Soyları kırılmamış Ermeniler

24 Nisan 1915 te yaşanan sözde ermeni soykırımının yıl dönümü..

Louisville Üniversitesi Tarih Profesörü Justin Mc Carthy, ”Birileri 100 yıldır Osmanlı’nın Ermenileri katlettiğine dair belge arıyor. Elimizde binlerce ama binlerce belge var. Bu belgeler Türklerin değil, Ermenilerin soykırım yaptığını gösteriyor. Osmanlı arşivleri açık ama Ermenilerinki değil. Tarih, insanların birbirini öldürmesine savaş der. 1915’te orada olanlar da soykırım değil, savaştı.” derken

Kendisine yakıştırdığı bir tavırla “Ermeni kardeşlerimin 24 Nisan SOYKIRIM acısını paylaşıyorum!” diyor Hasan CEMAL zihniyeti.

Aklınca böyle konuşunca hümanist, uygar bir tavır sergileyecek.

Acı paylaşmak iyidir. İnsani bir duygudur..

Peki zalimin acısını paylaşıp mazlumu yok saymanının karşılığı ne olmalı..

Ya, karnı süngüyle deşilen hamile kadınlar, çocuklar medeni değildi ona göre yada bunları dile getirse onu alkışlayacak, prim yaptıracak ve gündem yaptıracak bir şey yoktu..

Şaşırmamak elde değil..

O yıllarda Ermeniler tarafından katledilen Müslüman ve Türklerin adını hatırlayan yok…

Rusların teşviği ve İngilizlerin desteği ile doğuda bir Ermeni devleti kurma çabası içindeyken on binlerce Müslüman Türk, Kürt, Arap’ı demografik yapıyı değiştirmek maksadı ile yurtlarından süren, öldüren Ermeni çetecilerin ayaklanmasına seyirci kalabilecek bir devlet olgusu nasıl olabilirdiki?

Bir devletin, baş kaldırıya karşı önlem alması, mücadele etmesi hangi zihniyetle ve nasıl soykırım olarak nitelendirilebilir?.

Bu mücadelede katledilen Müslümanlardan hiç bahsedilmiyor olmasının bir tek açıklaması olabilir o da din farklılığı…

Çünkü biz Müslümandık, yani içimizdeki çok bilmiş cahiller dahil çok kişiye göre önemsenmiyorduk

Ermenilerin doğuda Osmanlı askerlerini, devlet görevlilerini hatta  valileri bile öldürdüğünü, astığını ve işkence ettiğini ben değil tarih ve belgeler söylüyor, bu olaylardan sorumlu bir tane bile Ermeni’nin yargılandığını yada kınandığını duyan kimse var mı?

Ermeni devletinin bunca çağrı ve baskıya rağmen arşivlerini tarihçilere açmamış olmasına nasıl bir gerekçe gösterilebilir ki?

Başbakanlık Devlet Arşivlerinin açıkladığı rakamlara göre 1910-1922 yılları arasında, Erzurum'da 50 bin, Van'da 45 bin, Kars'ta 17 bin, Iğdır'da 15 bin, Erzincan'da 13 bin, Diyarbakır'da 12 bin, Muş'ta 10 bin olmak üzere birçok yerde toplam 523 bin Müslüman sivil ahali Ermeni çeteleri tarafından katledilmiş olmasını bile anlatamıyor olmamız ne acıdır…

Bağımsız Ermenistan’ın kurulabilmesi için Doğu Anadolu Bölgesi’ndeki Türklerin temizlenmesi şarttı. Çeteler, savaş başlar başlamaz bu düşüncelerini ortaya koymaya başlarken. Rus komutanlar bile Ermenilerin vahşet içeren taşkınlıklarını önleyemiyorlardı.

Erzurum Rus İkinci Topçu Alayı Komutanı Yarbay Twerdo Khlebov, hatıratında ve çektiği telgraflarda, "bölgede Ermeni çetelerinin Müslüman ahaliye yönelik katliamları" bir belge niteliğindedir.

"27 Şubat gecesi Ermeniler bana geldiler, Kars kapı bölgesinde 3 bin Müslüman Türkü öldürdüklerini iftiharla beyan ettikleri zaman, masum, savunmasız insanların öldürülmesinin bir vahşet olduğunu' söylediğimde, bana 'Siz Russunuz, Ermeni milletinin ideallerinden anlayamazsınız' diye cevap verdiklerini kitabında üzülerek ifade etmiştir.

Ermenileri mazlum göstermeye çalışan sözde aydınlarımızın aklına yakın tarihte Hocalı’da Masum Ermenilerin!! bütün dünyanın gözü önünde yaptıkları katliamları irdelemek neden gelmez anlayamıyorum doğrusu…

Her fırsatta Türk ve Müslüman düşmanlıklarını meclislerinde tanıdıkları sözde soykırımı, tavır, algı ve propagandalarıyla öne çıkaran batılı haçlı zihniyetlerini anlayabilmek mümkün olsa da bütün bunlara yandaşlık eden çok bilmiş cahil aydınlarımızı anlamak pekte mümkün değil…

15 Nisan 1915 tarihinde Van’da taplanmaya başlayan Ermeni çetecileri Van kalesinde Rusların ve batılı devletlerin desteğiyle Türk topçularını öldürmekle başlattıkları isyan büyüyerek Türklere ve Müslümanlara yaptıkları Katliama dönüşmüştü artık. .

Bitlis ve Muş’ta, Erzincan’da, Bayburt’ta, Iğdır’da, Sivas’ta, Erzurum’da, Trabzon’da, Siirt’te, Kars ve Çevresinde Ermeni vahşeti ve zulmünü kabullenen ve destekleriyle beraber çözümü tarihçilere değil emperyalist ülkelerin siyasetine bırakmış cahil, güya hümanist aydınlarımızın aksine bu süreçte hayatını kaybeden bütün masumlarla birlikte, şehid edilen bütün Türk ve Müslümanlara Allahtan rahmet diliyorum…

Yapılması gereken nedir diye sorarsanız söyleyeyim..

Bize dayatılan değil gerçek tarihin bilincinde, adalete taraf çizmeyerek, İnsanlığa, insanca yaşamaya sarılarak, özgürce ve türküler içinde sevgiyle yaşamak hepsi bu….

VESSELAM

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Remzi Tanış Arşivi