5 büyük tehlike!

5 büyük tehlike!
Deniz ve havuzda yüzüyor, park veya sahillerde gönüllerince koşuşturuyorlar. Ancak sıcak yaz günlerinde ebeveynler olarak bazı kurallara uymamız çok önemli, aksi halde güneş çarpmasından besin zehirlenmelerine ve böcek ısırıklarına kadar pek çok sorun çocukların sağlığını tehdit edebiliyor

Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Sare Güntülü Şık, hava sıcaklıklarının günden güne arttığı bu günlerde çocuklarda güneş çarpmasına çok sık rastlandığını belirterek, “Bu nedenle özellikle güneş ışınlarının en dik geldiği 11.00-15.00 saatleri arasında çocukları güneşe çıkarmaktan mutlaka kaçınılmalı. Besin hijyenine çok dikkat edilmeli, çocuğun bol sıvı tüketmesi sağlanmalı ve ince bol giysiler tercih edilmelidir.” diyor. Acıbadem Üniversitesi Atakent Hastanesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları / Çocuk Yoğun Bakım Uzmanı Doç. Dr. Sare Güntülü Şık, çocukları yaz aylarında bekleyen 5 tehlikeyi anlattı; önemli öneriler ve uyarılarda bulundu.

Güneş çarpması

Uzun süre yüksek sıcağa maruz kalma sonucu oluşan yorgunluk ve bitkinlik hali güneş çarpması olarak tanımlanıyor. Bu tabloda çocukta; ateş, halsizlik, solukluk, baş ağrısı, baş dönmesi, uyku hali, kusma ve bilinç değişikliği görülebiliyor. Doç. Dr. Sare Güntülü Şık, sıcak çarpmasında çocuğun mutlaka gölge ve serin bir yere alınması gerektiğini vurgulayarak, “Ardından kıyafetlerini çıkarmalı ve vücudunu ıslak bezle soğutmalısınız. Bilinci açıksa ve içebilecekse su vermeniz de çok önemli. Eğer uyuklama hali, bilinç değişikliği veya ateş nedeniyle ortaya çıkan havale durumu varsa, acil olarak en yakın hastaneye götürmelisiniz” diyor.

Güneş yanıkları

Uzun süre güneş altında kalmak ciltte hasara ve yanıklara neden olabiliyor. Hafif yanıklarda (1.derece) ciltte kızarıklık, hassasiyet ve ağrı gelişiyor. Bu durumda ağrı kesiciler, nemlendiriciler ve bol sıvı tüketimi yeterli oluyor. Daha ağır yanıklarda ise ciddi su toplanması sonucu su kesecikleri, ateş, bulantı, kusma ve yanık alanında şişme, tabloya eklenebiliyor. Doç. Dr. Sare Güntülü Şık, bu durumda dehidratasyona (sıvı kaybı) bağlı elektrolit dengesizliği ve havale gelişebileceği için en yakın sağlık kuruluşuna başvurulması gerektiği uyarısında bulunuyor.

Böcek ısırıkları

Sinek ve böcek ısırıkları ciltte kızarıklık, kaşıntılı kabarcıklar ve ağrı gibi yakınmalara yol açsa da genellikle şikayetler kısa sürede geçiyor. Ancak alerjik çocuklarda daha ağır seyredebiliyor. Özellikle arı sokması alerjik yapılı çocuklarda anafilaksi denilen şok tablosuna neden olarak hayatı tehdit edebiliyor. Alerjik bir reaksiyon yoksa böcek ısırmalarında genellikle ilkyardım tedavisinin yeterli geldiğini belirten Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları / Çocuk Yoğun Bakım Uzmanı Doç. Dr. Sare Güntülü Şık, “Isırılan bölgeyi enfeksiyon riskine karşı su ve sabunla yıkayın. Yapacağınız buz uygulaması da ağrı ile kaşıntının azalmasını sağlayacaktır. Arı sokmasında da yapmanız gereken ilk şey, zehrin yayılmasını önlemek için iğnesini çıkarmak olmalı. Ancak iğneyi cildini sıkarak çıkarmayın, zira daha fazla zehir vücuda yayılabilir. Kene ısırıklarında ise hiçbir müdahalede bulunmadan mümkün olan en kısa sürede doktora başvurmanız çok önemli” uyarısında bulunuyor.

Besin zehirlenmesi

Besin zehirlenmeleri bakteri, virüs, toksin veya kimyasal içeren gıdaların tüketimi sonucu oluşan ve çocuklarda ciddi sağlık sorunlarına yol açabilen bir tablodur. Besin alımının ardından 6 -24 saat içinde kusma, ishal bulantı, karın ağrısı, iştahsızlık, yorgunluk ve halsizlik yakınmalarıyla ortaya çıkabiliyor. Çoğu kendiliğinden iyileşirken, ağır zehirlenmelerde ise (özellikle ağır sıvı kaybı- dehidratasyonun eşlik ettiği) en yakın sağlık kuruluşuna başvurmak gerekiyor.

Yaz ishalleri

Çocuklarda sık karşılaşılan yaz ishallerine temiz olmayan havuz veya deniz suyunun yutulması, uygun koşullarda temizlenmeyen veya saklanmayan gıdaların tüketilmesi, kirli su veya kirli suyla yıkanan gıdalar ile sinek veya böcekle temas eden gıdalar neden olabiliyor. Sulu dışkıya; bulantı, kusma, karın ağrısı ve halsizlik eşlik edebiliyor. Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları / Çocuk Yoğun Bakım Uzmanı Doç. Dr. Sare Güntülü Şık, zehirlenmelerde olduğu gibi ishallerde de sıvı ve mineral kaybı yerine konulmazsa ciddi sağlık sorunlarının gelişebileceği uyarısında bulunarak, “Bu nedenle ishallerde öncelikle kaybedilen sıvı ve elektrolitlerin takviyesi için ağızdan ve gerekli durumlarda damardan sıvı tedavisi gerekiyor. Mikrobik ishallerde dışkı incelemesi sonuçlarına göre bakteriyel nedenler düşünülüyorsa uygun antibiyotik tedavisi yapılıyor. Genelde viral enfeksiyonlarda sıvı replasmanı, mide koruyucu ilaçlar, bağırsak florasını düzelten uygun probiyotiğin kullanımı yeterli oluyor. Bu dönemde ağır ve yağlı yiyecekler yenmemeli, yine bağırsak hareketlerini arttıran gıdalardan kaçınılmalıdır” diyor.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.