“Kimse Türkiye’nin gücünü test etmeye kalkmasın!”, “Sakın sabrımızı sınamayın” , “Kimse bizi denemesin!!”, “Türkiye’nin gücünü sınayan, bedelini öder!!”, “Kimse Türkiye’nin kuvvetini denemeye cür’et etmesin!!”, “Kimse bizi denemeyi düşünmesin!!”
Cümle anlamları aynı aslında hepsinin..
 Büyük sözler bunlar. Hele hele bu sözleri söyleyenler devlet büyükleriyse daha da büyük anlam ifade eder bu cümleler….
Hani fertlerin tartışma esnasında “SEN BENİM KİM OLDUĞUMU BİLİYORMUSUN?” demesi gibi bir şey aslında..
Zaman zaman Dosta güven, Düşmana korku vermek için söyler devlet büyüklerimiz bu sözleri..
O anda orda olanların içi rahatlar gurulanır, Tv de izleyenler “helal olsun be” der. Güven içinde keyiflenirler..
Buraya kadar hiçbir sıkıntı yok.. Asıl sıkıntı sonrasında. Gerçekten sabrımızı sınayanlar, bizi deneyenler, Buna cur’et edenler bunun bedelini ödüyor mu? Ödüyorsa nasıl ödüyor? Yada bütün bu diklendiklerimiz bu büyük uyarı sözlerimizin sonrasında ne hale geliyor ona bakalım hep bereber..
Musul IŞİD saldırısı: ABD’de bulunan Dışişleri Bakanı Davutoğlu, Musul’daki gelişmeler üzerine programını yarıda kesip Türkiye’ye döndü. Davutoğlu uçağa binmeden önce yaptığı açıklamada, “Kimse Türkiye’nin kudretini test etmeye kalkmasın,” dedi.
AB’ye: Davutoğlu, “Ancak sabrımızın sınırını test etmeye kimse kalkmamalıdır, bu sabrın nerede başlayıp nerede bittiği ise ilkesel pozisyonumuz ile ilgilidir,” dedi.
Reyhanlı Saldırısı: Davutoğlu Reyhanlı’daki saldırı sonrası, “Dışarıdaki durumu Türkiye’ye yansıtan karşılığını bulur. Gerekli tedbirler alınacak. Hiç kimse Türkiye’nin gücünü test etmeye kalkmasın,” dedi.
İsrail-PKK: Davutoğlu, “Ama Türkiye’yi hiç kimse zaafa uğratamaz, hiç kimse Türkiye’nin gücünü test etmeye kalkmamalıdır,” dedi.
Muhatabı belli değil, kim üzerine alınırsa: Erdoğan, “Kimse Türkiye’nin sabrını farklı şekillerde yorumlayıp test etmeye kalkışmasın, gerekli karşılığı vermekten çekinmeyiz.”
Diyarbakır’da Türk bayrağının indirilmesi: Erdoğan,“Bizim sabrımızı test etmeye kimse kalkmasın.”
Biz bunları söylerken yaşadıklarımızdan düşmanlarımızı ne kadar korkuttuğumuza bakalım isterseniz….
31 Mayıs 2010, Mavi Marmara saldırısı  
20 Temmuz 2012, Gaziantep’te bombalı saldırı.
23 Haziran 2012, Suriye’nin Türk savaş uçağını düşürmesi.
Ardı arkası kesilmeyen Ermeni tasarılarının kabulü.
27 Temmuz 2013, Somali Türkiye elçilik binasına canlı bomba saldırısı. 
11 Mayıs 2013, Reyhanlı saldırısı.
2 Haziran 2014, Afganistan’da Türk konvoyuna bombalı saldırı.
27 Mayıs 2014, Mogadişu THY güvenlik şefinin öldürülmesi.
11 Haziran 2014, IŞİD’in Musul Türk konsolosluğunu basıp, 49 çalışanı ve vatandaşı rehin alması. 
ABD askerimizin başına çuval geçirerek irademizi ve sabrımızı tekrar test etmiştir. 
- ABD “al papazı ver ver papazı!“ pazarlığına giren Türkiye’den Amerikalı papazı çekip almasına rağmen Türk papazı vermeyerek sabrımızı yeniden test etmiştir.
- ABD Fetö tarafından organize edilen 15 Temmuz‘daki kanlı askeri darbe girişiminde darbeciler yanında yer alıp İncirlik üssünü kullanarak Türkiye’nin sabrını bir kez daha test etmiştir. 
- ABD Rusya’dan S 400 sistemini alan Türkiye’ye üretimine ortak olduğu F 35 savaş uçaklarını vermeyip üstelik projeden de çıkararak sabrımızı test etmeyi sürdürmüştür.
- ABD ve Batı’nın sabrımızı ve gücümüzü test etmelerine alıştık bu nedenle pek dokunmuyor da Suudi Arabistan ve Yunanistan gibi ülkelerin bile sabır ve gücümüzü test etmeye kalkışmalarına pek alışamadık:
- Suudi Prensi Salman İstanbul’a çektiği Kaşıkçıyı gönderdiği 15 kişilik ekiple İstanbul Konsolosluğunda buharlaştırdıktan sonra cellatlarını ve konsolosunu ellerini kollarını sallaya sallaya ülkelerine döndürerek Türkiye’nin gücünü sabrını ve becerisini test etmiştir.
- İşgal ettikleri 18 Türk adasının 13’ünde askeri üs kuran Yunanistan‘ın savunma bakanı Türkiye‘ye: “Sıkıyorsa gel al!“ diye nanik yaparak sabrımızı test etmiştir.
Yahu Allah aşkına bırakın bize gaz verip böyle boş boş konuşmayı da sözde değil özde dik durun artık.
Tabi durabilirseniz……
Vesselam