediyemizin kadrolu işçileri oldu. Ama taşeron yasasına girmeyen ve Avcılar Belediyesi'ne hizmetler veren firmalar var. Bunların işçisini alamıyorsunuz. Onların da geçmişten beri alacakları belediyede oluşmuş. Gönderdiğiniz zaman da işçinin maaşına yansımıyor. Bunu sağlayamıyorsunuz çünkü, onun maaşını siz yatıramıyorsunuz firma yatırıyor. Firma da onun maaşını ödemek yerine diğer ödemelerini gerçekleştirmiş oluyor. Sonra bankaya gönderiyorsun bloke oluyor. Bunun gib dolaylı olarak sorunlar çıkabiliyor.

Bütçe de bu arada önmeli bir ayrıntı galiba?
2017 yılında iller bankası üzerinden belediyelere genel bütçeden aktarma yapılır. Bütçenin yüzde 4 veya yüzde 5'i göderilir bunlar çalışanlara dağıtılır. Kesinti yüzde 42'ye çıktı. Ödemede aksaklıkları meydana geldi. Mülklerin birçoğu teslim edilmemiş. Mülkler aktarılmadığı, imar gelirleri sağlanamadığı için sorun yaşanıyor. Emekliler emlak vergisi vermiyor. İmardan gelen gelirlerin düşük olması, Avcılar'ın bütçeden gelen paraya bağımlı hale gelmiş olması olumsuz etki ediyor. Biz de bununla ilgili bir imar planı yapıp imar gelirlerini arttırıyoruz. Ben alternatif gelir kaynakları koyarak, mülklerle ilgili davaları pekiştirerek Avcılar'ı geliştiriyoruz. 

Avcılar’da kazanacağımı biliyordum
Aklımdan hiç geçmedi. 2006 yılında devlet memurluğundan istifa ettim.Ben ilk önce partiyi merkeze alırım. İlk bana Bahçeşehir'i teklif ettiler.  Belde sekreterliği görevi verildi.Gürsel Tekin  döneminde beni Büyükçekmece yönetimine gönderdiler. Ben partimin neferiyim diyerek gittim.  Büyülçekmece'de Hasan Akgün'ün seçileceğini düşündük ve o seçildi. Ben Avcılar'da da benden bir oy bile fazla alacak biri olsaydı seçime girmezdim. Çünkü Avcılar'ı benimle kazanabileceğimizi biliyordum. 25 yıl sağlık hizmeti vermiş halkın sevdiği birisiyim. Ben yüzde 44 oy ile seçildim.

Partimin verdiği her görevi yaptım
Ben siyasetin içine doğdum ve büyüdüm. Sebebi de sülalemin Cumhuriyet'in kurulmasında yer almasıdır. Biz de Mustafa Kemal Atatürk'ün iki emaneti vardır. Türkiye Cumhuriyeti ve Cumhuriyet Halk Partisi. Bu bizde aile geleneği. Bu bizim için sosyal sorumluluk. 1992 yılında Avcılar’da sağlık ocağında işe başladım. 1994’te seçim oldu. Cumhuriyet Halk Partisi beni aday olarak göstermek istedi. Ben oyların bölünmemesi için istemedim. Ben de az yoktur sonuna kadar yaparım ondan olmadı. DSP olmasın diyerek ikinci kez girmedim. 20 yıl sonra gerçekleşti. Partimin verdiği her görevi yaptım.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.